Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3050
Karar No: 2020/5642
Karar Tarihi: 08.10.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/3050 Esas 2020/5642 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/3050 E.  ,  2020/5642 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; ... Devlet Hastanesi laboratuvar biriminde görev yapan davalıya, döner sermaye ödemesinin özellikli birim katsayısından yapılması üzerine fazla ödeme yapıldığını, davalıya yapılan fazla ödemenin iadesi için tebligat yapılmasına rağmen davalının ödeme yapmadığını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, idarenin salt hatalı ödemesinden kaynaklanan 3.425,79 TL alacağın her bir ödemenin ödeme tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; fazla ödenmiş bulunan aylık ve ücret farklarının ancak ilk kanunsuz ödemenin yapıldığı tarihten başlamak üzere 90 gün içinde geri alınabileceği ve 2577 sayılı kanun uyarınca 60 günlük dava açma süresi bulunduğunu, idarenin işleminde herhangi bir kusurunun bulunmadığı gibi açık hatanın da söz konusu olmadığını, personelin tamamına aynı şekilde ödeme yapıldığından, fazla bir ödemenin olmadığını, tarafına yapılan ödemelerde bir hata bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davacı kuruma bağlı ... Devlet Hastanesi’nin laboratuar biriminde görev yapan davalıya, itiraza konu ödemelerin 30.08.2010-28.02.2013 tarihleri arasında yapıldığı, anılan dönemlerde davalıya, ‘Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurum ve Kuruluşlarında Görevli Personele Döner Sermaye Gelirlerinden Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 5/1(y) bendinde belirtildiği şekilde, çalıştığı süre kadar ve riskli birimler için öngörülen katsayılar ( 2 ve 0,5 ) üzerinden ek ödeme yapılması gerektiği, nitekim davalıya döner sermaye ödemelerinin de bu şekilde yapıldığı, davalının acil servis laboratuvar biriminde çalıştırıldığı süre ile riskli birimler için öngörülen katsayı hesabı karşılaştırıldığında, konuya ilişkin 20.05.2015 havale tarihli bilirkişi ana raporu ve 16.10.2015 tarihli ek raporunda da belirtildiği üzere, herhangi bir hesaplama hatası olmadığı, davacıya yapılan ek ödemelerin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, hükmün süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 20.12.2017 tarih ve 2016/21269 Esas - 2017/17935 Karar sayılı ilamı ile; "...uzman bilirkişiler aracılığıyla davaya konu ödeme tarihleri arasında acil laboratuvarının bulunduğu yer dikkate alınarak, merkez laboratuvarında acil servis hizmeti verilmesinin, özellik arz eden riskli birimlerde çalışma niteliğinde olup olmadığının belirlenmesi, acil laboratuvarındaki nöbet günleri nedeniyle davalının aldığı ek ödemenin kadro ünvanına göre doğru hesaplanıp hesaplanmadığının ek ödeme bordrolarından kontrol edilmesi, bu şekilde davalının nöbet günlerindeki hizmeti nedeniyle alması gereken ödemenin niteliğinin ve miktarının tespit edilmesi suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir..." gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonunda; ... Devlet Hastanesinin 14.10.2014 havale tarihli yazısı ve bozma ilamımızda hüküm kurmaya yeterli kabul edilmeyen 29.05.2015 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda yine davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    1)Kural olarak bozma kararına uyulmakla bozma kararında belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hak, aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için zorunluluk doğar.
    Belirtilmelidir ki; bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 2013/13-597 E, 2014/62 K sayılı ilamında da vurgulandığı üzere; “Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen biçimde inceleme ve araştırma yapmak ve yine o kararda belirtilen hukuksal esaslar gereğince karar vermek yükümlülüğü oluşur. Bu itibarla mahkemenin sonraki hükmünün bozmada gösterilen ilkelere aykırı bulunması, usule uygun olmadığından bir bozma nedenidir. Bozma kararı ile dava, usul ve yasaya uygun bir hale sokulmuş demektir. Bozmaya uyulduktan sonra buna aykırı karar verilmesi usul ve yasaya uygunluktan uzaklaşılması anlamına gelir ki, böyle bir sonuç kamu düzenine açıkça aykırılık oluşturur. Buna göre, Yargıtay’ın bozma kararına uymuş olan mahkeme, bu uyma kararı ile bağlıdır. Bozma kararında gösterilen biçimde inceleme yapmak, yada gösterilen biçimde yeni bir hüküm vermek zorundadır. Aynı ilke, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 05.02.2003 gün ve 2003/ 8-83 E., 2003/72 K.; 17.02.2010 gün ve 2010/9-71 E., 2010/87 K. sayılı ilamlarında da benimsenmiştir.
    Bu ilke kamu düzeni ile ilgili olup, Yargıtay"ca kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hakimin değişmesi dahi açıklanan bu hukuki ilkeye etki yapamaz.
    Somut olayda mahkemece; bozma kararına uyulduğu halde gerekleri yerine getirilmemiş, bozmaya uygun karar verilmemiştir. Şöyle ki bozma ilamında konusunun uzmanı bilirkişiler aracılığıyla davaya konu ödeme tarihleri arasında acil laboratuvarının bulunduğu yer dikkate alınarak, merkez laboratuvarında acil servis hizmeti verilmesinin, özellik arz eden riskli birimlerde çalışma niteliğinde olup olmadığının belirlenmesi, acil laboratuvarındaki nöbet günleri nedeniyle davalının aldığı ek ödemenin kadro ünvanına göre doğru hesaplanıp hesaplanmadığının ek ödeme bordrolarından kontrol edilmesi, bu şekilde davalının nöbet günlerindeki hizmeti nedeniyle alması gereken ödemenin niteliğinin ve miktarının tespit edilmesi suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinden talimat yoluyla sayıştay uzman denetçilerinden oluşan bilirkişi heyetinden 16.07.2019 tarihli rapor alınmasına ve raporda; davacı kurumun davalıya döner sermaye ek ödemesinden yaptığı fazla ödemenin idarenin mevzuatın yanlış yorumlanmasından kaynaklanan salt hatalı işleminden doğduğu, yanlış kat sayı uygulanmaktan doğan toplam 3.425,79 TL kurumun bu miktarda alacaklı olduğu belirtilmesine rağmen bozma ilamından önce alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Hal böyle olunca, Mahkemece bozma ilamımızda belirtilen hususlarda konusunun uzmanı bilirkişiden, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli, tarafların iddia ve savunmalarını karşılar nitelikte rapor alınarak, sonucu çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken bozmaya uyulmasına rağmen bozma gerekleri yerine getirilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi