19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/33859 Karar No: 2020/964 Karar Tarihi: 05.02.2020
5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/33859 Esas 2020/964 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi'nde verilen bir karara göre, sanık 5846 Sayılı Kanuna aykırılık eyleminden dolayı hüküm giymiş ve bu hüküm açıklanmamıştır. Ancak sanık, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemiştir ve bu suçtan dolayı hüküm gerçekleşmiştir. Ancak, suç tarihi itibariyle sanığın lehine olan 765 sayılı TCK'nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresi hüküm tarihinde gerçekleşmiştir ve bu durum göz önünde bulundurulmamıştır. Bu nedenle, karar bozulmuş ve kamu davası düşmüştür. Kanun maddeleri olarak, CMK'nin 231/8-c, 321 ve 322. maddeleri ile 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi gösterilmiştir.
19. Ceza Dairesi 2019/33859 E. , 2020/964 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Sanık hakkında 5846 sayılı Kanuna aykırılık eylemiyle ilgili olarak mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 03.12.2010 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içinde19.02.2011 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan kurulan hükmün kesinleşmesi ve ihbar üzerine hükmün açıklandığı, CMK’nin 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile sanığın denetim süresi içinde yeni suç işlediği tarih arasında zamanaşımının durduğu kabul edilerek yapılan incelemede, suç tarihi itibariyle sanığın lehine olan 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresinin hüküm tarihinde gerçekleşmiş olduğunun gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nin 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 05.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.