Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2019/19495
Karar No: 2021/8444
Karar Tarihi: 17.06.2021

Danıştay 6. Daire 2019/19495 Esas 2021/8444 Karar Sayılı İlamı


T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/19495
Karar No : 2021/8444

KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE BULUNAN
(DAVACI) : … Bakanlığı

VEKİLİ : Huk. Müş. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN ÖZETİ : Danıştay Altıncı Dairesince verilen 25/03/2019 tarihli, E:2015/67, K:2019/1672 sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Zonguldak ili, Kdz. Ereğli ilçesi, ... Mahallesi, ... ada, ... sayılı parselin bulunduğu alanda yapılan 1/5000 ölçekli nazım ile 1/1000 ölçekli uygulama ilave ve revizyon imar planının kabul edilmesine ilişkin ... tarihli, ... sayılı belediye meclisi kararına askı sürecinde yapılan itirazın reddine ilişkin belediye meclisinin ... tarihli, ... sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; dosyanın ve yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, uyuşmazlık konusu ... sayılı parselin bulunduğu alanın 1988 tarihinde 1. derece arkeolojik ve doğal sit alanı olarak tescil edildiği, 1992 tarihinde tescil sınırlarının revize edildiği, 2013 tarihinde 1. derece arkeolojik sit alanı şerhinin kaldırılarak 1. derece doğal sit alanı olarak belirlendiği, belediyesince imar planlarının 29.03.1990 tarihinde onaylandığı, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 17. maddesine göre bir alanın koruma bölge kurulunca sit olarak ilanı, bu alanda her ölçekteki plân uygulamasını durduracağından koruma amaçlı imar planının hazırlanması gerektiği, taşınmaza dava konusu 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planı revizyonlarıyla herhangi bir kullanım kararı getirilmemesinin ve 1. derece arkeolojik ve doğal sit alanı olarak gösterilmesinin, 3194 sayılı İmar Kanunu, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa uygun olduğu, bu durumda, uyuşmazlık konusu alana askeri alan ya da başka bir fonksiyon getirilemeyeceği, öte yandan imar planlarının Milli Savunma Bakanlığından görüş alınmadan yapılmasının mevzuata uygun olmadığı, ancak, davalı Bakanlığın ... tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı yazıları ile görüş bildirdiği, bu durumda dava konusu işlemin mevzuata aykırı olmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Altıncı Dairesince, temyize konu karar hukuka uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ … DÜŞÜNCESİ: Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 27. maddesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununa eklenen Geçici 8. maddenin 1. fıkrası uyarınca uygulanmasına devam edilen anılan Kanunun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre kararın düzeltilmesi istemi yerinde görüldüğünden Dairemizin 25/03/2019 tarihli, E:2015/67, K:2019/1672 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi.

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Zonguldak İli, Kdz. Ereğli İlçesi, ... Mahallesi, ... ada, ... sayılı parselin bulunduğu alanda yapılan 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli ilave ve revizyon uygulama imar planın kabul edilmesine ilişkin ... tarihli, ... sayılı belediye meclisi kararına askı sürecinde yapılan itirazın belediye meclisinin ... tarihli, ... sayılı kararıyla reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun "İstisnalar" başlıklı 4. maddesinde; 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ile belirlenen veya belirlenecek olan yerlerde, bu Kanunun özel kanunlara aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı, 8. Maddesinin 1.fıkrasının (b) bendinde, imar Planlarının; nazım imar planı ve uygulama imar planından meydana geldiği, mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni planı kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planlarının ilgili belediyelerce yapılacağı veya yaptırılacağı, belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe gireceği, bu planların onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edileceği, bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebileceği, belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisinin onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlanacağı hükmüne yer verilmiştir.
