22. Hukuk Dairesi 2013/2210 E. , 2014/1158 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil, ulusal bayram ve genel tatil ile peşin ödenmeyen ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde Şubat 2004-09.10.2009 tarihleri arasında editör olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedilmesi üzerine ... 11. İş Mahkemesinde 2009/852 esas no ile işe iade davasının bulunduğunu, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, fazla mesai ücreti, fazla mesai alacağının günlük %5 fazlası alacağı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, ulusal bayram ve genel tatil çalışma alacağının %5 fazlası ile peşin ödenmeyen ücret alacağının faizleriyle birlikite davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, taleplerin zaman aşımına uğradığını, editör olarak çalışan davacının çalışma saatinin değişkenlik gösterdiğini, davacının saat 10:00 civarında işe gelip 18.00-19.00 saatlerinde işyerinden ayrıldığını, bu saatlerin dışında bir çalışma olduğunda fazla mesai ücretinin bordrolarla tahakkuk ettirilerek banka kanalıyla ödendiğini, ulusal bayram genel tatillerde nöbetleşe çalışma yapıldığını, çalışma yapılması durumunda yerine izin kullandırıldığını, davacının 4857 sayılı İş Kanunu"na tabi olduğundan iddia edilen ücretlerin %5 fazlasının ödenmesi talebinin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece davacının, davalıya ait işyerinde haber editörü olarak çalıştığı, yaptığı işin niteliği dikkate alındığında 5953 sayılı Kanun"a tabi olduğu, bilirkişi raporu ile belirlenen fazla çalışma ve genel tatil alacaklarına hak kazandığı, Ekim ayı ücretinin Denizbank yazısına göre 20.12.2009 tarihihinde ödendiği, davacının gününde ödenmeyen Ağustos, Eylül ve Ekim ayı ücretlerinin gazetecilere ücretlerinin ay başında peşin ödenmesi gerektiğine, gününde ödenmeyen ücret alacakları için %5 fazla ödeme alacağına ilişkin kanuni düzenleme karşısında,ücret alacağı olduğu,fazla mesai ücreti ve bayram genel tatil çalışmaları karşılığı ile bu alacakların ve gününde ödenmeyen ücret alacaklarının %5 fazla ödeme miktarından 4857 sayılı Kanun"u gereğince (1/3) oranında ve Borçlar Kanunu"nun 44. maddesi gereğince %90 hakkaniyet indirimi yapıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı ... davacı temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı ... davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacının, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti ve farkları ile ücret farkı alacağına hak kazanıp kazanmadığı ile hakkaniyet indiriminin doğru uygulanıp uygulanmadığı hususları taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
1-Davacı ile davalı arasında imzalanan iş sözleşmesinin 8. maddesinde, yıllık 270 saate kadar olan fazla çalışma ücretinin, ücretin içinde olduğu belirtilmiştir. 5953 sayılı Kanun"un Ek madde 1. maddesinin son cümlesinde, fazla çalışmanın günde 3 saati aşamayacağı kuralı mevcuttur. Dairemizin kararlılık kazanmış olan uygulamasına göre kanunda belirtilen sözkonusu sınırlama dahilinde yapılan fazla çalışmalar aylık ücretin içinde değerlendirilebilmektedir. Mahkemece, iş sözleşmesinin anılan hükmü üzerinde durularak fazla çalışma ücreti ve yüzde beş fazla ödeme alacağı hesaplanarak sonuca gidilmesi gerekirken hatalı yorum ile yazılı şekilde karar verilmesi yanlış olmuştur.
2-Mahkemece davacının, dini bayramlarda bir gün ve genel tatillerde çalıştığı kabul edilerek, ulusal bayram genel tatil ücreti alacağı olduğu kabul edilmiş ise de işverene karşı davası olan bir davacı tanığının, dini bayramların yarısında çalışıldığını beyan ettiği, diğer davacı tanığının, dini bayramlarda çalışma ile ilgili beyanda bulunmadığı, bir davalı tanığının, dini bayramlarda nöbetleşe çalışma olduğunu, çalışanlarada karşılığında izin kullandırıldığını beyan ettiği, diğer davalı tanığının, dini bayramlarda çalışma ile ilgili beyanda bulunmadığı anlaşılmış olup, dini bayramların yarısında çalışma olduğunu beyan eden davacı tanığının işverene karşı davasının olduğu ve diğer tanıkların beyanlarından da dini bayramlarda çalışma olduğu hususunun tereddüde yer vermeyecek şekilde ispatlanamadığı ortadadır. Bu durumda davacının, dini bayramlarda çalışmadığı kabul edilerek sonucuna göre genel tatil ücreti ve yüzde beş fazla ödeme alacağı hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
3-Davalının dosyaya sunduğu belgelere ve banka yazısına göre, davacıya en son 29.12.2009 tarihinde Ekim/2009 ayı maaş ödemesinin yapıldığı anlaşılmıştır. Buna göre, 2009/10. ay maaşı %5 faiz hesabının bu tarihe kadar uygulanması gerekirken fazlasına karar verilmesi yanlıştır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgililere iadesine, 31.01.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.