Esas No: 2015/3175
Karar No: 2021/2329
Karar Tarihi: 17.06.2021
Danıştay 13. Daire 2015/3175 Esas 2021/2329 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/3175
Karar No:2021/2329
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Radyo Televizyon Yayıncılık A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Üst Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ankara İl merkezine yönelik olarak yerel radyo (R3) yayını yapmak üzere 1995 yılında Üst Kurul'a yaptığı başvuru sonucu almış olduğu izin gereğince yayınlarına devam etmekte olan davacı şirket tarafından ulusal radyo (R1) lisansının verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin Radyo Televizyon Üst Kurulu'nun (Kurul) … tarih ve … sayılı toplantısında alınan … sayılı kararı ile bu kararın bildirimine ilişkin … tarih ve … sayılı İzin ve Tahsisler Dairesi Başkanlığı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; karasal ortamda yayında olan radyo ve televizyon kuruluşlarının; 3984 sayılı Kanunun Geçici 6. maddesi uyarınca üst kurulca yayın yapmalarına müsade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla yayınlarına devam edecekleri, ayrıca yeni frekans tahsisinin ancak yapılacak sıralama ihalesi ile yapılabileceği, söz konusu ihalenin yapılmasından sonra ise tahsise hak kazanamayan kuruluşların karasal yayınlarının bir ay içinde durdurulacağı sonucuna varıldığı; uyuşmazlık konusu olayda, 6112 sayılı Kanun hükümlerinde de yer aldığı üzere Üst Kurulca sıralama ihalesi yapılıp, karasal yayın lisansları verilene kadar geçecek süre içerisinde, sadece 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun Geçici 6. maddesi uyarınca karasal ortamda yayında olan radyo ve televizyon kuruluşlarının, Üst Kurulca yayın yapmalarına müsaade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla, yayınlarına devam edeceklerinin hükme bağlandığı, bu yerlerin genişletilebileceğine yönelik olarak herhangi bir hükme yer verilmediği, idarenin de bu anlamda mahkeme kararı ile zorlanmasının hukuken mümkün olmadığı dikkate alındığında davacı şirketin yayın lisansının genişletilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Anayasa'nın 133. maddesi gereğince, gerekli şartları taşıyan her kuruluşun radyo ve televizyon yayın faaliyeti yapma hakkı bulunduğu, 6112 sayılı Kanun'un 37/1-c maddesi gereğince, ulusal radyo (R1) yayın izni verilmesi istemi ile yapılan başvuru üzerine davalı idare tarafından şirketin gerekli şartları taşıyıp taşımadığının kontrolü yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ihale yapılacağından bahisle talebinin reddedilmesinin hatalı olduğu, zira Kanun'da öngörülen geçiş sürecinin sona erdiği, dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibari ile davalı idareye ihale yapmak için tanınan sürenin dolduğu, bu nedenle, ret işleminin dayanağını teşkil eden, 6112 sayılı Kanun'un Geçici 4/1. maddesinin dava konusu olayda uygulanma kabiliyeti kalmadığı, davalı idare tarafından yapılan televizyon frekans ihalesinin mevcut hukuka aykırılıklar nedeniyle yürütmesinin durdurulması karşısında, radyo frekans ihalesinin yapılması olanağı kalmadığı, bir yandan ihalenin yapılmaması ve bir yandan ise yayına geçmek isteyen veya yayın alanını genişletmek isteyen kuruluşlara izin verilmemesinin, yayında olan kuruluşlar ile diğer kuruluşlar arasında haksız rekabet yarattığı ve bu durumun Anayasa'ya aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, 6112 sayılı Kanun'un Geçici 4. maddesinde 10/09/2014 tarihinde yapılan değişikliklerle 2 (iki) yıllık sürenin kaldırılarak radyo yayınları için sıralama ihalesinin televizyon ihalesine bağlı olmaktan çıkarıldığı, bu kapsamda karasal ortamdan FM radyo yayıncılığına yönelik frekans planlamasının hazırlandığı, ihale yapılmasına yönelik ikincil idari ve teknik düzenlemelerin de tamamlandığı, radyo yayınlarına yönelik frekans ihalelerinin en kısa zamanda yapılacağı, bu nedenle sıralama ihalesi yapılmaksızın yayın izni verilmesinin hukuken mümkün olmadığı, bu durumun benzer durumdaki bütün yayıncı kuruluşlar için de geçerli olduğu, hâlihazırda karasal ortamdan yayın yapan kuruluşların bu yayınlarına mülga 3984 sayılı Kanun kapsamında Üst Kurul'a yapmış oldukları başvuruları kapsamında Üst Kurulca yayın yapmalarına müsaade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla yayınlarına devam ettikleri, davacı kuruluşun da bu kapsamda Ankara iline yerel (R3) radyo yayın faaliyetine devam ettiği ve buna ilişkin de yıllık frekans kullanım ücreti tahakkuk ettirildiği, bu şekilde yayınlarına devam ederken lisans tipini değiştirmek isteyen kuruluşların taleplerinin, ancak 6112 sayılı Kanun'un 26. maddesinde yer alan kriterler ile Kanunun Geçici 4. maddesinin 2. fıkrasında belirtilen takvim çerçevesinde yapılacak sıralama ihalelerini kazanmaları halinde karşılanabileceği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 17/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.