Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/35418
Karar No: 2020/945
Karar Tarihi: 05.02.2020

1632 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/35418 Esas 2020/945 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Tunceli Devlet Hastanesinde ayaktan tedaviye alınan sanık, tedavisi bitince birliğine geri dönmek için tanınan bir günlük yol süresi sonunda birliğine katılmaması nedeniyle 1632 Sayılı Kanuna aykırılık suçuyla mahkum edildi. Yerel mahkeme tarafından verilen karara yapılan itirazın reddedilmesi üzerine dosya Yargıtay'a taşındı. Yargıtay, mahkemenin suça ait tematinin başlangıç tarihini yanlış kabul ettiğini fakat hükmü etkileyecek bir hukuka aykırılığın olmadığını tespit etti. Ancak, sanığın adli sicil kaydındaki bir hüküm dikkate alınmadığı için kararın bozulması gerektiği sonucuna vardı. Sanığın daha önce başkasına ait kimlik bilgilerini kullanarak suç işlediği bir davadan dolayı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine rağmen, sanığın denetim süresi içerisinde bu suçu işlediği için mahkemeye ihbarda bulunulması gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri: 1632 sayılı Kanun, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi, 6136 sayılı yasa.
19. Ceza Dairesi         2019/35418 E.  ,  2020/945 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece bozma verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Birliklerince aynı garnizonda bulunan hastanelere sevk edilen yükümlülerin hastanede muayene ve tedavi işlemlerinin bitmesinden sonra hastanelerce kıta veya kurumlarına taburcu veya sevk edildiklerinde, bir günlük yol süresinin verilmesi ve bu yol süresinin, sevk tarihleri (Taburcu edildikleri veya ayaktan muayene işlemlerinin tamamlandığı gün) ile kıta ve kurumlarına katılış tarihleri hariç tutularak tanınması ve firar (kaçaklık) sürelerinin hesabında bu sevk ve katılış tarihlerinin dikkate alınmaması gerektiği dikkate alındığında, 06/09/2014 tarihinde Tunceli Devlet Hastanesinde ayaktan muayene ve tedavisi tamamlanarak taburcu edilen sanığın, birliğine dönüş için tanınacak bir günlük yol süresi sonunda 07/09/2014 tarihinde saat 24:00’e kadar birliğine katılması gerektiği dikkate alındığında; Yerel Mahkemece, suça ait temadinin başlangıç tarihinin “08/09/2014” olarak kabul edilmesi gerekirken “09/09/2014” olarak kabul edilmesi mahallinde düzeltilmesi olanaklı maddi yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına dair herhangi bir usulü işlem yapılmamasına rağmen bozma kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilerek karar verilmesi karşısında zımnen bozma kararına uyulduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu, anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak,
    Sanığın adli sicil kaydında yer alan Sivas (Kapatılan) 3. Sulh Mahkemesinin 2013/210 Esas ve 2014/326 Karar sayılı HAGB kararının açıklanarak Sivas 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/79 Esas ve 2017/324 Karar sayılı kararı ile mahkumiyet hükmünün verildiği gözetilmeksizin bahse konu kararın açıklanması için mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak, hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca, hükmün 10. fıkrasında yer alan “Sanık hakkında daha önceden Sivas 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin, 2012/798 Esas, 2013/91 Karar, ve Sivas (Kapatılan) 3. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2013/210 Esas, 2014/326Karar sayılı ilamları ile 6136 sayılı yasaya muhalefet ve başkalarına ait kimlik bilgilerini kullanma suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararların da dosyamız suç tarihinden önce kesinleştiği, sanığın denetim süreleri içerisinde mahkememiz dosyasına konu işbu kasıtlı suçu işlediğinden, gereğinin takdir ve ifası için karar kesinleştiğinde MAHKEMELERİNE İHBARDA BULUNULMASINA,” cümlesinin çıkartılıp yerine “Sanık hakkında daha önceden Sivas 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin, 2012/798 Esas, 2013/91 Karar sayılı ilamı ile başkalarına ait kimlik bilgilerini kullanma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın da dosyamız suç tarihinden önce kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde mahkememiz dosyasına konu işbu kasıtlı suçu işlediğinden, gereğinin takdir ve ifası için karar kesinleştiğinde Mahkemesine ihbarda bulunulmasına” cümlesinin yazılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi