22. Hukuk Dairesi 2019/1179 E. , 2019/7747 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Davacı ile davalı arasındaki dava hakkında ... 10. İş Mahkemesin"den verilen: 03/06/2015 tarihli ve 2014/562 esas 2015/282 karar sayılı hükmün, davalı temyizi üzerine Dairemizce 06.06.2018 günlü ve 2017/13713 esas 2018/14449 karar sayılı ilam ile BOZULMASINA karar verilmiş, davacı vekili kararın maddi hataya dayandığı gerekçesiyle ortadan kaldırılması isteğinde bulunmuştur.Maddi hatanın giderilmesi isteğini içeren dilekçe ve ekleri incelendi.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1959 gün ve 1957/13 esas, 1959/5 karar, ve 09.05.1960 gün ve 1960/21 esas, 1960/9 sayılı kararlarında açıklandığı üzere Yargıtay’ca maddi hata sonucu verilen bir karara mahkemece uyulmasına karar verilmesi halinde dahi usulü kazanılmış hak oluşmaz ve Yargıtay’ın hatalı bozma kararından dönülmesi mümkündür.Dosya kapsamına göre, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmadığı anlaşılmış olup, Dairemizin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının maddi hataya dayanması sebebiyle ortadan kaldırılmasına karar verildi.Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işveren nezdinde 21.11.2012 - 21.04.2014 tarihleri arasında aralıksız çalıştığını, iş akdinin işveren tarafından bildirimsiz olarak ve haklı nedene dayanılmaksızın feshedildiğini, iş akdinin feshine müteakip işçilik hak ve alacaklarının ödenmediğini belirterek kıdem tazminatı ile ihbar tazminatı alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, işyerinde yapılan işin boya ve kimyasal maddeler ile ilgili olduğunu, bu anlamda işyeri güvenliğinin büyük önem arz ettiğini, davacının işyeri güvenliği konusunda eğitim almış bir işçi olmasına rağmen boya ve diğer kimyevi maddelerin depolandığı alanda elektrikli ısıtıcı çalıştırmak suretiyle işyeri güvenliği tehlikeye düşürdüğünü, davacının söz konusu bu davranışının gerek 4857 Sayılı İş Kanununun 25/II-ı maddesi anlamında gerekse işyerinde yürürlükte bulunan TİS hükümleri uyarınca düzenlenen İç Yönetmeliğin 42. maddesi gereğince iş akdinin haklı nedenle feshine gerekçe teşkil ettiğini, davacının iş akdinin feshinde TİS hükümleri ile öngörülen usule riayet edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davanın belirsiz alacak davası olarak açılıp açılmadığı, ıslaha karşı zamanaşımı def"inin değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve hüküm altına alınan alacakların yürütülecek faizin başlangıç tarihi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Mahkemece dava belirsiz alacak davası olarak görülerek ıslah zamanaşımı savunması dikkate alınmamış ve hüküm altına alınan alacakların tamamına dava tarihinden faiz yürütülmüş ise de; kabul dosya içeriği ile örtüşmemektedir.Davacı tarafça, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak işbu dava açılmış olup dava dilekçesinde davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığını gösteren bir ibare bulunmamaktadır. 09.02.2015 tarihli dilekçe de dava dilekçesinde talep edilen miktarların ""Islah yolu ile arttırma dilekçesi"" olup davanın belirsiz alacak davası olduğu belirtilmiş değildir.Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığına dair davacı tarafın herhangi bir ifadesi veya telebi bulunmamasına karşın mahkemece dava belirsiz alacak davası olarak görülmesi hatalı olup, davanın kısmi dava olarak açıldığı kabul edilerek hüküm altına alınan kıdem tazminatu duşundaki alacak taleplerinin dava ile talep edilen kısmına dava tarihinden, ıslah ile talep edilen kısmına ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmelidir. Mahkemece bu husus gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.