Abaküs Yazılım
12. Daire
Esas No: 2021/1269
Karar No: 2021/4176
Karar Tarihi: 23.06.2021

Danıştay 12. Daire 2021/1269 Esas 2021/4176 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1269
Karar No : 2021/4176


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- …Bakanlığı
2- …Müdürlüğü
VEKİLİ : …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: …İl Emniyet Müdürlüğünde emniyet amiri olarak görev yapan davacının, 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun 55. maddesinin 19. fıkrası uyarınca re'sen emekliye sevk edilmesine ilişkin …tarih ve …sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine, özlük haklarının iadesine ve 3201 sayılı Kanun'un 6638 sayılı Kanun'un 22. maddesi ile değişik 55. maddesinin 19. fıkrasının "emniyet amirleri" yönünden iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararla; emniyet amiri rütbesine 30/12/2008 tarihinden geçerli olarak terfi ettiği ve bu tarihten itibaren beş yıl içinde bir üst rütbeye terfi edemediği anlaşılan davacının, 3201 sayılı Kanun'un 04/04/2015 tarih ve 29316 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6638 sayılı Kanun'un 22. maddesi ile değişik 55.maddesinin 19. fıkrası uyarınca …tarih ve …sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararı ile re'sen emekliye sevk edildiğinin anlaşıldığı; bu durumda, bulunduğu emniyet amiri rütbesine terfi ettiği 30/12/2008 tarihinden itibaren beş yıl içinde bir üst rütbeye terfi edemediği açık olan davacının, Kanun'la getirilen emredici hüküm uyarınca re'sen emekli edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği; öte yandan, dava konusu işlem hukuka uygun bulunduğundan, işlem nedeniyle talep edilen parasal ve özlük hakları zararının tazmini talebinin de reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Danıştay Başkanlık Kurulu'nun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı "Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı" üzerine Danıştay Beşinci Dairesince devredilen dosya, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
…İl Emniyet Müdürlüğünde emniyet amiri olarak görev yapan davacının, (B) grubu polis amiri olduğu dönemde dört yıllık yükseköğrenimini bitirdiği 03/06/2002 tarihinden itibaren (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş ve bu karar Danıştay Beşinci Daire Dairesinin 30/05/2014 tarih ve E:2014/1228, K:2014/4535 sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir. Bu yargı kararı ve 1 yıl 6 ay askerlik hizmeti süresinin rütbe kıdeminden değerlendirilmesi üzerine rütbe kıdem tarihleri yeniden değerlendirilen ve bulunduğu emniyet amiri rütbesine kıdem tarihi 30/12/2008 olarak yeniden düzenlen davacı, emniyet amiri rütbesinde zorunlu çalışma süresini 30/12/2012 tarihinde doldurmuştur.
Davacının bir üst rütbe olan 4. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi durumunun 2012 ve 2013 yıllarında Yüksek Değerlendirme Kurulunda değerlendirmeye alınmadığı, bir üst rütbeye terfi durumunun ilk olarak 2014 yılında Yüksek Değerlendirme Kurulunda değerlendirmeye alındığı ve davacı hakkında "terfi etmez" kararının verildiği, kadrosuzluk nedeniyle 2012, 2013 ve 2014 yılları itibarıyla 4. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin …tarih ve …sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada iptal kararı verildiği ve bu kararın da Danıştay Beşinci Daire Dairesinin 19/02/2019 tarih ve E:2016/20789, K:2019/1318 sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacının 2012, 2013 ve 2014 yıllarında terfi ettirilmemesine ilişkin Yüksek Değerlendirme Kurulu'nun …tarih ve …sayılı kararının alınması üzerine, bu defa bu kararın iptali için açılan davada verilen ret kararına karşı yapılan itiraz sonucunda, …Bölge Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline kesin olarak karar verilmiştir.
Bu karar üzerine, 2012 yılında terfi ettirilmemesine ilişkin Yüksek Değerlendirme Kurulunun 2018/1 sayılı kararının alınması nedeniyle, bu defa bu kararın iptali için açılan davada verilen ret kararına karşı yapılan itiraz sonucunda, …Bölge Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline kesin olarak karar verilmiştir.
2013 yılında terfi ettirilmemesine ilişkin Yüksek Değerlendirme Kurulu'nun …sayılı kararının alınması üzerine, bu defa bu kararın iptali için açılan davada verilen ret kararına karşı yapılan itiraz sonucunda, …Bölge Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline kesin olarak karar verilmiştir.
2014 yılında terfi ettirilmemesine ilişkin Yüksek Değerlendirme Kurulu'nun … sayılı kararının alınması üzerine, bu defa bu kararın iptali için açılan davada verilen ret kararına karşı yapılan itiraz sonucunda, …Bölge Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline kesin olarak karar verilmiştir.
Bulunduğu rütbeye kıdem tarihi 30/12/2008 olan davacının, 2015 yılında rütbe terfi sözlü sınavında başarısız olması nedeniyle bir üst rütbeye terfi durumu 2015 yılında Kurul gündemine alınmamakla birlikte, 5 yıl süresince bir üst rütbeye terfi edemeyen davacının, son olarak, 2015 yılında …tarih ve … sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu gündemine alınarak 3201 sayılı Kanun'un 55. maddesinin 19. fıkrası kapsamında değerlendirilmesi sonucunda re'sen emekliliğine karar verilmiştir.
Bunun üzerine, anılan işlemin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesi ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3201 sayılı Yasa'nın 6638 sayılı Kanun ile değiştirilen 55. maddesinin birinci fıkrasında, polis amirlerinin rütbeleri sayılmış, ikinci fıkrasında polis amirlerinin rütbelerde ve meslek derecelerinde zorunlu en az bekleme süreleri gösterilmiş, üçüncü fıkrasında her amir rütbesinde bulunması gereken kadro sayısına esas alınacak oran azami olarak gösterilmiş, dördüncü fıkrasında bu rütbelere terfilerin yetkili kurullarda kıdem sırasına göre görüşüleceği ve maddede öngörülen sınav ve eğitim şartı saklı kalmak üzere liyakata göre yapılacağı belirtilmiş, beşinci fıkrasında kıdem sırasının tespitinde, bulunulan rütbeye terfi tarihinin esas alınacağı, aynı tarihte terfi edenlerden sicil notu yüksek, sicil notlarının eşitliği halinde ödül ve takdirnamesi fazla, ödül ve takdirnamelerin sayıca eşitliği halinde ise, sicil numarası daha küçük olanların diğerlerine göre kıdemli sayılacağı öngörülmüş, onbirinci fıkrasında rütbe terfiinin yetkili kurullarda görüşülebilmesi için gerekli koşullar hükme bağlanmıştır.
Aynı maddenin diğer fıkralarında da, rütbeler, bu rütbelere terfi esasları, terfi ve atama zamanı gibi hususlarda doğrudan Kanun hükümleriyle belirlen çerçeve dahilinde kalmak koşuluyla, liyakat koşullarını belirlemek, üst rütbedeki boş kadro sayısına göre terfileri önermek ya da ikinci meslek derecesindeki görev unvanlarına ataması yapılacak personeli değerlendirmek ve öneride bulunmak üzere Genel Müdürlük Merkez Değerlendirme ve Yüksek Değerlendirme Kurullarının oluşturulması öngörülmüştür.
Anılan maddenin ondokuzuncu fıkrasında; "Bulundukları rütbelere terfi ettikleri tarihten itibaren beş yıl içinde bir üst rütbeye terfi edemeyen Emniyet Amirleri ile Dördüncü, Üçüncü ve İkinci Sınıf Emniyet Müdürleri, emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için gerekli şartları haiz olmaları kaydıyla, Yüksek Değerlendirme Kurulunun teklifi ve Bakan onayı ile emekliye sevk edilirler" hükmüne yer verilmiş, ve yirmibirinci fıkrasında ; ondokuzuncu fıkra hükümlerine göre emekliliğe sevk edilen emniyet amirlerine, emekliye sevk edildikleri tarihi takip eden ay başından itibaren, en yüksek devlet memuru aylığının %110'u oranında altmış yaşına kadar Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kadrosuzluk tazminatı ödeneceği hüküm altına alınmıştır.
3201 sayılı Kanun'un yukarıda aktarılan 55. maddesinde değişiklik yapan 6638 sayılı Kanun'un genel gerekçesinde, "Polis amirlerinin rütbe terfilerinde, tüm çağdaş ülkelerin aksine kıdeme dayalı bir sistem benimsenmiş, liyakat ikinci plana bırakılmıştır. Polis amirleri bulundukları rütbede zorunlu en az bekleme süresini tamamlamaları ve herhangi bir ceza almamaları halinde mesleki yeterliliklerine bakılmaksızın otomatik olarak bir üst rütbeye terfi etmeye başlamışlardır. Bu sistem, ihtiyaç duyulan amir rütbelerinde sayısal azlığa ve ihtiyaç duyulmayan rütbelerde ise aşırı yığılmalara neden olmuştur.
Yapılan düzenleme ile bozulan personel piramidinin görev ve hizmet gereklerine uygun hale getirilmesi amacıyla; her rütbede yer alacak amir sayısı/oranı belirlenmekte, her rütbe terfiinde yazılı ve sözlü sınav şartı getirilmekte ve terfi için öngörülen asgari şartlara sahip personel arasından en kıdemli olanın değil en liyakatli olanın terfi etmesi öngörülmektedir. Ayrıca ihtiyaçtan fazla sayıdaki Birinci, İkinci, Üçüncü, Dördüncü Sınıf Emniyet Müdürlerine ve emniyet amirlerine belli bir miktar ek ödeme yapılmak suretiyle resen emeklilik sistemi getirilmektedir." değerlendirilmesine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen Yasa hükümleri ile gerekçesi bir arada değerlendirildiğinde, Yasa'nın amacının, emniyet hizmetlerinin hizmet gereklerine uygun olarak yürütülebilmesi için her bir rütbede ihtiyaç duyulan emniyet amirlerinin azami kadro sayılarının belirlenmesi, bunun sonucunda ihtiyaç fazlası durumunda kalacak olan emniyet amirlerinin emekliye sevki ve azami sayıları Yasa ile belirlenen kadrolara atamalarda liyakat ilkesi çerçevesinde bir değerlendirmeye ve seçmeye imkan sağlanması olduğu anlaşılmaktadır.
Dava konusu işlemin dayanağı olan 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun yukarıda aktarılan 55. maddesinin 19. fıkrasında, ilgili personelin re'sen emekliye sevk edilebilmesi için, bulunulan rütbeye terfi edilen tarihten itibaren, bekleme süresi de dahil olmak üzere beş yıl içinde bir üst rütbeye terfi edememe koşulu getirildiğinden, söz konusu beş yıl içinde kalan yıllardaki rütbe terfi işlemleri ile re'sen emeklilik arasında bir sebep-sonuç ilişkisi bulunmakta olup, re'sen emekliye sevk edilen personelin en az zorunlu bekleme sürelerini doldurdukları tarih itibariyle terfi değerlendirmesine alınıp alınmadığı, terfi ettirilmediği yıllara ilişkin davasının bulunup bulunmadığı ve davaların sonucu önem arz etmektedir.
Ayrıca anılan düzenlemede "bulundukları rütbelere terfi ettikleri tarihten itibaren" ibaresi ile personelin re'sen emekliye sevk edilmesinde bulunulan rütbede fiili olarak çalışmaya başlanılan tarihin değil, bulunulan rütbeye hukuki olarak terfi edilen tarihin esas alınacağı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, kıdeme esas alınan ve üst rütbeye terfiin hak edildiği tarihin geriye çekildiği durumlarda, polis amirlerinin re'sen emekliye sevk koşulları değerlendirilirken, bulundukları rütbelerde kıdemlerine esas alınan tarih dikkate alınacak ve zorunlu en az bekleme süreleri de bu tarihten itibaren hesaplanarak, takip eden yıllarda rütbe terfi değerlendirmesine alınmaları gerekecektir.
