15. Ceza Dairesi 2019/15496 E. , 2020/3969 K.
"İçtihat Metni"
Emniyeti suistimal suçundan sanık ......"nun, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 508, 19, 30, 522/1, 59/2, 72 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun"un 4. maddeleri uyarınca 176.888.000 Türk Lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve cezasının 647 sayılı Kanun"un 6. maddesi gereğince ertelenmesine dair ...1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/04/2004 tarihli ve 2002/503 esas, 2004/104 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlü müdafiinin talebinin kabulü ile adli sicil arşiv kaydının silinmesine ilişkin ...1. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/03/2018 tarihli ve 2018/13 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 18/11/2019 gün ve 94660652-105-48-11843-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/11/2019 gün ve 2019/116528 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, karar tarihinde yürürlükte bulunan, 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu"nun geçici 2. maddesinin 11/04/2012 tarihinde Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adlî Sicil Kanunu İle Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun"un 3. maddesi ile değişik 2. fıkrasında “Bu Kanunun yayımı tarihinde, Anayasanın 76 ncı maddesi ile bazı özel kanunlarda yer alan ve bir hak yoksunluğuna neden olan mahkûmiyetler bakımından, arşive alınan veya şartları oluştuğu halde ya da henüz şartları oluşmadığı için arşive alınmayan kayıtlar hakkında 12 nci maddenin birinci fıkrası hükmü uygulanır.” ve 6290 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile eklenen 3. fıkrasında “İkinci fıkrada sayılanlar dışında, birinci fıkra gereğince işlem yapılarak arşive alınan kayıtlar 3682 sayılı Kanunun 8. maddesinde öngörülen sürelerin dolduğu veya ertelenmiş olan mahkûmiyetin esasen vaki olmamış sayıldığı hallerde bu tarih esas alınarak Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinir.” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, sanık hakkındaki emniyeti suistimal suçuna ilişkin mahkûmiyet kaydının Anayasanın 76 ncı maddesi ile bazı özel kanunlarda sayılan suçlardan olup, 6290 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile değişik 5352 sayılı Yasa"nın geçici 2/2. maddesi uyarınca ancak aynı Kanun"un 12/1-b. maddesindeki şartların gerçekleşmesi halinde arşiv kaydından silinmesinin mümkün olduğu görülmekle, söz konusu mahkûmiyet kaydının henüz arşiv kaydından silinme koşulları oluşmadığı gibi, 6290 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile eklenen 5352 sayılı Kanun"un geçici 2/3. maddesi gereğince 6290 sayılı Kanun"un yürürlüğe girdiği 11/04/2012 tarihinden itibaren şartları oluştuğu taktirde Adalet Bakanlığı Adlî Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü tarafından arşiv kayıtlarının silinebileceği anlaşıldığından yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbarolunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
...1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/04/2004 tarihli ve 2002/503 esas, 2004/104 sayılı kararı ile 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 508, 19, 30, 522/1, 59/2, 72 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun"un 4. maddeleri uyarınca 176.888.000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve cezasının 647 sayılı Kanun"un 6. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilen ve sonrasında erteli mahkumiyetin vaki olmamış sayılması kararı ile birlikte adli sicil kaydı silinerek mahkûmiyet kaydı arşive alınan hükümlü ......"nun müdafiinin dilekçe ile yerel mahkemenın kararı ile hükmedilen ceza nedeni ile yasaklanmış haklarının iadesi isteminde bulunduğu ve mahkemece arşiv kaydının 5352 sayılı Kanun’nun geçici 2. maddesi gereğince silinmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Yasaklanmış hakların geri verilmesi, belli bir suç veya cezaya mahkûmiyete bağlı olarak gerek Ceza Kanunu’nda, gerekse diğer kanunlarda öngörülen çeşitli hak yoksunluklarının kaldırılmasını sağlayan hukuki bir düzenleme olup, 765 sayılı TCK’nın 121 ve 124. maddeleri ile 1412 sayılı CMUK’nın 416 ve 420. maddelerinde yer alan "yasaklanmış hakların geri verilmesi" kurumuna, 5237 sayılı TCK"da ve 5271 sayılı CMK"da yer verilmemiş, 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun"un 38. maddesiyle 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na 13/A maddesi eklenmek suretiyle tekrar düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile ceza mahkûmiyetinden doğan müebbet hak yoksunluklarının giderilmesi amaçlanmıştır.
5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na eklenen 13/A maddesinde, 5237 sayılı TCK dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebileceği, bunun için, Türk Ceza Kanunu"nun 53. maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla, mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması gerektiği belirtilmektedir. Yasaklanmış hakların geri verilmesi için cezanın infaz edilmiş olması ve kişinin infazın tamamlanmasından itibaren üç yıllık süre içerisinde yeni bir suç işlememesi ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekecektir.
Bu itibarla, mahkûm olduğu erteli hapis cezası 02/06/2004 tarihinde kesinleşen hükümlünün talebinin yukarıda izah edilen 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na eklenen 13/A maddesi kapsamındaki yasaklanmış haklarının iadesi niteliğinde olup, mahkemece talebin kabulü ile bu yönde araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmediği gibi, 11.04.2012 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Kanunla, 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu"nun geçici 2. maddesine eklenen 3. fıkra uyarınca, 11.04.2012 tarihinden itibaren arşiv kaydının silinmesi işlemlerinin, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yerine getirileceğinin gözetilmemesi nedenleriyle kanun yararına bozma istemi yerinde görülmekle ...1. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/03/2018 tarihli ve 2018/13 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca hükümlünün, “yasaklanmış haklarının geri verilmesi” niteliğindeki talebine ilişkin gereğinin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.