11. Hukuk Dairesi 2018/98 E. , 2019/2234 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26/05/2016 tarih ve 2015/555-2016/324 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanunun geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra
dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalının Koşar Enerji Lojistik Konut ve Yapı Sanayi Limited Şirketi"nde %50 oranında paya sahip olduklarını, davalının ve şirketin ortağı olmayan ..."ın10 yıl süre ile şirket müdürü olarak müşterek imza ile şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındıklarını, davalının taahhüt ettiği sermayeyi koymayarak ortaklıktan kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmediğini, ayrıca müdürlük görevini kötüye kullanarak yetkisi olmadığını bilmesine rağmen, dava dışı TCDD"den şirket lehine tahakkuk etmiş hakedişlerden 1.700.000,00 TL"yi tek imza ile dava dışı alt yükleniciye temlik etmesi sonucunda şirketi olmayan bir borç altına sokmak suretiyle özen ve bağlılık yükümlülüklerine aykırı davrandığını, davalının taahhüt ettiği sermayeyi ödememiş olmasının yanı sıra bugüne kadar şirketten gerek banka havalesi, gerekse makbuz karşılığı olarak elden 29.435,00 TL avans aldığını ileri sürerek, davalının Koşar Enerji Lojistik Konut ve Yapı Sanayi Limited Şirketi"ndeki müdürlük görevinden kaynaklı yönetim hakkı ve temsil yetkisinin TTK"nın 630/2. maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/644 Esas sayılı dosyası ile açılan şirketin fesih ve tasfiyesi davası nedeniyle derdestlik itirazında bulunarak, yapılan işlemlerde vekaleten iş görüldüğünü ve şirketin herhangi bir zararının olmadığını, müdürlük sıfatı ve yetkilerinin kullanılmadığını, ayrıca şirket taraf gösterilmeden böyle bir dava açılmasının yerinde olmadığını, Koşar Enerji Firmasının ticaret sicilde gösterilen adresinin fiilen kullanılmadığını ve kapatıldığını, taahhüt edilen sermayenin ödenmediği iddiasının da yerinde olmadığını zira sermaye taahhüdünün kurucu ortak tarafından yapıldığını, müvekkilinin hisseleri sonradan devraldığını, bu konuda yapılan bir uyarı da bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/644 Esas sayılı dosyasında ortaklıktan çıkarma, şirketin feshi ve tasfiyesi davasının derdest bulunması, alt yüklenici sözleşmesi gereğince düzenlenen 06.08.2013 tarih ve 35249 yevmiye numaralı ve 6.638.334,31 TL bedelli hakedişlere ilişkin temliknamenin davalı ile dava dışı temsilci tarafından birlikte imzalanması, davalıca yapılan işlemlere karşı davacı ortak ve dava dışı müdürün itirazına ilişkin belge sunulmaması, alt yükleniciye verilen temlik karşılığı ve eksik/ayıplı işler için teminat senedi alındığı, temliknamenin TCDD"den olan hakediş alacaklarına karşılık düzenlenmesi nedeniyle hakediş alacağı bulunmaması halinde ödeme yapılamayacağı, davalının ek temliknameyi işin yürütülmesi gereği verdiği, dolayısıyla tarafların ortak olduğu şirketin bir zararı olduğundan söz edilemeyeceği ve davadan önce davacının sermaye taahhüdünü yerine getirmesi konusunda uyarıldığına ilişkin davacı tarafından delil sunulmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.