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 17.maddesinin 1.fıkrasının (a) bendinin 9.paragrafında; "Koruma amaçlı imar planları ve çevre düzenleme projelerinin hazırlanması, gösterimi, uygulanması, denetimi, koruma amaçlı imar planı değişiklikleri, plan müellifleri ile planlama ekibinin niteliği ve yeterliliği ile görev, yetki ve sorumluluklarına ilişkin usul ve esaslar, Bakanlıkça hazırlanan yönetmelikle belirlenir." hükmü yer almaktadır.
İşlem tarihinde yürürlükte olan 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2.maddesinde Çevre ve Şehircilik Bakanılığının görevleri düzenlenmiş, bunlar arasında 1.fıkranın (a) bendinde; "Yerleşmeye, çevreye ve yapılaşmaya dair imar, çevre, yapı ve yapım mevzuatını hazırlamak, uygulamaları izlemek ve denetlemek...", (ç) bendinde; "Her tür ve ölçekteki fiziki planlara ve bunların uygulanmasına yönelik temel ilke, strateji ve standartları belirlemek ve bunların uygulanmasını sağlamak, Bakanlar Kurulunca yetkilendirilen alanlar ile merkezi idarenin yetkisi içindeki kamu yatırımları, mülkiyeti kamuya ait arsa ve araziler üzerinde yapılacak her türlü yapı, milli güvenliğe dair tesisler, askeri yasak bölgeler, genel sığınak alanları, özel güvenlik bölgeleri, enerji ve telekomünikasyon tesislerine ilişkin etütleri, harita, her tür ve ölçekte çevre düzeni, nazım ve uygulama imar planlarını, parselasyon planlarını ve değişikliklerini resen yapmak, yaptırmak, onaylamak ve başvuru tarihinden itibaren iki ay içinde yetkili idarelerce ruhsatlandırma yapılmaması halinde resen ruhsat ve yapı kullanma izni vermek", (f) bendinde; "Yapı denetimi sistemini oluşturarak 29/6/2001 tarihli ve 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun ile Bakanlığa verilen görevleri yapmak ve kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan veya yaptırılanlar da dâhil olmak üzere yapıların can ve mal emniyeti ile mevzuata ve tekniğine uygunluk bakımından denetimini yapmak veya yaptırmak, tespit edilen aykırılık ve noksanlıkların giderilmesini istemek ve sağlamak; yapılarda enerji verimliliğini artırıcı düzenlemeleri yapmak, buna ilişkin faaliyetleri yönetmek ve izlemek; yapı malzemelerinin denetimine ve uygunluk değerlendirmesine ilişkin iş ve işlemleri yapmak" hükmüne yer verilmiştir.
Yine işlem tarihinde yürürlükte olan 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye 17/08/2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 648 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 10. maddesi ile eklenen 13/A-c maddesinde: "Milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma alanları, doğal sit alanları, sulak alanlar, özel çevre koruma bölgeleri ve benzeri koruma statüsü bulunan diğer alanların kullanma ve yapılaşmaya yönelik ilke kararlarını belirlemek ve her tür ve ölçekte çevre düzeni, nazım ve uygulama imar planlarını yapmak, yaptırmak, değiştirmek, onaylamak, uygulamak veya uygulanmasını sağlamak." Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğünün görevleri arasında sayılmıştır.
23/03/2012 tarihli ve 28242 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Korunan Alanlarda Yapılacak Planlara Dair Yönetmeliğin "Planların Onaylanması" başlıklı 7.maddesinde: "Korunan alanlarda hazırlanan her tür ve ölçekte planlara ilişkin teklif dosyaları il müdürlüklerine sunulur. Teklif dosyaları, il müdürlüklerince 3194 sayılı İmar Kanunu, ilgili diğer mevzuat ve bu Yönetmelik hükümleri doğrultusunda incelenir. Plan teklif dosyası, varsa eksik bilgi ve belgeler ile düzeltmeler tamamlatılarak, teknik inceleme raporu ile birlikte Genel Müdürlüğe sunulur. Birinci fıkrada belirtilen hususlara ilaveten il müdürlüğünce; a) Doğal sit alanlarına ait Koruma Amaçlı İmar Planı teklifleri Bölge Komisyonu kararı ile birlikte, b) Tabiat varlıkları ve doğal sitler ile tarihi, arkeolojik, kentsel sitler ve diğer koruma statülerinin çakıştığı alanlarda ise ilgili bakanlıkların görüşü alındıktan sonra, Bölge Komisyonu kararı ile birlikte Genel Müdürlüğe sunulur. Bölge Komisyonu, belgeleri tam olarak Bölge Komisyonuna ibraz edildiği tarihten itibaren koruma amaçlı imar planlarını en geç üç ay içinde inceleyerek karar verir. Bölge Komisyonları koruma amaçlı imar planlarını sit sınırlarının doğruluğu ve ilke kararlarına uygunluğu açısından inceler. Bu Yönetmelik kapsamında anılan planlar, Genel Müdürlükçe oluşturulacak Plan İnceleme Kurulu tarafından değerlendirilir, varsa gerekli düzeltmeler yapılarak Bakanlık onayına sunulur. Bakanlık, onaylanan planların ve eklerinin dağıtımını yapar. 1/5000 ölçekli koruma amaçlı nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli koruma amaçlı uygulama imar planlarının eş zamanlı olarak hazırlanması esastır. 1/5000 ölçekli koruma amaçlı nazım imar planının yürürlüğe girmesiyle geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları ayrıca karar almaya gerek kalmadan ortadan kalkar. Bu planlar onay tarihinden itibaren ilgili İdarelerce tespit ve ilan edilen yerler ile ilgili İdarelerin internet sayfalarında 30 gün süreyle ilan edileceği belirtilmiş, "Planlara itiraz" başlıklı 8.maddesinde ise: "Korunan alanlarda hazırlanan her tür ve ölçekte planlara askı süresi içinde itirazlar ilgili İdarelere yapılır. İdarece, itirazlar ivedilikle değerlendirilmek üzere il müdürlüklerine iletilir. İl müdürlüğü planları teknik görüşü ile birlikte Genel Müdürlüğe sunar. Genel Müdürlükçe değerlendirilen itirazlar Bakanlık onayına sunulur." hükmüne yer verilmiştir.
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 17.maddesinde, "Koruma amaçlı imar planı yapılıncaya kadar, koruma bölge kurulu tarafından üç ay içinde geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları belirlenir. Belediyeler, valilikler ve ilgili kurumlar söz konusu alanda ilgili meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve plandan etkilenen hemşerilerin Katılımı ve toplantıları düzenleyerek koruma amaçlı imar planını hazırlatıp, incelenmek ve sonuçlandırılmak üzere koruma bölge kuruluna vermek zorundadır. İki yıl içinde koruma amaçlı imar planı yapılmadığı takdirde, geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarının uygulanması, koruma amaçlı imar planı yapılıncaya kadar durdurulur.
Bu iki yıllık süre içinde zorunlu nedenlerle plan yapılamadığı takdirde koruma bölge kurulunca bu süre bir yıl daha uzatılabilir.
Koruma bölge kurulunda görüşülen ve uygun görülen koruma planları onaylanmak üzere ilgili idarelere gönderilir.
İlgili idareler, koruma amaçlı imar planını en geç iki ay içinde görüşür ve varsa değişmesini istediği hususları koruma bölge kuruluna bildirir. Koruma bölge kurulunda bu hususlar da değerlendirilir ve kurul tarafından uygun görülen haliyle planlar ilgili idarelere onaylanmak üzere gönderilir. Altmış gün içerisinde onaylanmayan planlar kesinleşerek yürürlüğe girer. Koruma amaçlı imar planının yürürlüğe girmesiyle geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları ayrıca karar almaya gerek kalmadan ortadan kalkar.
Ören yerlerinde çevre düzenleme projesi yapımı ve değişiklikleri, ilgili koruma bölge kurulunun uygun görüşü doğrultusunda Bakanlıkça yapılır, yaptırılır ve onaylanır.
Koruma amaçlı imar plânları ve çevre düzenleme projelerinde yapılacak değişiklikler yukarıdaki usullere tabidir." hükümlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükmüne göre belediye meclisince yapılan koruma amaçlı imar planlarının değerlendirilmek üzere koruma kuruluna gönderilmesi ve kurulun uygun görüşü alındıktan sonra onaylanmak ve ilan edilmek suretiyle yürürlüğe girmesi gerekmektedir.
Koruma amaçlı imar planlarında, ilgili Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun onayı bu planlar için kurucu unsur niteliğindedir. Yani ilgili kurul tarafından onay safhası gerçekleşmeden yapılan plan kesin ve yürütülebilir işlem niteliği kazanamaz.
10/7/2018 tarihli 30474 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin "Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü" başlıklı 109. maddesinde; "a) Milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma alanları, sulak alanlar ve benzeri koruma statüsü bulunan diğer alanların tescil, onay ve ilanına dair usul ve esasları belirlemek ve bu alanların sınırlarını tescil etmek,b) Tabiat varlıkları ve doğal sit alanları ile özel çevre koruma bölgelerinin tespit, tescil, onay, değişiklik ve ilanına dair usul ve esasları belirlemek ve bu alanların sınırlarını tespit ve tescil etmek, yönetmek ve yönetilmesini sağlamak,c) Milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma alanları, doğal sit alanları, sulak alanlar, özel çevre koruma bölgeleri ve benzeri koruma statüsü bulunan diğer alanların kullanma ve yapılaşmaya yönelik ilke kararlarını belirlemek ve her tür ve ölçekte çevre düzeni, nazım ve uygulama imar planlarını yapmak, yaptırmak, değiştirmek, onaylamak, uygulamak veya uygulanmasını sağlamak,ç) Tabiat varlıkları, doğal, tarihi, arkeolojik ve kentsel sitler ile koruma statüsü bulunan diğer alanların çakıştığı yerlerde koruma ve kullanma esaslarını ilgili bakanlıkların görüşünü alarak belirlemek ve bu alanların kısmen veya tamamen hangi idarelerce yönetileceğine karar vermek, her tür ve ölçekteki çevre düzeni, nazım ve uygulama imar planlarını yapmak, yaptırmak ve onaylamak," Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünün görevleri arasında sayılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükmüne göre belediye meclisince yapılan koruma amaçlı imar planlarının değerlendirilmek üzere koruma kuruluna gönderilmesi ve kurulun uygun görüşü alındıktan sonra onaylanmak ve ilan edilmek suretiyle yürürlüğe girmesi gerekmektedir.
Koruma amaçlı imar planlarında, ilgili Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun onayı bu plan ve işlemler için kurucu unsur niteliğindedir. Yani ilgili kurul tarafından onay safhası gerçekleşmeden yapılan imar planı kesin ve yürütülebilir işlem niteliği kazanamaz.
Dosyanın incelenmesinden, ... sayılı parselin bulunduğu alanın 1988 tarihinde 1. derece arkeolojik ve doğal sit alanı olarak tescil edildiği, 1990 tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planında 1.derece arkeolojik ve doğal sit alanında kaldığı, 1992 tarihinde tescil sınırlarının revize edildiği, … tarihli, … sayılı tahsis yazısı ile askeri hizmetlerde kullanılmak üzere Milli Savunma Bakanlığına tahsis edildiği, dava konusu ... tarihli 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planında 1.derece arkeolojik ve doğal sit alanında kaldığı, anılan imar planlarına davacı tarafından itiraz edildiği, itiraz konusu parsel 1.derece arkeolojik ve doğal sit alanında kaldığından ve konuya ilişkin yetki koruma bölge kurulunda olduğundan planda sadece anılan şekilde gösterilmesi uygun olduğu gerekçesiyle belediye meclisinin ... tarihli, ... sayılı kararıyla itirazın reddedildiği, Karabük Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun … tarihli, … sayılı kararıyla 1. derece arkeolojik sit alanı şerhinin kaldırıldığı,1. derece doğal sit alanı statüsüne geçtiği, … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararıyla imar planı değişikliği yapılarak uyuşmazlık konusu taşınmazın 1.derece doğal sit alanı olarak belirlendiği görülmüştür.
