22. Hukuk Dairesi 2018/16252 E. , 2019/7648 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haksız ve tek taraflı feshedilmesine karşın kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ve davanın belirsiz alacak davası olduğunu belirterek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını İstemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini ve davacının herhangi bir alacağı bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafından temyizi üzerine Dairemizce sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, dava konusu kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin alacağının gerçekte belirlenebilir alacaklar olduğu ve dolayısıyla belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceklerinden anılan talepler yönünden hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddi gerekirken esasa girilerek karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına direnilmiş ve direnme kararının davalı tarafından temyizi üzerine Hukuk Genel Kurulunca, bozma ilamının yerinde olduğu gerekçesi ile Mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu kararından sonra bozmaya uyan Mahkemece, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin alacağı yönünden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, diğer alacak talepleri hakkında ise bozmadan önceki karar gibi hüküm sonucu tesis edilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraf teşkilinin usulüne uygun şekilde sağlanıp sağlanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 55. maddesine göre, taraflardan birinin ölümü hâlinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar dava ertelenir. Bununla beraber hâkim, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebilir.
Somut uyuşmazlıkta, davanın 12.03.2013 tarihinde açıldığı, Mahkemece 05.07.2018 tarihinde karar verildiği, kararın davalı vekili tarafından temyiz edildiği , ancak davalı ...’un 03.01.2017 tarihinde vefat ettiği, dosyaya sunulan nüfus kayıt örneği ve veraset ilamından anlaşılmıştır.
Davalının ölümü halinde taraf ehliyeti ortadan kalkacağından taraf teşkili bozulmuştur. Bu durumda mirası reddetmeyen mirasçıların zorunlu dava arkadaşı olarak davaya devam etmesi gerekir.Belirtilen sebeple; Mahkemece, yargılama aşamasında ölen davalının yasal mirasçılarının davadan haberdar edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun “Kötüniyetle temyiz" başlıklı 368. maddesi; "Temyiz talebinin kötüniyetle yapıldığı anlaşılırsa Yargıtayca 329"uncu madde hükümleri uygulanır.” hükmünü, aynı Kanunun 329. maddesinin 2. fıkrası ise; “Kötüniyet sahibi davalı veya hiçbir hakkı olmadığı hâlde dava açan taraf, bundan başka beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para cezası ile mahkûm edilebilir. Bu hâllere vekil sebebiyet vermiş ise disiplin para cezası vekil hakkında uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan safahata göre; 12.03.2013 tarihinde açılan davada dosya Hukuk Genel Kurulu aşamasında iken davalının 03.01.2017 tarihinde vefat ettiğinin davalı vekili tarafından mahkeme karar tarihine kadar bildirilmediği ve temyiz aşamasında davalının vefat ettiği ve davanın mirasçılara yöneltilmesi gerektiği iddiasıyla hükmü temyiz eden davalının temyizinin kötüniyetli olduğu, amacının adaleti gerçekleştirmek değil, davayı uzatmaya matuf olduğu anlaşılmaktadır.Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kararı kötüniyetle temyiz ettikleri anlaşılan davalı tarafın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 368. maddesi yollaması ile 329/2. maddesi gereğince 1.000,00 TL disiplin para cezası ile CEZALANDIRILMASINA, para cezasının infazının Mahkemece sağlanmasına, 04.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.