4. Hukuk Dairesi 2019/1387 E. , 2019/5948 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Birleşen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... esas, .../... karar sayılı dosyası;
Taraflar arasındaki taksirle yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 20/02/2019 gün ve 2017/226-2019/833 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde asıl ve birleşen davada davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’un 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddine ve aynı kanunun 442/3. ve 4421 sayılı Kanunun 2. ve 4/b-1. maddeleri gereğince takdiren 370,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine 11/12/2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Asıl ve birleşen davalar, yaralanmaya sebebiyet verilmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece asıl ve birleşen davalardaki maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, asıl ve birleşen dava davalılarının temyizi üzerine Dairemizce onanmış; asıl ve birleşen dava davalılarının karar düzeltme istemleri nedeniyle dosya yeniden incelenmiştir.
Davacı 2007 yılında açtığı asıl ve 2008 yılında açtığı birleşen dava dilekçelerinde; asıl dava davalısının müdürü, birleşen dava davalısının sahibi olduğu öğrenci yurdunda kalırken davalıların özensizliği sonucunda elini kıyma makinesine kaptırarak yaralandığını bildirerek sağ elinin parmaklarının işlevini yitirdiği iddiasıyla fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve mütesilsilen tahsilini istemiştir 01/07/2009’da her iki dosya birleştirilmiş; bilahare verdiği 05/01/2012 günlü ilk ıslah dilekçesinde, dilekçenin konusu açıkça “davamızın ıslahı ile belirsiz alacak davasına çevrilmesi talebidir” diye açıklayıp, dilekçenin sonucu kısmında da “ıslah talebinin kabulü ile davamızın maddi tazminat talebimiz yönünden belirsiz alacak davasına çevrilerek yargılamaya devamına karar verilmesini” talep etmiştir.
Islah, taraf usul işlemlerinin kısmen veya tamamen düzeltilmesidir. Dava dilekçesi de bir usul işlemi olup, dava dilekçesindeki dava türünün değiştirilmesi talebi de davacı tarafın açıkça 05/01/2012 günlü dilekçelerinde de açıklayıp, kabullendiği gibi bir ıslahtır.
Davacı vekili billahare verdiği 01/06/2016 günlü ikinci ıslah dilekçesiyle maddi tazminat miktarını her iki dava açısından arttırarak 71.665,51 TL’ye yükseltmiş; mahkemece de ikinci ıslah dilekçesindeki miktarı kapsar şekilde maddi tazminat istemi her iki dava yönünden kabul edilmiştir.
Asıl ve birleşen davalar 1086 sayılı HUMK’nun yürürlükte olduğu 2007 ve 2008 yıllarında açılmış olup o tarihlerde belirsiz alacak davası diye bir dava türü bulunmamaktadır. Yine 6100 sayılı HMK 01/10/2011 gününde yürürlüğe girmiş olup 448. maddesinde “tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır” düzenlemesi bulunduğundan artık dava türünün ıslahla belirsiz alacak davası olarak kabulü mümkün olmadığı gibi 05/01/2012 günlü ıslah dilekçesinden sonra verilen 01/06/2016 günlü miktar arttırım dilekçesi de bir miktar açıklama dilekçesi olmayıp ikinci ıslah dilekçesidir.
6100 sayılı HMK’nun 176/2 maddesine göre ”aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir.”
Dosya kapsamı ve yukarıdaki yasal düzenleme karşısında mahkemece 01/06/2016 günlü ikinci ıslah dileçesindeki arttırılan maddi tazminat miktarına asıl ve birleşen davada hükmetmesi usul ve yasaya aykırı olup, asıl ve birleşen dava davalılarının karar düzeltme itirazlarının kabulü ile kararın bu nedenle bozulması gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun karar düzeltmenin reddi görüşüne katılmıyorum. 11/12/2019