16. Hukuk Dairesi 2016/17922 E. , 2020/2547 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece 05.08.2011 tarihinde yapılan keşifte hazır bulunan fen bilirkişisi ... tarafından düzenlenen rapor ve eki haritada orijinal ölçü krokisi ve takometrik ölçü değerlerine göre parseli tamamlayan 100 no"lu noktanın ölçü değerinin kadastro paftasına yanlış tersim edildiğinin, aslında bu noktanın raporda 1 no"lu yere karşılık geldiğinin, 100 no"lu noktanın yeri bu şekilde düzeltildiğinde, parsel sınırlarının tamamının zemin sınırları ile birebir örtüşmekte olduğunun açıklandığı, Kadastro Müdürlüğü"nce 3402 sayılı Yasa"nın 41. maddesine göre yapılan düzeltme işlemine esas alınan raporda da durumun aynı şekilde açıklandığı ve düzeltmenin de buna göre yapıldığı, o halde, tesis kadastrosu sırasında belirlenen sınırların pafta düzenlenirken ölçü noktalarının paftaya yanlış geçirildiği anlaşıldığına göre, teknik hatadan kaynaklanan yanlışlığın 41. madde uyarınca düzeltilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı göz önünde bulundurularak karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, Kadastro Müdürlüğünün çekişmeli 1251 parsel sayılı taşınmaz ile aynı mevkide mevcut dereye ilişkin sınır çizgilerini değiştiren ve mülkiyet nakline yol açan 09.02.2010 tarihli düzeltme işleminin 20.01.2010 tarihli raporda (B) harfi ile gösterilen kısmının iptaline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili ve DSİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Hazine’nin, Kadastro Müdürlüğü’nce yapılan düzeltme işlemi sırasında dere sınırının yanlış belirlendiği ve yanlışlığın davalılara ait 1251 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak açtığı dava neticesinde, mahkemece davanın reddine karar verildiği halde, devamında Kadastro Müdürlüğü’nün 09.02.2010 tarihli düzeltme işleminin 20.01.2010 tarihli raporda (B) harfi ile gösterilen kısmının iptaline karar verilmek suretiyle kendi içinde çelişki yaratacak ve infazı imkansız kılacak şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.