Aktarılan bu süreçte dava konusu imar planlarının düzenleme alanı sınırı içinde uyuşmazlık konusu taşınmaz da dahil olmak üzere Karabük Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun doğal ve arkeolojik sit alanı olarak belirlenen çok sayıda alan bulunmasına rağmen 1988 tarihinden beri koruma amaçlı imar planlarının yapılmadığı, bu alanların uzun yıllardır tanımsız olarak bırakıldığı, yapılan imar planlarının koruma bölge kuruluna sunulmadığı, uyuşmazlığa konu 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planına ilişkin I. derece doğal sit alanında kalan taşınmaza yönelik yapılan itirazın Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca değerlendirilmediği anlaşıldığından imar mevzuatına uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Öte yandan, yukarıya alıntılanan mevzuat hükümlerine göre uygulama imar planının büyükşehir belediye meclisince onaylandıktan sonra yürürlüğe girip bir ay süreyle ilan edildikten sonra kesinleşeceği açık olup bu süre içinde yapılan itirazların tamamı ya da bir kısmının kabul edilmesi halinde uygulama imar planının yeniden bu süreci takip edip ilan edilerek kesinleştirilmesi, buna göre dava açma süresinin son ilan süresinin son gününden itibaren başlatılması gerekmektedir.
Danıştay Altıncı Dairesinin E:2019/20796, E:2018/353, E:2019/20889, E:2019/13061, E:2018/5425, E:2018/9521, E:2019/21319, E:2019/21466, E:2018/6903, E:2019/15431, E:2019/15422 sayılı dosyalarının birlikte incelenmesi sonucunda, … tarihli, … sayılı Karadeniz Ereğli Belediye Meclisi kararıyla 1/5000 ölçekli nazım imar planının onandığı, 02.07.2012 tarihli, ... sayılı Karadeniz Ereğli Belediye Meclisi kararıyla 1/1000 ölçekli revizyon uygulama imar planının onandığı, ancak 02.07.2012 tarihli belediye meclisi kararında 1/5000 ölçekli ilave revizyon nazım imar planının değiştirilmesine ilişkin düzenlemelerin de bulunduğu, anılan belediye meclisi kararının 03/07/2012 ile 03/08/2012 tarihleri arasında askıya çıkarıldığı, askıda yapılan itirazların 03.10.2012 tarihli, 2012-16/175 sayılı ve ... tarihli, ... sayılı Karadeniz Ereğli Belediye Meclisi kararıyla değerlendirilerek yapılan itirazların bir kısmının kabul edildiği, bir kısmının ise reddedildiği ancak itirazlar kısmen kabul edilmesine rağmen anılan belediye meclisi kararının yeniden askıya çıkarılmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, dava konusu imar planlarına askı süresi içinde yapılan itirazlar kabul edildiği halde imar planının yeniden ilan edilerek kesinleştirilmesi gerekirken anılan süreç takip edilmeden tesis edilen işlemlerde bu yönden de hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 17/06/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY(X) :İmar planlarına karşı askı süresi içinde yapılan itirazların tamamının ya da bir kısmının kabul edilmesi halinde imar planının yeniden bu süreci takip edip ilan edilerek kesinleştirilmesi gerekirken anılan süreç takip edilmeden tesis edilen dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kabul edilmesine ilişkin belediye meclisi kararlarında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle usul yönünden hukuka aykırı olduğundan İdare Mahkemesince işin esasına girilmeden işlemin bu gerekçe ile iptali gerekirken, işin esasına girilerek karar vermesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Kararın düzeltilmesi istemi kabul edilerek Mahkeme kararının yukarıda açıklanan sebeple bozulması gerektiğinden gerekçe yönünden Dairemiz kararına katılmıyoruz.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi