Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/2844 Esas 2018/245 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2844
Karar No: 2018/245
Karar Tarihi: 18.01.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/2844 Esas 2018/245 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/2844 E.  ,  2018/245 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, 30/07/2011 tarihinde davalı firma ile toplamda 15 hissenin satın alınmasına ilişkin olarak (biri 13, diğeri 2 adet hisse şeklinde) 2 adet haricen satış sözleşmesi ve "Paylı Taşınmaz Pay Kullanımı ve Taşınmazın İşletme Sözleşmesi Taahhütname" adı adında ek sözleşme imzaladığını ve bu sözleşmelerden doğan borçlarını davalı firmaya ödediğini, bağımsız bölümlerin tapusunun devredilmediğini belirterek öncelikle bahse konu sözleşmelere istinaden devri kararlaştırılan bağımsız bölümlerin dönemlik mülkiyetinin (irtifak hakkı/devre mülk) tapu siciline tescil edilmesini ve sözleşmede kararlaştırılan ecrimisil ve cezai şart bedellerinin faizi ile birlikte toplam tutarın bilirkişi marifetiyle hesap edilerek faizi ile birlikte ödenmesini, eğer bu talep yerinde görülmez ise ödemiş olduğu 102.380,00 TL"nin denkleştirici adelet ilkesi gereği dava tarihi itibarıyla ulaştığı değer ile dava tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ile birlikte ödenmesini talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, Davanın Kısmen Kabulü ile 102.380,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacının temyiz itirazları bakımından;
    Davacı, davalı ile yapılan devremülk sözleşmesi gereğince öncelikle tapunun adına tescilini ve sözleşmede kararlaştırılan cezai şart bedelinin ödenmesini, mümkün olmazsa sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesini talep etmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dava dosyasının incelemesinde; davacının terditli talepte bulunduğu ve mahkemece bedel iadesine ilişkin talebinin kabul görülerek karar verildiği anlaşılmakla birlikte davada kabul edilen talep bakımından reddedilen bir bedel olmamasına rağmen yanlış gerekçe ile “Ecri misil ve cezai şart talebi mahkememizce yerinde görülmeyen tapu iptali ve tescili talebine ek olarak istenilmiş, güncel değerin ödenmesi talebinde ise ayrıca istenilmemişse de, ecri misil ve cezai şart talebinin tapu iptali ve tescili talebinden bağımsız, sözleşmeye dayalı bir alacak istemi olduğu, sözleşme geçersiz olduğundan, ecri misil ve cezai şart bedeli ödeneceğine dair hükümlerin de geçersiz olduğu, dolayısı ile davacının bu bedelleri talep etmesi yasal olmadığından, ecri misil ve cezai şart talebi isteminin reddine” karar verildiği belirterek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. O halde, mahkemece, davacının terditli talebi olan bedel iadesi bakımından davanın tam kabulüne karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulü yönünden yanlış gerekçe ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde davacıya, 1.748,39 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.