Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1468
Karar No: 2020/6720
Karar Tarihi: 10.11.2020

Özel belgede sahtecilik - tehdit - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/1468 Esas 2020/6720 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın özel belgede sahtecilik ve tehdit suçlarını işlediği iddiasıyla açılan davada mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak, sanığın savunmalarının ve delillerin eksik değerlendirilmesi nedeniyle hüküm bozulmuştur. Yeniden değerlendirme yapılacak konular: suça konu abonelik sözleşmelerindeki imza ve yazıların bilirkişi tarafından incelenmesi, tanık ifadelerinin alınması, suç tarihlerinde sanığın konumunun belirlenmesi ve uzlaştırma işlemi uygulanması gerekmektedir.
Kararda belirtilen kanun maddeleri:
- 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesi ve geçici 5. maddesi (d) bendi
- TCK'nin 106/1. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2. ve 7. maddeleri
11. Ceza Dairesi         2020/1468 E.  ,  2020/6720 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Özel belgede sahtecilik, tehdit
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanığın katılan ... adına .... ve .... numaralı sahte hatları çıkarmak ve bu hatlardan katılan ...’a tehdit içerikli mesaj atmak suretiyle özel belgede sahtecilik ve tehdit suçlarını işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmalarında suça konu hatları çıkarmadığını, 17.03.2009 tarihinde Adanaya portakal toplamaya gittiğini, ancak yaklaşık 10-15 gün sonra muhtar seçimi nedeniyle tekrar köye döndüğünü, orada satın aldığı.... numaralı hattı eşine verdiğini, daha sonra tekrar Adanaya portakal toplamaya gittiğinde başka bir hat aldığını, yaz aylarında Adana ili.... köyünde çalıştığını, katılan ...’in ... ile olan davasında tanıklık yaptığını, bu nedenle ...’nın katılan ...’e kin duymuş olabileceğini, katılan ...’un amcasının oğlu olan ...’nın davası nedeniyle kendisine iftira attığını beyan etmesi, dosya arasında sanığın müştekisi olduğu ... ile olan davasına ait iddianame ve ifade tutanaklarının bulunması, katılan ...’in beyanlarında sanıkla arasında husumet olmadığını belirtmesi, katılan ...’nın yaptığı araştırmalara göre adına hat çıkaran kişinin halasının oğlu olan sanık olduğunu, amcasının oğlu ... ile sanık arasında husumet olduğunu, bu hatlar üzerinden sanığın katılan ...’e, ...’nın üslubu ile mesajlar attığını, suç tarihlerinde ...’nın Maraş ilinde sanığın ise Adana’da bulunduğunu ve telefon sinyalinin alındığı baz istasyonunun Yüreğir-Adana olduğunu belirtmesi, köy muhtarı tanık ...’ın ifadesinde ...’nın kendisi hakkında dedikodu yapan kişinin sanık olduğunu düşündüğünü, kendisine de .... numaralı hattan mesaj geldiğini ve mesajın içeriğinde ...’nın adının yazılı olduğunu ancak mesajın kim tarafından atıldığı konusunda kesin bir şey söyleyemeyeceğini belirtmesi, sanığın eşi ...’ın, sanığın yaz aylarında Adana ili....Köyüne bekçi olarak çalışmaya gittiğini, giderken kullandığı telefon hattını ona bıraktığını ve kendisine yeni bir hat aldığını, sanığın köyde kaldığı süre içerisinde zaman zaman Adana"ya gittiğini ancak tarihlerini tam hatırlayamadığını beyan etmesi, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu’nun cevabi yazıları ekinde bulunan iki GSM hattına ilişkin iletişimin tespiti kayıtlarında sanığın katılan ...’e gönderdiği iddia olunan 31.01.2009 tarihli mesaja ait baz istasyonun kaydının bulunmaması ve her iki hattın belirli zaman aralıklarını kapsayan kayıtlarında yer alan baz istasyonlarının Yüreğir/Adana ve Saimbeyli/Adana adreslerine ait olması, iddianamede belirtilen Misis bölgesindeki baz istasyonlarından sinyal alındığı iddiasının ise sadece 02.06.2009 tarihinde sanığın... isimi kişi tarafından aranmasına ilişkin olması ve bu kişinin de ifadesinde bu numaranın sahibini bilmediğini, bu numarayı arayıp aramadığını hatırlamadığını belirtmesi, katılan ...’un imza ve yazı örneklerinin alınması ancak dosyada asılları bulunan suça konu abonelik sözleşmelerinde yer alan ... adı ve imzalarına yönelik herhangi bir bilirkişi incelemesi yaptırılmaması ile bu sözleşmelerdeki imza ve yazıların birbirlerinden farklı olduğunun heyetimizce yapılan gözlemde tespit edilmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından; sanığın da imza ve yazı örneklerinin alınarak suça konu abonelik sözleşmelerindeki imza ve yazıların sanığın ve katılan ...’un eli ürünü olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, ...’nın açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra olaya ilişkin beyanın alınması, gerekirse bu kişinin de imza ve yazı örneklerinin temin edilmesi ile suça konu abonelik sözleşmelerinde yer alan ... adı ve imzalarına yönelik bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu mahkûmiyet hükümleri kurulması,
    2-Kabule göre;
    a)Sanığa yüklenen özel belgede sahtecilik suçunun sübutu halinde, suç tarihinden önce 10.11.2008 tarih ve 27050 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun’un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan aynı Kanunun 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri gereğince özel hüküm niteliğinde bulunan, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme gözetilerek, sanığa ön ödeme önerisinde bulunulmasından sonra hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması yasaya aykırı,
    b)Sanığa isnat edilen 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"na muhalefet suçundan dolayı verilen hükümden sonra, 19/08/2020 tarihinde 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 25/06/2020 tarih ve 2020/16 Esas, 2020/33 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17/10/2019 tarihli 7188 sayılı Kanunu’nun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin, aynı bentte yer alan “basit yargılama usulü” ibaresi bakımından Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olması nedeniyle, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    c)02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nin 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 10/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi