20. Hukuk Dairesi 2019/5673 E. , 2019/7377 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi sıf.)
Alacak istemine ilişkin olarak açılan davada.... sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik- görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
..., "2011/203861 sayılı ihale sonrasında düzenlenen sözleşmenin uygulanmasından kaynaklı 30/12/2012 tarihli sözleşmede bu sözleşme ve eklerinin uygulanmasından doğabilecek her türlü anlaşmazlığın çözümünde ... ve icra dairelerinin yetkili bulunduğu, sözleşmenin 37. maddesinde hüküm altına alınmıştır. Bu sözleşme hükümlerinden tarafların aralarında icra müdürlüklerinin ve özellikle mahkemenin yetkisini HMK"nın 17. maddesi hükmü uyarınca...sıfatıyla) kararlaştırdıkları ve bu yönün kesin yetki belirlemesi niteliğinde bulunduğu ve davalı yanın yetki itirazında bulunmamasına rağmen re"sen mahkememizce dikkate alınmasının zorunlu bulunduğu" gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
...sıfatıyla) Mahkemesince, somut olayda yetki itirazında da bulunulmadığından ve kesin yetki de olmadığından .... yetkili mahkeme olacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 17. maddesinde "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır." düzenlemesi yer almaktadır.
Yetki sözleşmesi tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde HMK"nın 17. maddesi uyarınca geçerlidir. Yalnızca tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. Bu yeni düzenleme, 01.10.2011 tarihinden sonra açılacak davalar bakımından uygulanmakla birlikte, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 19. maddesinin 2. bendi “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içermektedir.
Mahkemece re"sen yetkisizlik kararı verilebilecek haller, dava şartı olan, kesin yetki halleridir. HMK"nın 18. maddesi kesin yetkinin olduğu hallerde tarafların yetki sözleşmesi yapamayacaklarını açıkca düzenlemiştir. Bu nedenle yetki sözleşmesi kesin yetkinin olduğu hallerde yapılamaz. Yetki sözleşmesinin yapılmış olması da resen yetkisizlik kararı verilebilecek hallerden değildir. (11. HD 2016/15056 -2017/319 vb)
Somut olayda, kesin yetki durumu bulunmadığından ve taraflar yetki itirazı ileri sürmediğinden, davanın ilk açıldığı ...yetkili hale gelmiştir. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı ... Mahkemesince görülüp çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.