Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/11069 Esas 2016/10925 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11069
Karar No: 2016/10925
Karar Tarihi: 20.12.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/11069 Esas 2016/10925 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, yurtdışında yaşayan katılanın emlakçılık hizmeti alması sırasında, katılanın taşınmazını kiraladığı bir kiracıdan tahsil ettiği kira bedelini katılana vermemiş ve böylelikle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemiştir. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından TCK'nın 155/2, 52/2, 52/4, 51 maddeleri uyarınca sanık 1 yıl hapis ve 7.300 TL adli para cezasına çarptırılmıştır. Ancak, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği ve adli para cezasının alt sınının üzerinde tayin edilmesinde yeterli ve yasal gerekçe gösterilmediği için karar bozulmuştur.
TCK'nın 155/2 maddesi \"Hizmeti kötüye kullanma\", 52/2 maddesi \"Birden fazla suçtan mahkumiyette hükümler\", 52/4 maddesi \"Haksız tahrik altında işlenen suçlar\" ve 51 maddesi \"Birden fazla suç işlenmesi halleri\"ni düzenlemektedir. Zincirleme suç hükümleri ise TCK'nın 43/1 maddesinde yer almaktadır.
23. Ceza Dairesi         2015/11069 E.  ,  2016/10925 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52/2, 52/4, 51 maddeleri gereğince 1 yıl hapis ve 7.300 TL adli para cezası

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yurtdışında yaşayan katılanın emlakçılık yapan sanık ile kendisine ait taşınmazın kiraya verilmesi hususunda anlaşmaya vardığı, sonrasında sanığın katılana ait taşınmazı tanık ..."e kiraladığı ve kiracıdan tahsil ettiği birkaç aylık kira bedelini katılana vermediği, bu suretle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği tüm dosya kapsamından anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin ve sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda katılana karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 365 gün olarak tayin edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.