19. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6367 Karar No: 2020/933 Karar Tarihi: 05.02.2020
1632 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/6367 Esas 2020/933 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyet ile sonuçlanmıştır. Ancak, sanığa yapılan tebligat işleminin usulsüz olduğu ve ceza ehliyetinin yerinde olup olmadığı konusunda bilirkişi dinlenilmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Ayrıca, kamuya yararlı bir işte çalıştırılma kararının gönüllü olup olmadığı sorulmadan verildiği ve kanuna aykırı olduğu belirtilmiştir. Kararda, Tebligat Kanunu'nun 10. ve 21/2. maddeleri ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 50/1-f maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi de detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
19. Ceza Dairesi 2018/6367 E. , 2020/933 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : 3. Kolordu Komutanlığı Askeri Mah. (Kapatılan) SUÇ : 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesinin 1. fıkrasındaki “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresine yapılır.” hükmüne aykırı olarak, yokluğunda verilen kararın sanığın sorgusunda bildirdiği adresine, öncelikle 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre tebliğ edilmesi gerekirken aynı adreste mernis adresi olduğu belirtilmek suretiyle 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. ve 21/2. maddesine göre yapılan 29/06/2016 tarihli tebliğ işleminin usulsüz olduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sık tekrarlayan uyum bozuklukları tanısıyla askerliğe elverişsiz bulunan sanığın, psikolojik sorunları nedeniyle birliğine geç katıldığı yönündeki savunması, dosyada mevcut kıta anket formu ile vaka kanaat raporunda yer alan“ağır derecede madde bağımlısı olduğu, geçmişte psikotik belirgin ağır depresif nöbet tanısıyla diazem ilaç tedavisi gördüğü” şeklindeki kayıtlar ve adli sicil kaydı göz önünde bulundurulduğunda suç tarihlerinde ceza ehliyetinin yerinde olup olmadığı hususunda ortaya çıkan şüphenin giderilmesi için bilirkişi dinlenilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Gerekçeli karar başlığında, sanığın “baba ismi ile T.C.kimlik numarasının” yanlış yazılması, Kabule göre ise; Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımları düzenleyen 5237 sayılı TCK"nin 50/1-f maddesinde, mahkum olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle ve gönüllü olmak koşuluyla kamuya yararlı bir işte çalıştırılmaya karar verilebileceği belirtilmesine rağmen, sanığın gönüllü olup olmadığı sorulmadan ve herhangi bir teşdid gerekçesi de belirtilmeden ceza süresi kadar kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 05/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.