Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10911 Esas 2017/1515 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10911
Karar No: 2017/1515
Karar Tarihi: 27.03.2017

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10911 Esas 2017/1515 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, özel belgede sahtecilik suçlamasıyla yargılandığı davada beraat etti. Sanığın, katılanın şirketine ait imzalı kağıtları fotokopi yoluyla çoğaltarak bankalara talimat mektubu şeklinde fakslayarak kullanması suçlamasıyla dava açılmıştı. Ancak suça konu banka talimatları yasal defter ve belgelere işlenerek kayıt altına alındığı, ticari faaliyetin devamı için kullanıldığı ve sanığın şahsi menfaat temin etmediği tespit edildi. Bu nedenle, sanığın suçunu oluşturan açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu işlemediği belirlendi ve beraat kararı verildi. Kararda, TCK 209/1 maddesi de yer almaktadır. Bu madde, resmi belgeyi düzenleyen veya yetkilendirilen kişinin, görevini kötüye kullanmak suretiyle, resmi belgeyi sahte olarak düzenlemesi ya da tanzim etmediği halde düzenlediği resmi belgeyi sahte olarak kullanması durumunda uygulanır.

(Kapatılan)21. Ceza Dairesi 2015/10911 E. , 2017/1515 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Katılanın şehir dışında olduğu süre zarfında sanık ile ortak oldukları şirketin faaliyetlerinin devamını sağlamak amacıyla katılanın imzalı olarak bıraktığı kağıtları sanığın fotokopi yoluyla çoğaltıp bir takım ödemelerin yapılması için bankalara talimat mektubu şeklinde fakslayarak kullanmasından ibaret eylemlerinin TCK 209/1 maddesinde düzenlenen açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu oluşturacağı cihetle; tanık anlatımları ve 16.03.2010 tarihli bilirkişi raporunda suça konu banka talimatlarının şirketin yasal defter ve belgelerine işlenerek kayıt altına alındığı, ticari faaliyetin devamı için kullanılmış oldukları ve sanığın şahsi menfaat temin etmediği tespit edildiğinden sanık ile katılanın yetkilisi olduğu şirket arasında söz konusu ödemelerin gerçekte yapılıp yapılmadığının tespitinin hukuki ihtilafa konu olduğu kanaatine varılmakla tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak olunmamış; katılan tarafından imzalanarak bırakılan kağıtların şirket adına kullanıldığı bilirkişi raporu ile tespit olunduğundan; katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibariyle doğru olan beraat hükmünün ONANMASINA, 27.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.