Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4790
Karar No: 2020/2706
Karar Tarihi: 06.07.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/4790 Esas 2020/2706 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, köy yolu olarak tescil edilen taşınmazda hissedarı olduğu parselin devamı niteliğindeki bölümün kendisine eklenmesi için dava açmıştır. Mahkeme, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmeyen gerekçe ile mahkemenin kararını bozmuştur. Tapu kayıtlarında tescil harici bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi sebeplere dayanılarak dava açma süresi öngörülmediğinden davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddedilmesi hatalıdır. Davanın tapu kayıt maliklerinden sadece biri tarafından açılmış olması nedeniyle tarafların iddia ve savunmalarının alınması gerekmektedir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi, kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağına ilişkindir.
16. Hukuk Dairesi         2017/4790 E.  ,  2020/2706 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ..., ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1988 yılında yapılan kadastro sırasında yol olarak haritasında gösterilmek suretiyle tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, hissedarı olduğu 131 parsel sayılı taşınmazın devamı niteliğinde olduğunu ileri sürerek ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, iddiasına konu bölümün 131 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davaya konu ... İlçesi, ... Köyü 131 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu yerde yapılan kadastro çalışmaları esnasında davaya konu yerin köy yolu olarak tapulama dışı bırakılmasına karar verildiği ve kararın 13.05.1988 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 27.05.2014 tarihinde açıldığı, 24.02.2015 tarihli öninceleme duruşmasında dava nedeninin kadastro öncesi nedenlere hasredilmesi dolayısı ile hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir. 3402 sayılı Yasa’nın 12/3. maddesinde yer alan düzenleme, kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağına ilişkindir. Somut olayda davacı, kadastro tutanaklarında yol olarak gösterilen kısmın hissedarı olduğu 131 parsel sayılı taşınmazın devamı niteliğinde olduğunu ileri sürerek bu kısmın 131 parsel sayılı taşınmaza eklenerek 131 parsel sayılı taşınmaz malikleri adına tescili istemiyle dava açtığına göre, eldeki dava, 131 parsel sayılı taşınmaza yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olmayıp, tespit harici bırakılan bölüme yönelik tescil isteğine ilişkindir. Yasada tescil harici bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi sebeplere dayanılarak dava açma hakkını sınırlayan bir süre de öngörülmediğine göre mahkemenin bu yöndeki kabulünde isabet bulunmamaktadır.
    Hal böyle olunca, davanın, kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz bölümünün 131 parsel sayılı taşınmaz malikleri adına tapudaki payları oranında tescili istemiyle açılmış olduğuna ve söz konusu taşınmazlar paylı mülkiyet hükümleri uyarınca davacı murisi ... ile dava dışı ... ve müşterekleri adlarına tapuda kayıtlı olduğuna göre, dava sonucunda verilecek hükümden hukuku etkilenecek olan diğer paydaşların da davada taraf olmalarının zorunlu olması ve davanın tapu kayıt maliklerinden yalnızca Mehmet İbrahim Kadem mirasçısı ... tarafından açılmış olması nedeniyle mahkemece, aktif dava ehliyetindeki eksikliği tamamlamak üzere davacıya süre ve imkan tanınması, bundan sonra tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekir.
    Mahkemece belirtilen husus göz ardı edilerek, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi