Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/9635 Esas 2019/5208 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/9635
Karar No: 2019/5208
Karar Tarihi: 12.03.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/9635 Esas 2019/5208 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir mahkumiyet hükmü temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesinde, mağdurun kemik kırığının derecesinin belirtilmemesi nedeniyle raporun hüküm kurmaya elverişli nitelikte olmadığı ve mağdurun tedavi evraklarının incelenmediği tespit edilmiştir. Ayrıca, sanıkların eylemi gerçekleştirme şekilleri konusunda da tutarsız beyanlar olduğu belirlenmiştir. Kanun maddelerine gelince, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 87/3. maddesi yaralanmanın derecesine göre artırım yapılmasını öngörmekte, 53. maddesindeki bazı hükümler ise Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir.
3. Ceza Dairesi         2018/9635 E.  ,  2019/5208 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) Mağdur hakkında Cizre Devlet Hastanesince düzenlenen ve hükme esas alındığı anlaşılan 19.06.2014 tarihli geçici raporda mağdurda oluşan kemik kırığının derecesinin belirtilmemesi karşısında, mağdurda meydana gelen kemik kırığının hayati fonksiyonlara etki derecesi hususunda rapor aldırılarak, sonucuna göre kırığın derecesi ile orantılı olarak 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesince artırım yapılması gerektiği gözetilmeyerek ve yine mağdur hakkında 02.06.2015 tarihli Şırnak Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen raporda "kişiye ait tüm tıbbi belgelerin kişi ile birlikte gönderilmesi gerektiği" belirtilmesine rağmen mağdurun raporunun tekrar aldırılmadığı anlaşılmakla bu haliyle raporun hüküm kurmaya elverişli nitelikte olmaması ve her türlü tereddütlerin giderilmesi bakımından mağdura ait tüm tedavi evrakları ve raporlarla birlikte en yakın adli tıp şube müdürlüğüne sevk edilerek yaralanmanın duyulardan veya organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflamasına ve hayati tehlikeye neden olup olmadığına ilişkin raporun alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2) Tanık ..."in hazırlık, mağdurun yargılama aşamasındaki ve yine sanıkların aşamalardaki istikrarlı beyanlarında yaralama eylemini temyiz dışı sanıklardan ..."in tek başına gerçekleştirdiğinin belirtildiği, buna karşın mağdurun hazırlık aşamasındaki beyanında ise eylemin tüm sanıklar tarafından gerçekleştirdiği belirtildiği anlaşıldığından, bu beyanlarından hangisine hangi gerekçeyle üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle, 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla, 12.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.