Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/840
Karar No: 2016/2232
Karar Tarihi: 02.03.2016

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/840 Esas 2016/2232 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2016/840 E.  ,  2016/2232 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Sanıklar hakkında daha önce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair 25/06/2009 tarihli kararın CMK"nın 231/11 maddesi gereğince açıklanması suretiyle; sanıkların ayrı ayrı 5237 sayılı TCK"nın 204/1, 62, 51. ve 53. maddeleri gereğince erteli 1 yıl 8 ay hapis cezası ile, 5237 sayılı TCK"nın 158/1-d, 62, 51. ve 53. maddeleri gereğince erteli 1 yıl 8 ay hapis cezası ve 3000 TL adli para cezası ile mahkumiyetleri

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ..."ün talimatı ve yönlendirmesi ile sanık ..."ün daha önceden tanıdığı olan katılanı arayarak çalıştığı televizyon kanalı adına anket yapacaklarını ve bu anket sonucuna göre de katılanın iş yerinin televizyonda reklam filmini göstereceklerini söyleyerek yanına hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi nedeni ile temyiz kapsamı dışında bulunan ..."yı da alarak birlikte katılanın yanına gittikleri, burada katılana anket formu düzenleyerek bu formun katılan tarafından imzalanmasını sağladıkları, daha sonra bu anket formunu alarak sanık ..."e teslim ettikleri, sanık ..."ün de keşidecisi katılan, alacaklısı hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi nedeni ile temyiz kapsamı dışında bulunan ... olacak şekilde, 120.000 TL bedelli suça konu senedi sahte olarak tanzim ettiği ve... tarafından da bu suça konu senet ile .... İcra Müdürlüğü"nün 2006/9334 E. sayılı takip dosyası ile katılan aleyhine icra takibine başlandığı, sanıkların bu surette iştirak halinde hareket ederek katılana karşı nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve sanık müdafiilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) 5237 sayılı TCK"nın 191/1 maddesinde düzenlenen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçunun failine, maddenin 6545 sayılı kanun ile yapılan değişiklikten önceki ve sonraki hallerinde yüklenen denetimli serbestlik tedbirleri ile bunlara uyulup uyulmaması halinde verilecek kararlar gözetildiğinde, sanık ..."ün sadece ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 17/01/2011 tarih ve 2010/377 E, 2011/11 K sayılı kararına dayanılarak 5271 sayılı CMK"nın 231/11 maddesi anlamında yeni bir suç işlediği sonucuna ulaşılamayacağı nazara alınıp, anılan karar bakımından 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinde 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik uyarınca uyarlama yargılaması yapılması gerektiğinden, bu gerekliliğin sonucuna göre sanıK ..."ün hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2) Sahteciliğin iğfal kabiliyetini haiz olup olmadığının bilirkişi raporu ve mahkeme gözlemi ile tespit edilmemiş olması ve sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, gerçeğin kuşkuya yer verilmeyecek şekilde açığa çıkarılabilmesi ve suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının tespiti amacıyla, söz konusu çekin mahkeme heyeti tarafından incelenip, özellikleri zapta geçirilerek, iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, gerekirse bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    3) Sanıkların suça konu senedi icraya verdikten sonra katılanın yaptığı itiraz üzerine takibin durduğu ve bu itibarla sanıkların suçtan elde ettiği bir menfaatin bulunmadığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanıkların eylemlerinin teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilerek, nitelikli dolandırıcılık suçundan ceza tayin edilirken 5237 sayılı TCK"nın 35.maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiğinin gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurularak fazla ceza tayin edilmesi,
    4) Kabule göre de, 5271 sayılı CMK"nın 231/11 maddesi hükmüne göre, hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanıkların, denetim süresi içerisinde yeniden suç işlemesi nedeniyle önceki hükmün açıklanmasıyla yetinilmesi gerekirken, 5271 sayılı CMK"nın 231/11 maddesi 2. cümlesine aykırı olarak sanıklar hakkında açıklanması geri bırakılan hükümdeki cezanın ertelenmesine karar verilmesi,
    5) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükümde yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde “180 gün” olarak tayin edilmesi,
    6) TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu ve ayrıca sanıklar hakkında verilen uzun süreli ve erteli hapis cezasının kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesi uyarınca belli hakları kullanmaktan yoksun bırakmaya karar verilirken, anılan yasa maddesinin 3. fıkrasının "Mahkum olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz" amir hükmü dikkate alınarak, TCK"nın 53/1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi alt soyu dışındakiler yönünden uygulanması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/03/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi