Esas No: 2018/4442
Karar No: 2021/2095
Karar Tarihi: 17.06.2021
Danıştay 5. Daire 2018/4442 Esas 2021/2095 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/4442
Karar No : 2021/2095
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …Defterdarlığı / …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan … Öğretim Turizm Sanayi Ticaret Anonim Şirketi tarafından 2016 yılında yapılmış olan sermaye azaltımı ve taşınmaz devirleri yoluyla elde edilen ve şirket ortaklarına aktarılan gelirden, hissesine düşen kısmın işlemiş yasal faizi ile birlikte ödenmesi istemini içeren Muğla Valiliği Defterdarlık KHK İşlemleri İl Bürosu'nun … tarih ve … sayılı işlemi ile Muğla Valiliği Defterdarlık KHK İşlemleri İl Bürosuna yapmış olduğu 06/04/2017 tarihli düzeltme başvurusunun reddine ilişkin aynı idarenin … tarih ve …sayılı işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; uyuşmazlık konusu borcun doğmasına sebep olan şirketin kapatılmasına dayanak Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname hükümleri doğrultusunda, idareye başvuru yolu tüketildikten sonra dava açılmışsa da, dava konusu işlem incelendiğinde, davacının sorumlu olduğu kısma denk gelen 2.461.014,06- TL kamu zararının 01/05/2017 tarihine kadar hazine tahsilat hesabına ödenmesinin istenildiği, aksi takdirde 6098 sayılı Borçlar Kanunu'na göre yasal yollara başvurulacağının bildirildiği, zira 5018 sayılı Kanunun 71. maddesi hükmüne dayanılarak yürürlüğe konulan Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca, kamu zararının rızaen ve sulhen tahsilinin sağlanamaması halinde, hükmen tahsil yoluna gidileceğinin düzenlendiği, başka bir söylemle ilgilinin kamu zararını rızaen ve sulh yoluyla ödemesi gereğinin kendisine tebliğ edileceği, kamu zararı nedeniyle ortaya çıkan alacağın rızaen ödenmemesi durumunda 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu'na göre takip yapılacağı, İcra ve İflâs Kanunu'na göre ilâmlı icra yoluna başvurulabilmesi için de öncelikle açılacak bir alacak davası sonunda adlî yargı yerince verilecek bir mahkeme ilâmının bulunması gerektiği, bir mahkeme ilâmı bulunmadan idarenin söz konusu alacağın tahsilini re'sen sağlayamayacağı, ortaya çıkan kamu zararının tahsili/tazmini hususunda idarenin re'sen icra yetkisinin bulunmadığı, dolayısıyla ortaya çıkan kamu zararını miktar olarak belirleyen ve söz konusu zarara tekabül eden alacağın ödenmesi gerektiğini ortaya koyan idarî yazının, idarî davaya konu edilebilecek kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu, kararın kaldırılmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı belirtilerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; idari davaya konu edilebilir kesin ve yürütülebilir bir işlemin bulunduğu, kararın usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının hissedarı olduğu … Öğretim Turizm Sanayi Ticaret Anonim Şirketi 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılmıştır. Kapatılan şirkete ilişkin inceleme sonucunda, Muğla Valiliği Defterdarlık KHK İşlemleri İl Bürosunca tesis edilen … tarih ve … sayılı işlem ile davacının hissesine düşen kısmın işlemiş yasal faizi ile birlikte ödenmesi istenilmiştir. Bunun üzerine davacı tarafından yapılan 06/04/2017 tarihli düzeltme başvurusu, Muğla Valiliği Defterdarlık KHK İşlemleri İl Bürosunca … tarih ve … sayılı işlem ile reddedilmiştir.
Bunun üzerine, … tarih ve … sayılı işlem ile … tarih ve …sayılı işlemin iptali istemiyle, davacıyı tarafından temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun 71. maddesinde, kamu zararı; kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması olarak tanımlanmış, son fıkrasında; kamu zararının, bu zarara neden olan kamu görevlisinden veya diğer gerçek ve tüzel kişilerden tahsiline ilişkin usûl ve esasların, Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği hükmüne yer verilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usülü Kanunu'nun "Kanunun şümulü" başlıklı 1. maddesinde, "Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur..." hükmü yer almaktadır.
670 sayılı KHK'nın 5. maddesi gereğince "20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan Kanun Hükmünde Kararnameler gereğince kapatılan ve Vakıflar Genel Müdürlüğüne veya Hazineye devredilen kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanallarının her türlü taşınır, taşınmaz, malvarlığı, alacak ve hakları ile belge ve evraklarının (devralınan varlık); her türlü tespit işlemini yapmaya, kapsamını belirlemeye, idare etmeye, avans dahil her türlü alacak, senet, çek ve diğer kıymetli evraka ilişkin olarak dava ve icra takibi ile diğer her türlü işlemi yapmaya, devralınan varlıklarla ilgili olup kanaat getirici defter, kayıt ve belgelerle tevsik edilen borç ve yükümlülükleri tespite ve hiçbir şekilde devralınan varlıkların değerini geçmemesi, ek mali külfet getirmemesi, kefaletten doğmaması ve Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ/PDY)’ne aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olmayan kişilerle gerçek mal veya hizmet ilişkisine dayanması şartıyla bu varlıkların değerlendirilmesi suretiyle bunları uygun bir takvim dahilinde ödemeye, kapatılan kurum ve kuruluşların taahhüt ve garanti ettiği ancak vermediği mal ve hizmet bedellerinin ödemesini durdurmaya veya ödemeye, tahsili mümkün olmadığı anlaşılan veya tahsilinde ve takibinde yarar bulunmayan hak ve alacaklar ile taahhüt ve garantilerin tahsilinden vazgeçmeye, her türlü sulh işlemini yapmaya, devralınan varlıklarla ilişkili kredi veya gerçek bir mal veya hizmet ilişkisine dayanan borçlar nedeniyle konulmuş ve daha önce kaldırılmış takyidatları kredinin veya borcun ödenebilmesini sağlamak amacıyla kaldırıldığı andaki koşullarla tekrar koydurmaya ve ihyaya, menkul rehinleri dikkate almaya, devralınan varlıklara konulan takyidatların sınırlarını belirlemeye ve kaldırmaya, finansal kiralama dahil sözleşmelerin feshine veya devamına karar vermeye, devralınan varlıkların idaresi, değerlendirilmesi, elden çıkarılması için gerekli her türlü tedbiri almaya, gerektiğinde devralınan varlıkların tasfiyesi veya satışı amacıyla uygun görülen kamu kurum ve kuruluşlarına devretmeye, devir kapsamında olmadığı belirlenen varlıkları iadeye, kapatılanların gerçek kişiye ait olması halinde devralınacak varlıkların kapsamını belirlemeye, tereddütleri gidermeye, uygulamaları yönlendirmeye, bütün bu işlemleri yapmak amacıyla usul ve esasları belirlemeye, vakıflar yönünden Vakıflar Genel Müdürlüğü, diğerleri yönünden Maliye Bakanlığı yetkilidir." hükmü düzenlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesinin 1. fıkrası kapsamında sayılan iş ve işlemleri yapmak amacıyla usul ve esasları belirlemeye, vakıflar yönünden Vakıflar Genel Müdürlüğü, diğerleri yönünden Maliye Bakanlığı yetkili kılınmıştır. Bu kapsamda kapatılan şirketlere ilişkin olarak yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu ortaya çıkan miktar üzerinden yetkili idareler tarafından bildirim niteliğinde ve rızaen ödemeye davet mahiyetinde idari yazı ile, inceleme ve değerlendirme sonucu tespit edilen tutarın yatırılması konusunda hatırlatmada bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Bu bağlamda, davacının sorumlu olduğu kısma denk gelen 2.461.014,06 TL tutarın 01/05/2017 tarihine kadar hazine tahsilat hesabına ödenmesinin istenildiği, aksi takdirde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'na göre yasal yollara başvurulacağının bildirildiği, alacağın rızaen ödememesi durumunda 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu'na göre takip yapılacağı, İcra ve İflâs Kanunu'na göre ilâmlı icra yoluna başvurulabilmesi için de öncelikle açılacak bir alacak davası sonunda adlî yargı yerince verilecek bir mahkeme ilâmının bulunması gerektiği, bir mahkeme ilâmı bulunmadan idarenin söz konusu alacağın tahsilini re'sen sağlayamayacağı, söz konusu alacak bakımından idarenin re'sen icra yetkisinin bulunmadığı, dolayısıyla ortaya çıkan alacağı miktar olarak belirleyen ve alacağın ödenmesi gerektiğini ortaya koyan idarî yazının, idarî davaya konu edilebilecek kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı açıktır.
Bununla birlikte, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun 71. maddesinde kamu zararının kapsamı ortaya konulmuştur. Dava konusu uyuşmazlıkta, kapatılan şirkete ilişkin yapılan inceleme sonucunda, şirketin 2016 yılında gerçekleştirdiği taşınmaz satışları ve sermaye azaltımı işlemleri ile ortaklara muvazaalı şekilde sermaye aktarılması neticesinde elde edilen gelirden davacının hissesine düşen kısmın ödenmesi istenilmektedir. Bu bağlamda, idari yazı ile ödenmesi istenilen alacağın 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun 71. maddesi kapsamında kamu zararı olarak değerlendirilmesine imkan bulunmamaktadır.
Bu durumda, Mahkemece söz konusu alacağın kamu zararı olarak kabul edilmesi yerinde olmamakla birlikte, bildirim niteliğinde ve davacıyı rızaen ödemeye davet eden, davacı hakkında doğrudan icraî sonuçlar doğurmayan dava konusu işlemin, idarî davaya konu edilebilir kesin ve yürütülebilir işlemlerden olmadığı anlaşılmış olup, davanın esasının incelenmesine hukuken imkan bulunmadığından, temyize konu İdare Mahkemesi kararının davanın incelenmeksizin reddine ilişkin kısmında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın incelenmeksizin reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 17/06/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.