3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/477 Karar No: 2019/5162 Karar Tarihi: 12.03.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/477 Esas 2019/5162 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2019/477 E. , 2019/5162 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Katılanın, soruşturma aşamasında sanığın kendisine sert bir cisim ile vurduğunu bu cismin sopa ya da taş olduğunu düşündüğünü, kovuşturma aşamasında sanığın kendisine sopa ile vurduğunu yere düştükten sonra da taş ile vurduğunu beyan etmesine rağmen bozma kararından sonraki beyanında sanığın kendisine muşta ile vurduğunu beyan ederek çelişki oluşturduğu, yine tanık ..."ın bozmadan önce mahkemece alınan beyanında, sanığı müştekiye vururken gördüğünü ancak sanığın elinde sopa olmadığını, olayda sopa kullanmış olsa görmesi gerektiğini beyan etmesine rağmen Cumhuriyet savcısınca alınan beyanında sanığın elinde ne olduğunu bilmediğini ancak katılana sert cisim ile vurulduğunu beyan ederek çelişki oluşturduğu ve yine mağdurdaki yaralanmanın bir alet ile gerçekleştirilip, gerçekleştirilmediği konusunda görgüye dayalı bilgisi olan ..."un da beyanının alınmadığı anlaşıldığından, tanıklar ..., ... ve mağdur yeniden dinlenerek, beyanları arasındaki çelişkilerin giderilmesi ve hangi beyana neden üstünlük tanındığı tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, 2) Gazi Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesince düzenlenen 15.04.2014 tarihli raporda, müştekide yaralanma eylemi sonucunda "sol frontal sinüs deplase kırığı ve eksternal frontal deformitesi" meydana gelmiş olduğunun belirtilmesi karşısında, raporda belirtilen yaralanmanın niteliği gözetildiğinde, bu yaralanmanın hayati tehlikeye neden olup olmadığı ve silahtan bir cisimle meydana gelip gelmediğinin tespiti açısından mağdurun tüm geçici ve kati raporları varsa tahlil ve grafi sonuçlarının Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesine gönderilip 5237 sayılı TCK"nin 86 ve 87. maddelerindeki tüm unsurları kapsayacak şekilde raporun aldırılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 12.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.