MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.09.2014 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 16.07.2018 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 19.03.2019 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı vekili Av. ... ile Feri Müdahil vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 2.037,00TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 19.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



(Muhalif) (Muhalif)



KARŞI OY
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, dava konusu 10288 ada 24 parsel sayılı taşınmazda daha önce tapu tahsis belgesine dayalı olarak hak sahibi olan dava dışı ..."ın tapu verilmesi talebinin 2004 yılında ilgili kurumca reddedildiği, işlemin iptali amacıyla açılan ... 5. İdare Mahkemesinin 2005/1208 Esas sayılı davasının da reddedilip kesinleştiği anlaşılmaktadır. Kesinleşme tarihi sonrasındaki dönem için dava dışı ..."ın kullanımı artık bir hakka dayanmamaktadır ve fuzuli şagil konumundadır. Adı geçenin taşınmazdaki kullanımından bahsedilerek fiili taksim olgusunun varlığını kabul etmek mümkün değildir. Davaya konu satış işleminin tarafı olan ... taşınmazda sadece hissedardır. Taşınmazın ..."nca fiilen kullanıma ilişkin herhangi bir iddia, bilgi veya belge yoktur. Bu sebeple fiili taksim sebebiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Açıklanan gerekçelerle hükmün bozulması görüşünde olduğumuzdan, hükmün onanması yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılamamaktayız.