
Esas No: 2016/5212
Karar No: 2018/5024
Karar Tarihi: 03.07.2018
Zimmet - görevi kötüye kullanma - Kooperatifler Kanununa muhalefet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/5212 Esas 2018/5024 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zimmet, görevi kötüye kullanma, Kooperatifler Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Sanık ... hakkında zimmet ve Kooperatifler Kanununa muhalefet suçlarından, sanıklar ..., ... (... oğlu), ..., ... (Ahmet oğlu) ve ... haklarında Kooperatifler Kanununa aykırılık suçundan mahkumiyet, diğer suçlardan sanıklar beraat
TEMYİZ EDENLER : Sanık ... müdafii, sanıklar ..., ..., ... (Mehmet oğlu), katılan vekili, O yer Cumhuriyet Savcısı
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi, temyiz dilekçeleri içeriklerine göre, O yer C. Savcısının temyizinin sanıklar ..., Mehmet oğlu ..., ... haklarındaki denetim görevini ihmal suçundan kurulan beraat hükümlerine, katılan vekili temyizinin; sanıklar ..., ..., ... (Mehmet oğlu), ... (Ahmet oğlu) ve ... haklarında Kooperatifler Kanununa muhalefet suçundan, yine sanıklar ..., ... (Mehmet oğlu) ve ... haklarında denetim görevini ihmal suçu ile görevi kötüye kullanma suçlarından, sanıklar ... (Ahmet oğlu) ve ... haklarında görevi kötüye kullanma suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik olduğu anlaşılmakla, katılan vekili ve O yer C.Savcısının söz konusu hükümlere, sanıklar ... müdafii, sanıklar ..., ..., ... (Mehmet oğlu)"ın ise haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak incelenmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
.../...
-2-
1-Sanıklar ..., ... (Mehmet oğlu), ... (Ahmet oğlu), ..., Murat Tuncer haklarında Kooperatifler Kanununa muhalefet ve görevi kötüye
kullanma suçlarından kurulan beraat hükümleri, sanıklar ... ve ... (Mehmet oğlu) haklarında denetim görevini ihmal suçundan kurulan beraat hükümleri ve sanıklar ..., ... (Mehmet oğlu), ... haklarında Kooperatifler Kanununa aykırılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Sanıklar ... ve ..."a (Mehmet oğlu) isnad edilen denetim görevini ihmal ve görevi kötüye kullanma, yine sanıklar ... (Ahmet oğlu) ve ..."e isnad edilen görevi kötüye kullanma ve olağan genel kurulu toplantıya çağırmamak suretiyle işlendiği iddia olunan Kooperatif Kanununa aykırılık suçlarının 5237 sayılı TCK"nın 251/2. 257/1 ve 1163 sayılı Kanun ek 2/2-3 maddelerinde öngörülen cezalarının üst sınırına göre TCK"nın 66/1-e maddesinde yazılı 8 yıllık asli zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımını en son kesen 22/12/2008 tarihli sorgu ile inceleme günü arasında bu sürelerin gerçekleştiği,
Sanıklar ..., ... ve ... (Mehmet oğlu)’ın olağan genel kurulu toplantıya çağırmamak suretiyle işlendiği iddia olunan Kooperatifler Kanununa aykırılık suçunun öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle Türk Ceza Kanununun 66/1-e ve 67/4 maddelerinde belirtilen sekiz yıllık asli ve on iki yıllık ilaveli zamanaşımına tabi olduğu, suç tarihi olan 27/06/2005 ile inceleme günü arasında ilaveli zamanaşımı süresinin gerçekleştiği,
Sanıklar ..., ..., ... (Mehmet oğlu) ve ... (Ahmet oğlu)"ın denetim kuruluna seçilen üyelere ticaret siciline kaydettirmemek suretiyle Kooperatifler Kanununa aykırılık suçundan eylem tarihinin 27/06/2004 olmasına göre; öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen yedi yıl altı aylık asli ve ilaveli zamanaşımına tabi olduğu, suç tarihi ile hüküm tarihi arasında ilaveli zamanaşımı süresinin gerçekleştiği nazara alınarak kamu davalarının düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı ve temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca kamu davalarının ayrı ayrı zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Sanık ... hakkında denetim görevinin ihmali, görevi kötüye kullanma ve Kooperatifler Kanununa muhalefet suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanığın hükümden sonra 18/06/2017 tarihinde öldüğü UYAP sisteminden temin edilen nüfus kaydından anlaşıldığından, bu husus mahallinde araştırılarak sonucuna göre 5237 sayılı TCK"nın 64 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca bir karar verilmesi lüzumu,
.../...
-3-
3-Sanık ... hakkında zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Anayasanın 141/3, CMK"nın 34 ve 230. maddelerine göre Yargıtayın gerekçe üzerinde tutarlılık denetimini yapabilmesi için, kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda
mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddianame ve savunma anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak
kurulacak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ve bunların nitelendirilmesinin yapılması gerektiği gözetilmeden, ... Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi yönetim kurulu başkanı olan sanığın, kooperatife ait para makbuzu ile tahsil ettiği 3.002 TL"yi kooperatif gelir kayıtlarına intikal ettirmeyerek, ayrıca makbuzsuz para tahsil etmek suretiyle 600 ile 1.625 TL arasında bir tutarda parayı ve yine 31/12/2006 tarihli kapanış kaydına göre kasada olması gereken 2.606,51 TL ve kooperatif banka hesabında olması gereken 43,77 TL parayı uhdesinde tutarak zincirleme zimmet suçunu işlediği iddia edilen olayda, sanık savunmasına göre üyelerden avukatlık ücreti olarak toplanan paraların avukat Tevfik Aşlama"ya teslim edildiği belirtilmesine karşın adı geçen avukatın tanık olarak dinlenilerek söz konusu durumun açıklattırılmadığı, hükme esas alınan 16/12/2010 tarihli bilirkişi raporunda banka bakiyesi olarak gösterilen 43,77 TL"nin banka dökümüne göre Kooperatif hesabında bulunduğu, kasa açığı olarak gözüken 2.606,51 TL ile ilgili olarak ise 24/08/2003 tarihli genel kurulda eski yönetimin görevi sanığın başkanlığını yaptığı yeni yönetim kuruluna devir ettiği sırada kasada bulunan 3.675.942 TL"yi sanığa teslim ettiğine ilişkin bir belge sunulması gerektiği, bu belgelerin sunulmaması halinde sanığın zimmetinde kabul edilemeyeceği belirtilmesine rağmen söz konusu hususlar karar yerinde tartışılmaksızın, kooperatif üyelerinin soyut beyanlarına dayalı olarak sanığın makbuzsuz olarak topladığı paraların tutarı da belirlenmeden suçun sabit görülerek CMK"nın 34, 230. maddelerine aykırı olarak gerekçesiz şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı kararının Resmi Gazetenin 24/11/2015 tarih ve 29542 sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Suçu, 5237 sayılı Yasanın 53/1-d maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işleyen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesi uyarınca “cezanın infazından sonra işlemek üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına” karar verilmesi gerekirken sadece yapmış olduğu görevden yasaklanmasına karar verilerek kısıtlı uygulama yapılması,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan ceza miktarı ve TCK"nın 53/5. maddesinin uygulaması yönünden sanık ..."ın kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 03/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.