Davacının, kadrosuzluk nedeniyle 2012, 2013 ve 2014 yılları itibarıyla 4. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararlarının yukarıda belirtlen yargı kararları ile kesin olarak iptaline karar verildikten sonra, Emniyet amiri rütbesinde zorunlu bekleme süresini 30/12/2012 tarihinde tamamlayan davacının, 4. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi durumu 2012, 2013 ve 2014 yılları itibarıyla Yüksek Değerlendirme Kurulu toplantısında rütbe terfi değerlendirmeleri karara bağlanırken; bekleme sürelerini doldurdukları ilgili yıla ilişkin terfi edecekler listesi oluşturulup bu liste ile sınırlı olarak liyakat değerlendirmesi yapılarak terfi edeceklerin belirlenmesi; o yılda bir üst rütbeye terfisine karar verilenler varsa bunlar dışarıda bırakılarak bir sonraki yıla ilişkin terfi edecekler listesi oluşturulup yine bu liste ile sınırlı olarak liyakat değerlendirmesi yapılarak terfi edeceklerin belirlenmesi ve bu şekilde her yıl için ayrı ayrı değerlendirme yapıldıktan sonra Değerlendirme Kurulunun karar aldığı yıla ilişkin terfi edecekler listesinin oluşturulup bu son liste üzerinden liyakat ölçütlerine göre o yıla özgü değerlendirme yapılması gerekmektedir. Buradan hareketle, bekleme süresini 30/12/2012 tarihi itibarıyla tamamlayan davacı hakkında oluşturulan bu listelere göre sırasıyla 2012, 2013 ve 2014 yıllarının her biri için ayrı ayrı değerlendirme yapılmak suretiyle 4. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi ettirilip ettirilmeyeceği hususunda davalı idare tarafından bir karar verilmesi gerektiği açıktır.
Ayrıca; 10/05/2015 tarih ve 29351 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin ilgili maddelerinin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Onaltıncı Dairesinin 23/02/2016 tarih ve E:2015/22524 sayılı kararıyla yürütmenin durdurulmasına ve Danıştay Beşinci Dairesinin 07/02/2019 tarih ve E:2016/21726, K:2019/859 sayılı kararıyla da, aynı gerekçelerle anılan Yönetmelik maddelerinin iptaline karar verildiğinden, davacının re'sen emekliye sevki için ön koşul olan, bekleme süresi dahil olmak üzere beş yıl içinde bir üst rütbeye terfi edip edemediğinin değerlendirilebilmesi için, bulunduğu rütbede kıdeme esas tarihi 30/12/2008 olan davacının üst rütbeye terfisi için yapılan 2015 rütbe terfi sözlü sınavının başarısız sayılmasına ilişkin işlemin dayanağı ortadan kalkmış olup, davacının yeni yapılacak düzenleme sonrasında yeniden sözlü sınava alınıp alınmadığı, alınmış ve başarısız sayılmış ise bu işlemin iptali istemiyle açılan bir davasının olup olmadığının araştırılması gerekmektedir.
Bu durumda, davacının re'sen emekliye sevki için ön koşul olan, bekleme süresi dahil beş yıl içinde bir üst rütbeye terfi edip edemediği hususunun değerlendirilebilmesi için, yukarıdaki yargı kararları gereğince, davacının bulunduğu rütbede zorunlu bekleme süresini 30/12/2012 tarihi itibarıyla tamamlaması nedeniyle, terfi durumunun kıdem ve liyakat ilkeleri gözetilerek değerlendirilip terfi edip etmeyeceği hakkında bir karar alınması, anılan yıl için terfi edemeyeceği şeklinde bir karar alındıktan sonra davacının durumunun 2012, 2013 ve 2014 yıllarının her biri için içinde bulunduğu yılın koşullarına göre ayrı ayrı değerlendirme yapılmak suretiyle 4. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi ettirilip ettirilmeyeceği hususunda bir karar verilmesi gerektiği; yine, davacının üst rütbeye terfisi için yapılan 2015 rütbe terfi sözlü sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlemin dayanağı ortadan kalkmış olduğundan, davacının yeni yapılacak düzenleme sonrasında yeniden sözlü sınava alınıp alınmadığı, alınmış ve başarısız sayılmış ise, bu işlemin iptali istemiyle açılan davasının bulunup bulunmadığı da araştırılarak bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu …Bölge Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın …Bölge İdare Mahkemesi …Dava Dairesine gönderilmesine, 23/06/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi