21. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/2747 Karar No: 2018/6155 Karar Tarihi: 11.09.2018
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/2747 Esas 2018/6155 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2017/2747 E. , 2018/6155 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA Davacı, ölüm aylığının kesilmesi ve borç tahakkuku gerçekleştirilmesi yönündeki Kurum işleminin iptaliyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R 1- Dava, davacının ölen babasından aldığı aylığın , eşinden muvazaalı boşandığı gerekçesiyle Kurum tarafından kesilmesi ve borç tahakkukuna ilişkin işlemlerin iptali ve aylığın yeniden bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile Kurum tarafından davacının boşandığı eşiyle birlikte yaşadığından bahisle bağlanmış olan aylığının kesilmesi ve yersiz ödeme nedeniyle borç çıkartılması işlemi yerinde olmakla; bu yönde açılan davanın reddine,6385 Sayılı Yasa 12. maddesi ile 5510 sayılı Yasaya eklenen geçici 45. maddesi uyarınca davacı ile ilgili 31/01/2012 tarihine kadar yapılan tedavi-sağlık giderleri talep edilemeyeceğinden 31/01/2012 tarihine kadar sarf edilen 156,10 TL yersiz sağlık gideri ana para ile 52,30 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 208,40 TL’den davacının sorumlu olmadığı, bu miktarda borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 1. ve 3. maddelerine göre uygulanmaya devam edilmekte olan HUMK"nun 427. maddesine göre, 2017 yılında mahkemelerce verilecek kararların temyiz edilebilmesi için temyize konu dava değerinin 2.270,00 TL"yi geçmesi gerekir. Somut olayda, davalı Kurumun temyiz konusu dava değeri 2.270,00 TL"nin altındadır. Bu durumda temyize konu hüküm kesin nitelik taşıdığından davalı Kurum vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıdaki nedenlerle davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin kesinlikten REDDİNE, 2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince ; Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 11/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.