Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5644
Karar No: 2017/2616
Karar Tarihi: 27.02.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/5644 Esas 2017/2616 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Tapu iptali ve tescil davasıyla ilgili olarak Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı gerekçesiyle davacının talebi kabul edildi ve davalının buraya el atması önlenmek üzere tapu kaydı iptal edildi. Ancak, karar, davalı vekilince temyiz edildi. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca idare tarafından belirlenen kıyı kenar çizgisinin adli yargı tarafından saptanması gerektiğini belirtti ve kararın yeniden incelenmesine karar verdi. Bilirkişi heyeti, tapu fen memuru aracılığıyla yerinde keşif yapacak ve kıyı kenar çizgisi araştırması yapacak, raporda kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan kısmın renkli olarak belirtilmesi ve tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonuca göre bir karar verilmesi istendi. Kanun maddeleri detaylı açıklama için: 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 5. ve 9. maddeleri, 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı.
8. Hukuk Dairesi         2017/5644 E.  ,  2017/2616 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil


    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekilli tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı ... Vekili dava konusu taşınmazın bulunduğu.... Köyünde, .... Valiliği Kıyı Kenar Çizgisi Tespit Komisyonunca 3621 sayılı Kıyı Kanununa göre .... Gölü Kıyı Kenar Çizgisi tespit çalışması yapılarak Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından 14.03,2011 tarihinde onandığını, tespiti yapılan kıyı kenar çizgilerinin bulunduğu paftaların 11.04.2011 tarihinden itibaren bir ay süre ile ... Köyünde ilana çıkarıldığını. ... İlçesi, ... Köyü Kargın Mevkii 299 ada 75 parsel nolu taşınmazın tapuda davalı adına Kavaklık ve Elma Bahçesi niteliğinde kayıtlı olup, taşınmazın 2531,56 m21ik kısmının ...Valiliği Kıyı Kenar Çizgisi Tespit Komisyonunca belirlenen ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanarak kesinleşen ... Gölü Kıyı Kenar Çizgisi İçerisinde kalması sebebi ile....Gölü Kıyı Kenar Çizgisi içerisinde kalan dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaliyle davalının buraya el atmasının önlenmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, idarece belirlenen kıyı kenar çizgisinin kesinleşmediğini, tespiti yapılan kıyı kenar çizgilerinin bulunduğa paftaların 11.04.2011 tarihinden itibaren bir ay süre ile ilana çıkarıldığını ama ilgililere bizzat bildirim yapılmadığını, bizzat bildirim yapılmadığı içinde kesinleşmediğini ve bağlayıcılığı olmadığı sebebiyle davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dava konusu yapılan ...İli ... İlçesi ... Köyü 299 ada 75 parselin 2531,56 m2"lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve bu kısmın tapu kaydının iptaline karar verilmesi üzerine hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı karşısında; 3621 sayılı Kıyı Kammu’mın "kıyı kenar çizgisini" belirleme yöntemine ilişkin 5. ve 9. maddelerinin uygulanmasına yorum getiren ve görülmekle olan davalarda dikkate alınması zorunlu bulunan 28.11.1997 gün ve 5/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında "kural olarak, mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisi belirlenmesi görevinin İdari Yargı"ya ait olduğuna; ancak 3621 sayılı Kıyı Kanunu"nun 9. maddesi uyarınca idare tarafından kıyı kenar çizgisi belirlenmiş ve yazılı bildirime rağmen yasal süresinde idari yargıya başvurulmaması nedeniyle yargı yolunun kapanmış olması veya idare tarafından verilip kesinleşmiş karar bulunması durumlarında, bunlara uygun şekilde kıyı kenar çizgisinin adli yargı tarafından saptanması gerektiğine" işaret edilmiştir. 3621 sayılı Kanun"un 5. ve 9. maddelerine göre de kıyı kenar çizgisinin belirlenmesi zorunludur. Uzman bilirkişilerin Yasa"nm ve İçtihadı Birleştirme Kararlarının emredici hükümleri dışında, hiçbir bilimsel incelemeye, araştırmaya ve verilere dayanmaksızın belirlenen kıyı kenar çizgisine itibar etmek doğru değildir. Değinilen İçtihadı Birleştirme Kararı kapsamı ve 3621 sayılı Kanun"un 5. ve 9. maddelerinde öngörüldüğü biçimde üç jeolog ya da jeoloji mühendisinden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu ve tapu fen memuru aracılığıyla yerinde keşif yapılması, 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Karan doğrultusunda bilimsel verilerden de yararlanılarak kıyı kenar çizgisinin belirlenmesi zorunludur. Somut olayda; ...Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yazısında, dava konusu yerin 11.04.2011 tarihinde onaylanan kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı, onaylanan kıyı kenar çizgisinin 1 ay süre ile ilan edildiği bildirilmiştir. Bu durumda; ilgililere bizzat bildirim yapılmadığı için kıyı-kenar çizgisinin kesinleşmediği ve bağlayıcılık niteliği kazanmadığı açıktır. O halde, bilirkişi heyetince kıyı kenar çizgisinin belirlenmesi gerekirken, bağlayıcılık niteliği taşımayan ve delil olarak istifade edilmesi gereken, idare tarafından daha Önce belirlenmiş kıyı-kenar çizgisi esas alınarak düzenlenen 01.02.2016 havale tarihli bilirkişi raporunun yeterli bulunması ve rapora dayanılarak hüküm kurulması isabetli değildir.
    Hal böyle olunca, Mahkemece yeniden yapılacak keşifte 3621 sayılı Yasa"nın 9/2. maddesine ve 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararma göre üç jeolog ya da jeoloji mühendisinden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu ve tapu fen memuru aracılığıyla yerinde keşif icra edilmesi ve kıyı kenar çizgisi araştırmasının yapılması, idare tarafından belirlenen kıyı kenar çizgisine ilişkin krokinin de uzman bilirkişilerce uygulanması, mahkemenin bu çizilen kıyı kenar çizgisi krokisi ile bağlı olmayıp bizzat bilirkişi kurulu aracılığıyla kıyı kenar çizgisini belirlemeye yetkili olduğunun gözetilmesi, bilirkişiler tarafından yeniden belirlenecek kıyı kenar çizgisi ile idare tarafından belirlenen kıyı kenar çizgisi arasında farklılık bulunduğu takdirde bu farklılığın nedenlerinin bilimse] gerekçelerle açıklığa kavuşturulması, dava konusu taşınmazın tamamen veya kısmen kıyı kenar çizgisinin göl yönünde kalıp kalmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, raporda kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan kısmın renkli olarak belirtilmesi ve ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu hususlar göz ardı edilerek karar verilmesi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve Yasa"ya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 440/1 maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren İlama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 27.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi