8. Ceza Dairesi Esas No: 2018/11937 Karar No: 2019/7783 Karar Tarihi: 29.05.2019
Hileli iflas - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/11937 Esas 2019/7783 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bir hileli iflas davasında verilmiştir. Mahkeme, kesinleşmiş iflas kararının bulunmasının objektif cezalandırma şartı olduğunu belirtmiştir. Suç tarihinin ise hileli iflası oluşturan eylemlerin tarihi olduğu kabul edilmiştir. Sanıklara yüklenen suçun, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 506. maddesi kapsamında kaldığı ve öngörülen cezanın türü üst sınırı itibariyle suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nın 102/4. ve 104/2. maddelerinde belirlenen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, sanıkların müdafilerinin temyiz itirazları yerinde görülmüştür ve sair yönleri incelenmeyen hükümler 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA karar verilmiştir. Ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nın 102/4., 104/2. ve CMK.nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE karar verilmiştir. Kanunlara göre, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 506. maddesi, hileli iflas suçunu düzenlerken, 765 sayılı TCK'nın 102/4. ve 104/2. maddeleri ise ceza zamanaşımı sürelerini belirlemektedir. CMK'nın 223/8. maddesi ise ceza zamanaşımın hesaplanmasını düzenlemektedir.
8. Ceza Dairesi 2018/11937 E. , 2019/7783 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Hileli iflas HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü: Dairemizin yerleşik uygulamasına göre kesinleşmiş iflas kararının bulunması objektif cezalandırma şartı olup suç tarihinin ise hileli iflası oluşturan eylemlerin tarihi olarak kabul edilmesi karşısında; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri karşısında; sanıklara yüklenen suçun, 765 sayılı Kanunun 506. maddesi kapsamında kaldığı ve öngörülen cezanın türü üst sınırı itibariyle suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nın 102/4. ve 104/2. maddelerinde belirlenen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1 .maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nın 102/4., 104/2. ve CMK.nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE, 29.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.