(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi 2016/36480 E. , 2016/21201 K.
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi
Davalılar
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, iş sözleşmesinin geçerli bir neden bulunmaksızın sendikal nedenle feshedildiğini öne sürerek, 4857 sayılı Yasanın 18. ve 21.maddelerine aykırı bir biçimde işverence yapılan feshin yerinde olmadığının tespitine, işe iadesine ve 6356 sayılı Yasanın 25. maddesi uyarınca 1 yıllık brüt ücretinden az olmamak üzere sendikal tazminat ile boşta geçen süre ücretinin davalıdan tahsili gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davacının iş sözleşmesinin amirlerinin haberinin olduğunu söyleyerek çalışanlardan e-devlet şifresini alarak yalan beyanla işçileri sendika üyesi yaptığının, işçiler tarafından yapılan şikayetler ve kamera görüntülerine istinaden yalan beyanla ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı hareket ettiğinin tespit edilmesi üzerine sözlemesinin İş Kanununun 25/II maddesi gereğince haklı nedenle bildirimsiz olarak feshedildiğini, feshin sendikal nedene dayanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı işverence feshin geçerli bir nedeni bulunmadığı ancak sendikal nedenin varlığının da ispatlanamadığı gerekçesiyle sendikal tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Fesih tarihinde yürürlükte olan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun “Sendika Özgürlüğünün Güvencesi" başlıklı 25.maddesinin 2. fıkrasına göre; işveren, ücret, ikramiye, prim ve paraya ilişkin sosyal yardım konularında toplu iş sözleşmesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında çalıştırma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamaz; 3. fıkrasına göre; işçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin izni ile iş saatleri içinde işçi kuruluşlarının faaliyetlerine katılmaları veya sendikal faaliyette bulunmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya farkli işleme tabi tutulamaz; 4. fıkrasına göre; işverenin fesih dışında yukarıdaki fıkralara aykırı hareket etmesi halinde işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminata hükmedilir. Iş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi halinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir
İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği iddiası ile açılan davalarda, salt işçinin sendika üyesi olması feshin de sendikal nedenle yapıldığını göstermez. Mahkemece, gerekli araştırma yapılarak ve özellikle de tanıklardan davacının sendika üyesi olmasının yanında ne tür sendikal faaliyetlerde bulunduğu somut olarak sorulup tespit edilerek toplanan deliller sonucu feshin sendikal nedenlere dayandığının tereddütsüz belirlenmesi gerekir.
Dosya içeriğine göre fesih için haklı ve geçerli bir nedenin varlığı davalı işverence kanıtlanmadığından mahkemece feshin geçersizliğine karar verilmiş olması isabetli olup davalının bu yöndeki temyizi yerinde değildir.
Sendikal neden yönünden ise; davacının Hizmet-İş Sendikası üyesi olduğu, 16.04.2015 tarihinde iş akdinin feshedildiği, Hizmet İş Sendikasının işyerinde örgütlenme çalışmalarına başladığı, davacının bu faaliyetler kapsamında işçilerle görüştüğü, Sendikanın dosyaya sunulan yazılarında davalı işyerinde görevli çavuşlara talimat verilerek işçilerin e-devlet şifrelerinin istendiği, sendikal faaliyetlere engel olunduğuna dair şikayetlerin bulunduğunun bildirildiği, davacının Dairemizde aynı gün incelenen 2016/24510 Esas nolu Konya 1. İş Mahkemesi"nin 2015/408 Esas ve 2016/274 Karar nolu dosyasının davacısı... ile davalı işyerinde sendikal hareketin öncüsü oldukları, işyerinde sendikalı olmak isteyen işçilerin üyelik işlemlerine yardımcı oldukları, gerek dosyaya sunulan görüntü kayıtlarından gerek ses kayıtlarının çözümlendiği bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır. Davalı işverence sunulan bazı işçiler tarafından yazılmış şikayet dilekçelerinde davacının adının geçmediği ve bu dilekçelerin davacının iddia olunan eylemleri yaptığını göstermeye yeterli olmadığı, davacının da savunmasında atılı eylemleri kabul etmediği, yargılama sırasında dinlenen davacı ve davalı tanıklarının da davalının iddialarını doğrulamadığı, tüm bu nedenlerle davacının işçileri yanıltarak zorla sendikaya üye yaptığına dair iddiaların ispatlanamadığı, ancak işverenin davacının sendikal faaliyetlerinden rahatsız olduğunun anlaşıldığı, ayrıca davacı tanıklarının beyanlarında sendikal faaliyetleri nedeniyle davacının ve... isimli işçinin iş akitlerinin feshedildiği, iş yeri yetkilisi Kadir Günhan"ın işçileri toplayarak habersiz sendikaya üye olunmaması ve sendikanın gerekmediği yönünde konuşma yaptığı, sendikaya üye olmamaları yönünde baskı yapıldığı, işyeri yetkililerince üye olanların işten çıkartılacağının söylendiği ifade edilmiştir. Yukarıda belirtilen mevcut delil durumu ve Dairemizde aynı gün incelenen 2016/24510 Esas nolu Konya 1. İş Mahkemesi"nin 2015/408 Esas ve 2016/274 Karar nolu dosyasının davacısı..."in sendikal tazminat talebinin aynı gerekçelerle kabul edildiği gözetildiğinde feshin sendikal nedenlerle yapıldığı anlaşılmakla mahkemece sendikal nedenin ispatlanmadığı gerekçe gösterilerek sendikal tazminat talebinin reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozularak ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE, davacının, davalı işverene ait işyerinde İŞE İADESİNE,
3-6356 sayılı Yasanın 25/5.fıkrası uyarınca davacının işverene başvurusu, işe başlatılması veya başlatılmaması şartına bağlı olmaksızın tazminat tutarının işçinin 1 yıllık ücreti olarak belirlenmesine,
4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,
5-Karar tarihinde alınması gerekli 29,20 TL harçtan peşin alınan harcın 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,50 TL harcın davalıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydına,
6-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ne göre belirlenen 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yapılan 654.00 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Artan gider ve delil avanslarının ilgilisine iadesine,
9-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, davalılardan temyiz harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olamdığına, 13.12.2016 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.