Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15394
Karar No: 2015/22712
Karar Tarihi: 21.12.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/15394 Esas 2015/22712 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/15394 E.  ,  2015/22712 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    ..


    Dava, yersiz ödenen aylık, tedavi gideri ve cenaze giderlerinin tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    25.08.1993 tarihinde vefat eden davalılar murisi ...’in, 29.12.1999 varide tarihli giriş bildirgesiyle 1479 sayılı Yasa kapsamında tescili yapıldığı, murisin 10.10.1990- 27.05.1993 tarihleri arası nakliyeci olarak vergi kaydının, 20.08.1991- devam şeklinde 16552 sicil numarası ile esnaf sicil kaydının olduğu, yine Kuruma ibraz edilen İB formunda murisin 3477 sicil numaralı esnaf sicil kaydıyla 05.12.1984 – devam şeklinde kaydının göründüğü, davalılara, 01.03.2000 tarihinden itibaren murisin 22.03.1985-25.08.1993 tarihleri arasındaki 1479 sigortalılığı nedeniyle ölüm aylığı bağlandığı, Kurumca yapılan denetimde 05.06.1985 tarihli sicil gazetesinde 3477 sicil numarası ile ...isminde dava dışı kişinin ilan edildiği anlaşıldığından, 3477 sicil numaralı davalılar murisinin kaydının iptal edilip yerine...’in yazılmasına gerektiğinin ve murisin geriye kalan sigortalılığın 3 yılı doldurmaması nedeniyle ölüm aylıklarının da iptali gerektiğinin belirtildiği, söz konusu kaydın sahteliği ile ilgili açılan davada, ...2. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.12.2012 tarih ve 2003/179 E, 2012/143 K sayılı ilamı ile zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verildiği, davacı Kurumun iş bu dava ile davalılara 01.03.2000-10.05.2002 tarihleri arası ödenen aylıkların cenaze masrafının ve tedavi giderlerinin yersiz olduğundan bahisle yasal faiziyle birlikte istirdadının istendiği, Mahkemece, sigortalılık işlemlerinin murisin kardeşi dava dışı... tarafından yapıldığı, davalı ve murisin eşi ...’in .... bilmediği dolayısıyla davalıların kasıtlı ve kusurlu davranışı olmadığından bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Yersiz ödemelerin geri alınmasına ilişkin 5510 sayılı Yasanın 96. maddesinde “Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler; a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden, b) Kurumun hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamı, ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren üç ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, üç aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurumdan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır. Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır.” denilmekle kurumca yersiz ödemelerin geri alınmasına ilişkin esas ve usuller belirlenmiştir.
    Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler doğrultusunda, sigortalının hak sahiplerinin, sigortalının 22.03.1985 tarihinde başlayan esnaf sicil kaydının sahteliğini, sigortalılık işlemlerinin murisin kardeşi dava dışı... tarafından yapıldığı iddia edilse dahi, bilebilecek durumda iken, bu durumu gizlemek suretiyle aylıkları aldıklarının belirgin olması nedeniyle 5510 sayılı Yasanın 96"ncı maddesinin "a" bendi kapsamında uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup haiz olup , bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi