12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10314 Karar No: 2021/4513 Karar Tarihi: 02.06.2021
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/10314 Esas 2021/4513 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, tek yönlü yolda seyir halindeyken önünde bekleyen araca arkadan çarparak iki kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına sebep olduğu için taksirle yaralama suçundan mahkum oldu. Temyiz durumunda, taksirli suçlar açısından ceza belirlenirken TCK'nın 61/1 ve 22/4 maddeleri göz önünde bulundurulmalıdır ve ceza hakkaniyete uygun şekilde belirlenmelidir. Sanık, tamamen kusurlu olduğu için cezasının alt sınırından daha fazla uzaklaşarak cezalandırılmalıydı. Ancak hüküm eksik cezaya hükmetti. Mahkeme, sanığın temyiz itirazlarını reddetti, ancak hükümde hatalar olduğu için kararı bozdu. Sanık için verilen hapis cezası adli para cezasına çevrilmeliydi ve adli para cezasının tutarı TCK'nın 52/2 maddesi gereğince sanığın ekonomik ve şahsi durumuna göre hesaplanmalı ve takdiren belirlenmelidir. Ayrıca, daha önce hapis cezasına mahkum olmamış kişilerin kısa süreli cezaları adli para cezasına çevrilmelidir. Kararda sözü edilen kanun maddeleri şunlardır: TCK'nın 61/1, 22/4, 50/3, 50/1-a, 52/2 ve CMK'nın 232/6.
12. Ceza Dairesi 2019/10314 E. , 2021/4513 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın olay tarihinde idaresindeki araç ile meskun mahalde tek yönlü yolda seyir halinde iken, önünde aynı yönde seyreden ve ışıklı kavşakta sarı ışığın yanması ile beklemekte olan katılan ... idaresindeki otomobile arkadan çarptığı ve bu otomobil içinde bulunan iki kişinin basit basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına tam kusurlu olarak neden olduğu olayda; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tamamen kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu iki kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmış beş yaşını bitirmiş sanıkların kısa süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan 66 yaşındaki sanık hakkında hükmedilen 5 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında TCK"nın 50/3 maddesinin gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2- Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında, adli para cezasının bir gün karşılığı meblağın belirlenmesine dayanak olan yasa maddesinin ve adli para cezasının taksitlendirilmesine karar verilmesi sırasında uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle TCK’nın 52/4. ve CMK"nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi; 3-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saiki" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün hükmün birinci paragrafında yer alan "suç sebep ve saikleri" ibaresinin hükümden çıkarılması ile üçüncü paragrafının hükümden çıkarılarak yerine “Sanığa verilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın TCK"nın 50/3. maddesi delaletiyle 50/1-a maddesi uyarınca 150 gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenmesine, TCK"nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve şahsi halleri gözönünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.