9. Hukuk Dairesi 2019/7909 E. , 2019/22719 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; davacının Enerji Fabrika isimli işyerinde 29/12.2008-31/10/2013 tarihleri arasında üretim müdürü olarak çalışmakta olduğunu, 1475 sayılı İş Kanunu"nun 14. maddesi 1/5 bendi uyarınca 15 yıl sigortalılık süresinin ve 3600 prim gün sayısını doldurduğu için kıdem tazminatını almak sureti ile iş akdinin feshettiğini işverenin davalıya sunduğu 10/10/2013 tarihli dilekçe ile bildirdiğini, ancak iş akdinin fesih edildiği tarihten bu yana davacıya herhangi bir ödemenin yapılmadığını iddia ederek, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti ve yıllık izin ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; davacı tarafın iş akdinin tek taraflı olarak feshetmiş olduğundan 4875 sayılı İş Kanunu"na göre kıdem tazminatına hak kazanması mümkün olmadığını, davacı tarafın müvekkil şirket işyerinden ayrılma iradesinin söz konusu yasanın ilgili madde hükmünden yararlanmak değil tamamen bir başka işyerinde çalışmak iradesi ile hareket etmiş olduğunu, 31/10/2013 tarihinde müvekkil şirkette ayrılan davacı işçinin hemen ertesi gün yeni işyerinde sigorta kaydının gerçekleştirilmesi ile de sabit olduğunu, davanın kıdem tazminatı yönünden reddinin gerektiğini, davacının yıllık izin kullanmadığına dair olan yazılı beyanlarının asılsız olduğunu, davacının fazla çalışma yönündeki iddialarınn hiçbir aslının bulunmadığını, zira fazla mesai yapılmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta Mahkemece hüküm altına alınan toplam alacak miktarı 18.799,10-TL olup, yargılama sırasında davacı 22.645,58-TL üzerinden harç yatırmış ise de, Mahkemece 18.799,10-TL’ye hükmedildiği anlaşılmıştır. Buna göre, Mahkemece davanın kısmen kabul edilmesine rağmen hüküm fıkrasında tamamen kabulden bahsedilmesi ve reddolunan miktar nedeni ile davalı vekili lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesi hatalı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK.nın geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK. nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 1. sıradaki bendinde yer alan "Davanın kabulü ile" sözcüklerinin hükümden çıkartılarak, yerine “Davanın kısmen kabulü ile” sözcüklerinin yazılmasına,
Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasına yeni bir paragraf olarak ;
"Davalı kendisini avukat ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince reddedilen miktara göre belirlenen 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," paragrafının eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28/09/2018 tarih ve 2018/2 E, 2018/8 K, sayılı İBK, uyarınca onama harcı alınmasına yer olmadığına, nispi temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 18/12/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.