8. Ceza Dairesi Esas No: 2018/12735 Karar No: 2019/8027 Karar Tarihi: 10.06.2019
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/12735 Esas 2019/8027 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkın hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından yargılandığı belirtilen mahkeme kararında, Yargıtay 2. Ceza Dairesi’nin, hırsızlık suçuyla ilgili teknik takip kayıtlarının delil olarak kullanılamayacağına dair karar vermesi nedeniyle, bu suçlardan beraat ettiği belirtiliyor. Ancak, mahkemenin mala zarar verme suçuyla ilgili hüküm kurarken, sanığın beraatine karar vermediği, bu nedenle kararın bozulması gerektiği ifade ediliyor. Kanunlar olarak ise, Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 168/2 ve 62. maddeleri, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309/4-d ve 223/2-e maddeleri kararda geçiyor.
8. Ceza Dairesi 2018/12735 E. , 2019/8027 K.
"İçtihat Metni"
İhbarname No : KYB - 2018/103473
Mala zarar verme suçundan sanık ..."nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 168/2, 62. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair İZMİR 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.04.2010 tarihli ve 2010/2 esas, 2010/309 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; Dosya kapsamına göre; adı geçen sanık hakkında mala zarar verme suçu ile birlikte hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlâl suçları yönünden verilen mahkûmiyet kararlarının temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 26.02.2018 tarihli ve 2016/14624 esas, 2018/1879 karar sayılı ilâmı ile mahkûmiyet kararına esas alınan teknik takip ve iletişimin tespiti kayıtlarının suç tarihi itibariyle hırsızlık suçunun katalog suçlar kapsamında bulunmaması nedeniyle delil olarak kullanılamayacağından bahisle bozulmasını müteakip, İzmir 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.09.2018 tarihli ve 2018/386 esas, 2018/804 sayılı kararı ile hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlâl suçlarından sanığın beraatine karar verildiğinin anlaşılması karşısında, anılan suçlar ile birlikte işlendiği iddia edilen mala zarar verme suçu açısından da sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 17.12.2018 gün ve 15687 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.12.2018 gün ve KYB/2018-103473 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü: Hükümlü hakkında nitelikli hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasında mahkemece yapılan yargılama neticesinde her üç suçtan mahkumiyet kararı verildiği, hükümlünün temyiz talebi üzerine Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 26.02.2018 gün ve 2016/14624 esas, 2018/1879 karar sayılı ilamı ile, mala zarar verme suçuna ilişkin temyiz başvurusunun hükmolunan adli para cezasının miktar itibariyle kesin olması nedeniyle reddine; nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarının ise ‘‘Aşamalarda atılı suçlamayı kabul etmeyen sanık hakkında verilen mahkumiyet kararına esas alınan ve sanığa atılı hırsızlık suçu ile ilgili olan teknik takip ve iletişimin tespiti kayıtlarının, suç tarihi olan 16.10.2009 tarihinde hırsızlık suçunun 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 135/8. maddesinde sayılan katalog suçlar kapsamında bulunmaması nedeniyle aynı Kanun"un 138/2. maddesi gereğince bu suçların delili olarak kullanılamayacağından’’ bahisle bozulduğu, bozma üzerine yerel mahkemece hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından hükümlünün beraatine karar verildiği ve bu kararların kesinleştiğinin anlaşılması karşısında; hükümlünün beraat ettiği suçlarla birlikte işlediği kabul edilen mala zarar verme suçundan da beraat etmesi gerektiğinden, Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği bu nedenle yerinde görüldüğünden, İzmir 24. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 01.04.2010 gün ve 2010/2 esas, 2010/309 sayılı kararının 5271 sayılı CMK.nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, yüklenen fiilin hükümlü tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle hükümlünün mala zarar verme suçundan CMK.nın 223/2-e maddesi uyarınca beraatine, hükmedilen cezanın infaz edilmemesine, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.