17. Hukuk Dairesi 2011/10735 E. , 2012/5812 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 8.5.2012 Salı günü taraflardan gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya ait olup müvekkili şirkete zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı aracın neden olduğu kaza sonucunda vefat eden ... mirasçılarına destekten yoksun kalma tazminatı, araç hasar bedeli ve tedavi gideri ödendiğini, davalıya ait araç sürücüsünün kaza sırasında sürücü belgesinin bulunmaması ve alkollü olarak araç kullanması nedeniyle ZMSS poliçe genel şartları gereğince rücu hakkının doğduğunu belirterek zarar görenlere ödenen 21.478 TL. nın tahsili için yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalının işleten olmadığını, kaza tarihinden önce aracı sattığını ancak resmi satış yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davalının itirazının takibin 21.478 TL. asıl alacak ve 1767 TL. işlemiş faiz üzerinden devamına,asıl alacağa takip tarihinden yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm
temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 1.035,58 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 8.5.2012 gününde üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Davacının ZMSS sigortacısı, davalının da sigortalısı olduğu ... plakalı aracın 29.8.2007 tarihinde alkollü ve sürücü belgesiz sürücü ... sevk ve idaresinde iken karıştığı kazada vefat eden ... mirasçılarına tazminat ödendiği, araç sürücüsünün alkollü ve sürücü belgesiz oluşu nedeniyle ZMSS Genel Şartlarının 4/c-d maddesi uyarınca sigortalıya rücu hakkının doğduğu, aleyhindeki icra takibine davalı sigortalının haksız yere itiraz ettiği iddiasıyla itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istemi ile davacı vekilince dava açılmış,
Davalı vekili savunmasında, müvekkilinin aracı 3.6.2002 tarihli harici satış sözleşmesi ile ..."a sattığını, aracın daha sonra el değiştirdiğini bu tarihten beri araçla hiçbir ilgisinin kalmadığını, sigorta poliçesinde de müvekkilinin herhangi bir beyan ve imzasının bulunmadığını bildirerek davanın reddini savunmuş,
Yargılama sonucunda mahkemece davanın kabulü ile itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmiş,
Kararın davalı tarafça temyizi üzerine sayın çoğunluk görüşü doğrultusunda temyiz itirazları red edilerek karar onanmıştır.
Sayın çoğunluğun onama yönündeki görüşüne katılamıyorum.
Dava ZMSS poliçesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup uyuşmazlık sözleşme ilişkisinin kurulup kurulmadığı noktasında toplanmaktadır.
TTK.1263 maddesine göre, sigorta sözleşmesi hiçbir şekle tabi tutulmamış ise de, sözleşme yapmaya ehil kişilerin karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamalarıyla sigorta sözleşmesinin kurulacağı kuşkusuzdur. Sözleşmenin yazılı bir belgeye bağlanması ancak ispat açısından önem taşır ve 6100 sayılı HMK.200 (mülga 1086 sayılı HUMK.288) maddesinde düzenlenmiş şekilde ispatı gerekir. Sigortacının TTK.1265 ve 1267 maddeleri uyarınca imzalı bir sigorta poliçesini belli bir süre içerisinde sigortalıya vermesi zorunludur. TTK.1265, 1267 ve 1295/1 maddeleri birlikte incelendiğinde sigorta şirketinin kendileri tarafından imzalanmış bulunan poliçenin bir örneğini sigortalının ikametgahına götürülerek ona vermek, dilerse bir suretini sigortalıya imzalattırarak almakla yükümlü olduğu görülecektir. (Y.11 H.D. 1.3.2010 gün 2008/11420E.,2010/22995K., 14.2.2011 gün 2010/2367E., 2011/1489K. sayılı kararları)
- 3 -
7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu"nun ek 2.maddesine dayanılarak çıkarılan ve 28.11.2006 günlü resmi gazetede yayınlanarak 1.6.2007 tarihinde yürürlüğe giren Sigorta Sözleşmelerinde Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmeliğin 5.maddesinde "Sigortacının bilgilendirme yükümlülüğünün sigortacı tarafından sigorta ettirene ve sigorta sözleşmesine taraf olmak isteyen kişilere karşı sözlü ve yazılı şekilde yerine getirileceği, bilgilendirmenin yazılı yapılmasının esas olduğu, sigortacının asgari bilgilendirmenin yapıldığını ispatla yükümlü bulunduğu, bilgilendirme yükümlülüğünün sigorta sözleşmesinin kurulmasından önce başlacağı ve sözleşmenin geçerli olduğu süre içinde de devam edeceği, sigortacının dürüstlük ilkeleri çerçevesinde davranmak, sigorta ettireni yanıltıcı her türlü hal ve davranıştan kaçınmak zorunda bulunduğu",
Yönetmeliğin 7.maddesinde "bilgilendirme yükümlülüğünün gereği gibi yerine getirilmemiş, bilgilendirme formu gereği gibi teslim edilmemiş veya bilgiler gerçeğe aykırı düzenlenmiş ise bu hallerden her hangi birinin sigorta ettirenin kararına etkili olmuş ise sigorta ettirenin sigorta sözleşmesini feshedebileceği ve uğradığı zararının tazminini de talep edebileceği",
Yönetmeliğin 8.maddesinde "bilgilendirme formu içeriğinden akdedilecek sözleşmeye ilişkin genel uyarılar, sözleşme ile verilen teminatlar, sözleşmeye eklenebilecek özel hükümler...vs. bulunacağı"
Yönetmeliğin 9.maddesinde "bilgilendirme formunun en az iki nüsha düzenlenerek sigortacı tarafından kaşelenip imzalandıktan sonra bir nüshasının sözleşmeye taraf olmak isteyen kişiye imza karşılığı verileceği, imzanın sigorta ettirenin sigorta sözleşmesi ve işleyişi hakkında bilgi sahibi olduğu hususunda aksi ispat edilebilir karine teşkil edeceği" öngörülmüştür.
Somut uyuşmazlığı dönüldüğünde;
Davacı, araç sürücüsünün alkollü ve sürücü belgesiz olması nedeniyle ZMSS Genel Şartlarının 4/c-d maddesi gereğince davalı sigortalıya rücu şartlarının gerçekleştiğini iddia etmekte,
Davalı ise aracı 3.6.2002 tarihinde haricen sattığını bu tarihten beri araçla hiçbir ilgisinin kalmadığını sigorta poliçesinde imza ve beyanının da bulunmadığını savunmaktadır.
TTK.1263 maddesi gereğince sigorta akitlerinin şekle tabi akitlerden olmaması, poliçenin sadece tarafların hak ve yükümlülüklerini gösteren bir ispat aracı olması karşısında, poliçenin davalı tarafından düzenlendiği, davalının poliçenin akidi olduğuna ilişkin iddianın davacı tarafça 6100 sayılı HMK.200 (mülga 1086 sayılı HUMK.288)vd. maddesi uyarınca kesin delillerle ispatlanması gerekir.
Dosyaya mübrez tüm poliçe ve nüshaları davacı ... şirketince ibraz edilmiş olup, davalının savunmasında belirttiği gibi hiçbir poliçede davalı sigortalının imzası bulunmamaktadır.
ZMSS poliçesinin Sigorta Sözleşmelerinde Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği konusunda sigortalı ve sigorta ettirenin imzalarını içeren bilgilendirme formu da ibraz edilmiş değildir.
Bu durumda ispat külfeti kendisine düşen davacı ... şirketine, ZMSS poliçesinin davalı tarafça düzenlendiğine ilişkin iddiasını ispat zımnında, davalının imzasını içeren poliçe aslını veya poliçenin yönetmelik hükümlerine uygun düzenlendiğine ilişkin davalının imzasını içeren bilgilendirme formunu ibraz etmesi,
Davalının poliçe akidi olduğuna ilişkin tüm kesin delillerini sunması,
Gerekirse davacı ... ile poliçeyi düzenleyen acentenin tüm ticari defter ve kayıtlarında, poliçenin davalı tarafından düzenlenip düzenlenmediği konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
Davacının delil listesinde "hertürlü yasal delil"e dayanması nedeniyle davalıya yemin teklifi hakkının hatırlatılması, hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere yerel mahkeme kararının bozulması gerekirken onanmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.
...
(Karşı Oy)