23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/11027 Karar No: 2016/10851 Karar Tarihi: 19.12.2016
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/11027 Esas 2016/10851 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, müşterilerden para aldıktan sonra fiş vermediği, parayı cebine koyduğu ve müşterilerden aldığı parayı iptal ederek haksız menfaat sağladığı gerekçesiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun belirttiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayin edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, mahkeme tarafından verilen hapis cezasının yanı sıra sanığa 30 gün olarak verilen adli para cezası, 5 gün ve 100 TL'ye düşürülmüştür. Verilen hapis cezası, ertelenmiş ve denetim süresi 2 yıl olarak belirlenmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 155/2, 43/1, 62/1, 51/1-b maddeleri ve 1412 sayılı CMUK'nın 321 ve 322. maddeleri.
23. Ceza Dairesi 2015/11027 E. , 2016/10851 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 43/1, 62/1, 51/1-b maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis ve 600,00 TL adli para cezası hapis cezasının ertelenmesi 2 yıl denetim süresi
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Olay tarihinde sanık ..."in katılan şirketin Ankara Değirmendere şubesinde mağaza müdür yardımcısı olarak çalıştığı, kasa görevlisi olarak çalıştığı zamanlarda müşterilerden para aldıktan sonra müşterilere fişi vermediği ve müşteriden aldığı parayı cebine koyduğu, bir kısım müşterilere satış yaptıktan sonra fişlerini iptal ederek haksız menfaat sağlamak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul edilen olayda; Tanık anlatımları, görüntü içerikleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sanığın eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "30 GÜN", "37 GÜN", " 30 GÜN" ve "600 TL." ibarelerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", "6 GÜN", "5 GÜN" ve "100 TL" eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.