12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3298 Karar No: 2016/17677 Karar Tarihi: 23.06.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/3298 Esas 2016/17677 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/3298 E. , 2016/17677 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekilinin, vekili varken borçlu asile ödeme emri tebliğ edildiğini ileri sürerek usulsüz olarak borçlu asile gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu; mahkemece, ödeme emrinin 07/09/2015 tarihinde davacı borçlu vekiline, 08/09/2015 tarihinde de davacı asile tebliğ edildiği, vekile tebligat yapılmadığı yönündeki şikayetin yerinde olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 11. ve Tebligat Yönetmeliği"nin 18. maddeleri gereğince; vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Vekili varken asile yapılan tebligat hüküm ifade etmez. Takip dosyası içeriğine göre, borçlu vekili Av. ..."ın vekaletnamesi 29.12.2014 tarihinde takip dosyasına sunulmuş ve İcra Hukuk Mahkemesi"nin 31.12.2014 tarih ve 2014/858-838 Sayılı ve . İcra Hukuk Mahkemesi"nin 24.06.2015 tarih ve 2015/356-546 Sayılı mahkeme kararları takip dosyasına ibraz edilmiş olup borçlunun takipte vekille temsil edildiği anlaşılmakla ödeme emri tebligatının vekile yapılması gerekir. Emredici nitelikteki yukarıda açıklanan düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen ödeme emri tebligatı yok hükmünde olup sonuç doğurmaz. Somut olayda, mahkemenin örnek 7 numaralı ödeme emrinin borçlu vekiline 07.09.2015 tarihinde, borçlu asile ise 08.09.2015 tarihinde tebliğ edildiğine yönelik gerekçe ve tespiti dosya kapsamına uygun ve yerindedir. Bununla birlikte, borçlu vekilinin Uyap sistemi üzerinden 12.09.2015 tarihinde oluşturularak aynı tarihte havale edilen 14.09.2015 tarihli dilekçesi ile itirazlarını (vekile yapılan tebligata nazaran) İİK"nun 62. maddesi uyarınca yasal sürede icra müdürlüğününe bildirdiği görülmektedir. Bu durumda, vekili olan borçlu asile ödeme emri tebligatı yapılması yasaya aykırı ise de, vekile ödeme emri tebliğ edildikten sonra ayrıca borçlu asile de ödeme emri tebliğ edilmesinin hüküm ifade etmeyip asile yapılan tebligat yok hükmünde olup sonuç doğurmayacağına ve yasal sürede itirazda bulunulduğuna göre, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurarak ödeme emrinin borçlu asile tebliğ edildiğinden bahisle iptalini istemesinde borçlunun hukuki yararı bulunmamaktadır.
O halde mahkemece, borçlunun hukuki yararı bulunmadığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi isabetsiz ise de sonuçta şikayetin reddine karar verildiğinden, ret kararı sonucu itibarı ile doğru olup mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.