Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/5450
Karar No: 2021/14586
Karar Tarihi: 22.11.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/5450 Esas 2021/14586 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, davacının çalıştığı hizmet sürelerinin tespiti istemine yöneliktir. İlk derece mahkemesi, davacının 02/08/2005-02/05/2012 tarihleri arasında kısmi süreli olarak çalıştığının tespitine karar vermiş, ancak 03/06/2002-05/07/2004 tarihleri arasındaki çalışma süresi talebinin reddine karar vermiştir. Bölge adliye mahkemesi, davacı ve davalı ile feri müdahilin istinaf başvurularını reddetmiştir. Ancak temyiz incelemesi sonucunda hüküm bölümüyle gerekçe bölümü arasında çelişki olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karar kaldırılmış ve ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu belirtilmiştir. Aynı kanunun 294-301 maddeleri ise mahkeme kararlarının nasıl olması gerektiğini belirlemektedir. Hüküm sonucu kısmında talep sonucuyla bağlı kalınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açıkça gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir.
10. Hukuk Dairesi         2021/5450 E.  ,  2021/14586 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı, davalı şirket vekili ve feri müdahil Kurum vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine dair karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesinin taraf vekillerince istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı vekili ,davacının 03/06/2002-05/07/2004 tarihleri arasında tam gün,02/08/2005-02/05/2012 tarihleri arasında yarım gün olmak üzere davalı işveren nezdinde geçen hizmetinin tespitini talep etmiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı işveren vekili, 03/06/2002-05/07/2004 tarihleri arası döneme ilişkin hizmet tespit talebinin hak düşürücü süre yönünden reddini, davacının müvekkil işyerinde çalıştığını iddia ettiği dönemlerde başka işyerinde çalışması bulunduğunu, davalı işyerinde çalışmasının olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Feri Müdahil Kurum vekili,davanın reddini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI:
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk Derece Mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile davacının 02/08/2005-02/05/2012 tarihleri arasında 1035445.16 sicil sayılı dosyada işlem gören davalı .... işyerinde kısmi süreli olarak çalıştığının tespitine, 03/06/2002-05/07/2004 tarihleri arasında çalışma süresi talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Bölge Adliye Mahkemesince,davacı ve davalı ile feri müdahilin istinaf başvurularının HMK"nin 353/1-b.1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, 03/06/2002-05/07/2004 tarihleri arasındaki çalışma süresinin hak düşürücü süreden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
    Davalı şirket vekili,tanık beyanlarının çelişkili olduğunu,tanıkların tespiti istenen dönemin tamamında kayıtlı çalışması bulunmadığını belirterek temyiz etmiştir.
    SGK başkanlığı vekili,çelişkili tanık beyanlarına dayalı olarak eksik inceleme ile verilen kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesi uyarınca; "Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Aynı Kanunun 294-301 maddelerinde ise mahkeme kararlarının nasıl olması gerektiği belirlenmiştir. Bu düzenlemelere göre Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Yine aynı Kanunun 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması, zorunludur.
    Dava, davacının 03/06/2002-05/07/2004 tarihleri arasında tam gün, 02/08/2005-02/05/2012 tarihleri arasında yarım gün olmak üzere davalı işveren nezdinde geçen hizmetinin tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece hüküm bölümünde, davacının 02/08/2005 ile 02/05/2012 tarihleri arasında kısmi süreli olarak geçen hizmet süresinin tespitine karar verilmesine rağmen, gerekçeli kararın gerekçe bölümünde “davacının davalı işyerinde 02/08/2005-20/03/2008 tarihleri arasında yarım gün çalıştığını belirttiği hizmetlerin tespitine yönelik talebinin kabulü gerektiği, davacının 03/06/2002-05/07/2004 tarihleri arasına yönelik hizmet tespiti talebinin ise hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı” belirtilerek hüküm bölümü ile gerekçe arasında çelişki oluşturulduğu anlaşılmıştır.
    Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular üzerinde durulmadan çelişkili şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, taraf vekillerinin temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davacı ve davalıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.11.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi