Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3843
Karar No: 2019/2457
Karar Tarihi: 19.03.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/3843 Esas 2019/2457 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, müvekkilinin önalım hakkına dayanarak taşınmazlardaki davalıya ait hisselerin önalım hakkı kullanılarak müvekkili adına tescilini talep etmiş ve bedelde muvazaa iddiasında bulunmuştur. Mahkeme davacının bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamadığı için dava konusu payların tapuda gösterilen satış bedeli ile ödenmesi zorunlu harç ve masrafın toplamından oluşan önalım bedelinin belirlenmesi için süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğini belirterek kararı bozmuştur. Kararda belirtilen kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 640. ve 734. maddeleri.
14. Hukuk Dairesi         2018/3843 E.  ,  2019/2457 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.01.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.03.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin paydaşı olduğu dava konusu 801 ve 802 parsel sayılı taşınmazlarda 30.07.2012 tarihinde davalıya satılan hisselerin önalım hakkı nedeniyle müvekkili adına tescilini talep etmiş ve resmi senette satış bedelinin önalım hakkının kullanılmasını engellemek amacıyla yüksek gösterildiğini belirterek bedelde muvazaa iddiasında bulunmuştur.
    Davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını, resmi senette gösterilen satış bedelinin gerçek satış bedeli olduğunu, davacının dava konusu taşınmazda elbirliğiyle malik olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 29.03.2016 tarih 2015/12282 E-2016/3755 K sayılı ilamıyla, “Dosya içindeki tapu kaydına göre davacının dava konusu 801 ve 802 sayılı parsellerde elbirliği ortağı şeklinde malik olduğu anlaşıldığından tüm ortakların birlikte dava açması veya birinin açtığı davaya diğerlerinin muvafakat etmesi gerekir. Ortakların tümünün muvafakatı sağlanamazsa TMK"nın 640. maddesi hükmü uyarınca murisin terekesine görevli mahkemede temsilci atanması için davacıya süre verilmesi gerekir. Davacının elbirliği mülkiyetine konu payına dayanarak açtığı davada diğer maliklerin muvafakatının alınmadığı veya terekeye temsilci atanmadığı anlaşıldığından taraf teşkili sağlanmadan işin esası hakkında bir karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davacının bedelde muvazaa iddiasını ispatladığı ve dava konusu taşınmazlardaki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiye çevrildiği gerekçesiyle davanın kabulüne ve dava konusu taşınmazlarda davalıya ait hisselerin davacı adına tesciline, depo edilen 55.163,30TL’nin davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır. Davacı, satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasını her türlü delille ispatlayabilir. Ancak keşif tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli değildir.
    Somut olayda; 30.07.2012 tarihli satışla dava konusu 801 parsel sayılı taşınmazın 1/3 hissesi 30.500,00TL bedelle, 802 parsel sayılı taşınmazın 1/3 hissesi ise 124.000,00TL bedelle davalıya satılmıştır. Davacı, önalım hakkına engel olmak için dava konusu payların satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. Mahkemece mahallinde keşif yapılmış ve bilirkişiler 12.12.2013 tarihli raporda dava konusu 801 parsel sayılı taşınmazın 1/3 payının satış tarihinde 29.617,40TL; 802 parsel sayılı taşınmazın 1/3 payının ise satış tarihinde 478.816,80TL değerinde olduğunu belirlemişlerdir. Keşif sırasında dinlenen davacı tanıklarının beyanına resmi akdin tarafı olmaları nedeniyle itibar edilemeyeceği açıktır.
    O halde davacının bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayabildiğini söyleyebilme olanağı bulunmamaktadır.
    Mahkemece, bedelde muvazaa iddiası ispatlanamadığından dava konusu payların tapuda gösterilen satış bedeliyle, ödenmesi zorunlu harç ve masrafın toplamından oluşan önalım bedelinin TMK"nın 734. maddesi uyarınca hükümden önce belirlenecek uygun bir zaman içinde depo edilmesi için süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi