Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/965
Karar No: 2019/6036
Karar Tarihi: 16.12.2019

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2019/965 Esas 2019/6036 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2019/965 E.  ,  2019/6036 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/02/2018 gününde verilen dilekçe ile haksız el koyma nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 27/07/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Mahkeme gerekçeli kararında, dava tarihinin 03/10/2005 olarak yazılması gerekirken, 05/02/2018 tarihi olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmekle bozma sebebi yapılmamıştır.
    1-Dava, haksız el koyma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili; müvekkiline ait araca kaçak akaryakıt taşımacılığında kullanıldığı iddiasıyla el konulduğunu, açılan ceza davasında davacının beraatine ve aracın kendisine iadesine karar verildiğini belirterek, aracının muhafaza altında kaldığı süre içerisinde oluşan zararlarının tazmini isteminde bulunmuştur.
    Davalı idare vekili, oluşan zararda idarenin bir kusuru bulunmadığını, yasa gereği araca el konulduğunu belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemenin vermiş olduğu kısmen kabul kararı Dairemizce, hesaplanan tazminattan davacının kusuru da gözetilerek uygun miktarda tazminat indirimi yapılmak üzere bozulmuş, yerel mahkemenin bozma ilamına uyarak hesaplanan tazminat miktarından takdiren yüzde kırk oranında hakkaniyet indirimi yapmak suretiyle vermiş olduğu ikinci karar ise Dairemizin 04/12/2017 gün, 2017/4061 esas ve 2017/7874 karar sayılı ilamıyla, gerekçeli karar başlığında tarafların doğru gösterilmemesi ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasının birinci bendinde maddi tazminat isteminin kısmen kabul edilmesine karşın, ikinci bendinde “davacının maddi tazminat ve sair taleplerinin reddine” şeklinde hüküm oluşturularak, infazda tereddüt oluşturacak şekilde çelişkiye yol açılması usul ve yasaya uygun bulunmadığından hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Yerel mahkeme, Dairemiz bozma ilamını taraflara tebliğe çıkartmış ve 17/04/2018 tarihli ilk celse dosyanın işlemden kaldırılmasına karar vermiştir. Dosyanın işlemden kaldırılmasının ardından 27/07/2018 tarihinde, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2017/4061 esas ve 2017/7874 karar sayılı bozma ilamı ve duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin davacı ve davalı vekillerine tebliğ edildiği, davacı vekilinin mazeret bildirmediği gibi duruşmada hazır bulunmadığı bu nedenle dosyanın işlemden kaldırıldığı ve 17/04/2018 tarihinden sonra HMK. 150/5. maddesi gereği 3 ay içerisinde taraflarca yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı ...’nun yargılama devam ederken 06/08/2010 tarihinde vefat ettiği, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/182 esas sayılı veraset ilamıyla mirasçılarının tespit edilerek veraset ilamının dosya içerisine alındığı anlaşılmaktadır. Dava devam ederken taraflardan birinin ölmesi halinde TMK 27/1. maddesi gereğince ölen kişinin taraf ehliyeti son bulacağından ölü kişi adına hüküm kurulamaz. Yalnız ölen tarafı ilgilendirmeyen, yani mirasçıları da ilgilendiren, mirasçıların mal varlığı haklarını etkileyen davalara ise ölen tarafın mirasçıları tarafından veya ölen tarafın mirasçılarına karşı devam edilir.
    Yerel mahkemece, 01/03/2011 tarihli celsede, yukarıda belirtilen veraset ilamı nazara alınarak muris davacı ... mirasçıları ..., ..., ..., ...., ..., ..., ... ve ..."nun dahili davacılar olarak, usulüne uygun vekaletnameye istinaden de Av. ..."un dahili davacılar vekili olarak duruşmalara kabulüne karar verilmiştir. Buna rağmen; gerekçeli karar başlığında davacı olarak yalnızca müteveffa ...’nun yazılması ve hükmün de ölmüş olduğu halde onun adına kurulması doğru olmamıştır.
    2-Dosya kapsamından; yerel mahkemenin bozma sonrası 17/04/2018 tarihli ilk celse duruşma zaptında, taraflar gelmediği için HMK.’nun 150. maddesi gereği dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verdiği. Davacı vekilinin 18/04/2018 havale tarihli dilekçe ile süresinde yenileme talebinde bulunduğu, mahkemece bu dilekçe göz ardı edilerek ve gereği gibi işlem tesis edilmeksizin 27/07/2018 tarihinde re’sen dosya ele alınarak, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 150/4. maddesinde dosyası işlemden kaldırılmış olan davanın, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebileceği, yenileme dilekçesinin, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edileceği, aynı madde 5. fıkrasında ise işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davaların, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılacağı ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kaydın kapatılacağı düzenlenmiştir. Somut davada, davacı vekili 18/04/2018 havale tarihli dilekçe ile yasal süresi içerisinde yenileme talebinde bulunduğuna ve birinci yenileme sonucunda dava takipsiz bırakılmadığına göre mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiş, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/12/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi