Esas No: 2016/14413
Karar No: 2021/3348
Karar Tarihi: 17.06.2021
Danıştay 4. Daire 2016/14413 Esas 2021/3348 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/14413
Karar No : 2021/3348
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
2- …
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, ... Yapı İnşaat Nakliyat Turizm Gıda Tekstil İthalat İhracat Pazarlama San. Tic. Ltd. Şti.'ye ait vergi borçlarının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … ve … no'lu ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının ortağı olduğu şirkete ait vergi borçlarının tahsili için davacı hakkında düzenlenen … no'lu ödeme emrinin dayanağı olan şirket adına düzenlenen … no'lu ödeme emrinin 23/01/2011 tarihinde şirketin kanuni temsilcisine tebliğ edilerek usulüne uygun olarak kesinleştirildiği görüldüğünden davacı hakkında düzenlenen söz konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı; davacı hakkında düzenlenen … no'lu ödeme emrinin dayanağı olan şirket adına düzenlenen … no'lu ödeme emrinin tebliğinin usulüne uygun olarak tutanak haline getirilmediğinden, söz konusu usulsüz tebligat nedeniyle kanuni temsilciden takibi gerektirir kesinleşmiş bir vergi borcundan bahsetmenin mümkün olmadığı anlaşıldığından, davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Ödeme emri içeriği borçların zamanaşımına uğradığı, kendisi adına düzenlenen ödeme emrinin düzenlenmeden önce asıl borçlu şirket hakkında gerekli takibat işlemlerinin yapılması gerektiği, şirkette bulunan hisselerinin tamamını 11/11/2018 tarihinde devrettiği belirtilerek, temyiz isteminin kabulü ve Mahkeme kararının aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davacının ortağı olduğu şirketin vergi borçlarını ödememesi ve yapılan araştırmalarda borcuna yetecek malvarlığına rastlanılmadığından, şirket ortakları nezdinde takibe başlandığı, bu nedenle davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davacının temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın … no'lu ödeme emrine ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin, temyiz dilekçesinde, kararın … no'lu ödeme emrine ilişkin kısmına yönelik temyiz istemine gelince;
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un, olay tarihinde yürürlükte olan, 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde ise, kendilerine ödeme emri tebliğ olunanların, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zaman aşımına uğradığı hakkında itirazda bulunabileceği hükümleri yer almaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun, "Tebliğ Esasları" başlıklı 93. maddesinde, tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilumum vesikaların ve yazıların adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasıyla ilmuhaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmeyenlere ilan yolu ile tebliğ edileceği; aynı Kanunun, olay tarihinde yürürlükte olan, "Tebliğ Evrakının Teslimi" başlıklı 102. maddesinde de, muhatabın zarf üzerinde yazılı adresini değiştirmesinden dolayı bulunamamış olması halinde posta memurunun durumu zarf üzerinde yazacağı ve mektubun posta idaresince derhal tebliği yaptıran daireye geri gönderileceği, son fıkrasında da, yukarıda fıkralarda yazılı işlemlerin komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyeti taahhüt ilmuhaberine yazılarak tarih ve imza vazedilmek ve hazır bulunanlara da imzalattırmak suretiyle tespit olunacağı; 103. maddesinde ise, muhatabın adresi hiç bilinmezse, muhatabın bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve bu yüzden gönderilmiş olan mektup geri gelirse, başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa tebliğin ilan yoluyla yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının ortağı olduğu asıl borçlu ... Yapı İnşaat Nakliyat Turizm Gıda Tekstil İthalat İhracat Pazarlama San. Tic. Ltd. Şti. adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebliğ alındısında Kanunun aradığı anlamda herhangi bir şerh ve imza bulunmadığı, ancak 03/09/2014 tarihli asıl borçlu şirketin bilinen adresinde düzenlenen ''adres tespit tutanağı'' ile usulüne uygun olarak asıl borçlu şirketin söz konusu adresten taşındığı ve yeni adresinin de bilinmediği hususlarının mahalle muhtarı ve yoklama memuru imzasıyla tespit edildiği, bunun üzerine amme alacaklarının ilanen tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, asıl borçlu şirketin bilinen adresinde düzenlenen adres tespit tutanaklarıyla adreste bulunamadığı hususunun mahalle muhtarı nezdinde, usulüne uygun olarak tespit edilmesi üzerine ilânen tebliğ edilen amme alacaklarının kesinleşmediğinden söz edilemeyeceği açık olup, işin esası incelenerek ve diğer hususlar araştırılarak yeniden bir karar verilmesi gerekeceğinden, Vergi Mahkemesi kararının bu kısmında hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ... nolu ödeme emrine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Mahkeme kararının … nolu ödeme emrine ilişkin kısmının Üye …'nin karşı oyu ve oyçokluğuyla BOZULMASINA,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, … TL maktu karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 17/06/2021 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Mahkeme Kararının … tarih ve … no'lu ödeme emrine ilişkin kısmının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından davalı idare temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.