Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/10344 Esas 2019/5374 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Düşme

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Mağdurun aşamalarda sanık tarafından yüzüne tokat atılmak suretiyle yaralandığına dair beyanı, bu beyanı doğrular nitelikteki Ünye Devlet Hastanesinin 11.05.2015 tarihli adli rapor içeriğine göre, burun içi kan pıhtılarının olduğu ve mevcut yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte olduğunun bildirildiği, olaya dair tanık sıfatıyla bilgisine başvurulan tanıklar ... ve ..."un kolluktaki ifadelerinde, sanığın mağdurun yüzüne tokat atması sonucu mağdurun burnunun kanadığına ilişkin beyanları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın elinin mağdurun burnuna kaza ile çarptığı yönündeki savunmaya ve sonradan değiştirilen tanık beyanlarına olayın oluş şekline göre itibar edilemeyeceği anlaşılmakla, öğretmen olan sanığın sahip bulunduğu nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle suç tarihinde yaşı itibariyle kendisini savunmayacak durumda bulunan öğrencisi mağduru kasten basit nitelikte yaraladığı dolayısıyla eylemin 5237 sayılı TCK"nin 86/2, 86/3-b-d maddeleri kapsamında kaldığı ve şikayete tabi olmadığı gözetilmeksizin, taksirle yaralama suçunu işlediği gerekçesiyle şikayetten vazgeçme nedeniyle yazılı şekilde düşme kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 14.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.