12. Hukuk Dairesi 2019/6887 E. , 2019/12045 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan örnek 6 nolu ilamlı takipte, borçlu İcra Mahkemesi"ne başvurusunda; icra takibine konu ipotek sözleşmesinin hesabının kat edildiği ... 18. Noterliği"nin 22/12/2015 tarih 45631 yevmiye no"lu ihtarnamesine ... 24. Noterliği"nin 31/12/2015 tarih 46174 yevmiye no"lu ihtarnamesiyle itiraz ettiklerini, süresinde hesap kat ihtarnamesine itiraz etmeleri nedeniyle, icra dosyasında bulunan akit tabloları, hesap kat ihtarnamesi, hesap özeti, kredi sözleşmesinin, itirazları ile birlikte değerlendirilerek, bilirkişi incelemesi ile var ise alacağın miktarının yeniden hesaplanmasını ve tedbiren takibin durdurulmasını bu doğrultuda da şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, şikayetin reddi üzerine, dairemizce; hesap kat ihtarına itirazının, icra emri gönderilmesine engel olmadığı, ancak itiraz sebebi ile hesap katında bildirilen alacak ve faiz miktarının kesinleşmediği, borçlunun borca itirazında ispat yükünün alacaklıda olduğu gözetilerek mahkemece, İİK 150/ı maddesinin göndermesi ile İİK 68/b maddesinde yazılı belgelerle alacağın, ispatlanmasının istenmesine, gerektiğinde bu belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi hususunda bozma kararı verilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyularak üç adet bilirkişi raporu alınmak kaydı ile icra emrinin iptaline karar verilmiştir.
Dosyaya sunulan, 03/01/2018 tarihli ...tarafından hazırlanan rapor ve 26/3/2018 tarihli ek raporda; alacaklı banka tarafından hesap kat ihtarnamesine ve takibe konu ettiği alacağını kanıtlamaya yönelik İİK md.68/b hükmünde belirtilen nitelikte belge sunulamadığı, bu itibarla İİK"nın 150/ı madde hükme yollaması ile İİK"nın 149/a maddesi uyarınca ilamların icrasına ilişkin takip yapılamayacağı, borçlu şirket aleyhine İİK 149/b maddesi uyarınca ilamsız takip yapabileceği belirtilmiştir.
Alacaklı tarafça sunulan belgeler ve itiraz doğrultusunda bilirkişi ... tarafından hazırlanan 25/09/2018 tarihli rapor da; borçlunun hesaplarının kat edildiği, 21/12/2015 tarihinde davalı bankanın hesap kat ihtarnamesine konu ettiği alacaklar arasında muaccel hale gelen alacağının bulunmadığı, bankanın ancak, İİK 149/b maddesi uyarınca ilamsız takip yapabileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Mahkemece, dosyanın yeniden bilirkişilere tevdii üzerine bu kez adı geçen bilirkişiler ...ile ... tarafından müştereken hazırlanan 07/12/2018 tarihli raporda ise bu kez, önceki raporlardan farklı olarak, takip tarihi olan 24/2/2016 itibariyle; 81.615.856,51 TL borç hesaplandığı görülmüştür. Mahkemece, müşterek rapora itibar edilmeyerek şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmiştir
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının karar vermeye yeterli olmadığı gibi, bilirkişilerin bireysel hazırlamış oldukları raporlar ile müşterek hazırlanan rapor arasında açık ve gerekçesi belirtilmeyen çelişkiler içerdiği gibi raporlar; mahkemece uyulan bozma ilamı içeriğine uygun nitelikte değerlendirmeler de içermemektedir.
Bu durumda mahkemece, önceki bilirkişiler dışında konunun uzmanı bankacı, muhasebeci vb uzmanlıkları olan kişilerden oluşan üç kişilik bilirkişi heyeti oluşturularak, 09/03/2017 tarihli bozma ilamında belirtilen ölçütlere uygun nitelikte yeniden rapor alınarak borçlunun şikayeti hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
Kabule göre de; HMK 26.maddesinde yer alan “Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir” hükmü uyarınca, şikayet dilekçesinde sadece borcun hesaplanmasının talep edilmesine rağmen, mahkemece taleple bağlı olarak bu doğrultuda karar verilmesi gerekirken icra emrinin iptaline karar verilmesi de yerinde görülmemiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/07/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.