10. Hukuk Dairesi 2014/20404 E. , 2015/22708 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
.
Sigortalı tarafından açılan asıl dava, Kurum işleminin iptaliyle davacının 30.06.2003 tarihinden sonraki davalı işyerindeki çalışmalarının fiili olduğunun tespiti, Kurumun açtığı birleşen dava ise, yersiz ödenen tedavi giderlerine ilişkin yürütülen takip nedeniyle itirazın iptaliyle takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilamında belirtilen gerekçelerle, asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, asıl davada davacı-birleşen davada davalı ... vekili ve asıl davada davalı-birleşen davada davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Asıl davada davacı vekili, davalı Kurumca yapılan 27.11.2006 tarihli teftiş neticesinde düzenlenen müfettiş raporuna göre; ... San. ve Tic. Ltd. Şti. adına açılan 4.4003.1076861.06 nolu işyerindeki 30.06.2003 tarihinden sonraki sigortalılığının iptal edildiğini, oysa davacının işveren nezdinde fiili olarak çalıştığını, Kurumun, sigortalılığın iptali işleminin iptali ile; davacının, 30.06.2003 tarihinden sonraki dönemde sigortalı olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiş, birleşen dava ile davacı Kurum, sigortalının çalışmaları fiili olmadığı gerekçesiyle yersiz tedavi giderleri için yürüttüğü takipte yapılan itiraz üzerine itirazın iptaliyle takibin devamı ve icra inkar tazminatı talebinde bulunması neticesinde, Mahkemece, 1076861.06 nolu işyerinde yapılan çalışmaların fiili olmadığı gerekçesiyle, asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasa"nın geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasa"nın 79/10 maddesidir. 506 sayılı Yasa"nın 6. maddesinde ifade edildiği üzere sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla
yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında dava konusu somut olayda; davacı vekilinin dava dilekçesinde işverenin işyeri ve şantiyesinin farklı yerlerde olduğunu iddia etmesi ve davacı tanığının şirketin dört adet şantiyesinin olduğunu beyan etmesi karşısında davacı isticvab edilerek yapılan işin niteliği, davalının başka bir işyerinin olup olmadığı ve bu işyerlerinde çalışması olup olmadığı sorulmalı, işin niteliği ve çalıştığı işyeri tespit edildikten sonra, sigortalılığın iptal edildiği dönemdeki bordrolara geçmiş tanıkların beyanlarına başvurulmalı, tanıkların beyanları arasında varsa çelişki giderilmeye çalışılmalı, Kurum müfettişlerince (iptal edilen sigortalılığa ilişkin rapor dışında) inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, yapılmışsa belgeler getirtilmeli, davacının bu çalışmaları ile ilgili açmış olduğu işçi alacağı davası olup olmadığı sorulmalı varsa getirtilmeli, davalı işyerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, çalışma olgusunun gerçekliği yöntemince araştırılmalı, işyeri ile aynı çevrede iş yapan başka işverenler veya bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolu kişiler, komşu işyeri tanıkları re’sen saptanarak dinlenilmeli, iptal edilen tarih itibariyle davacının çalıştığı işyerinin iş alıp almadığı araştırılmalı böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak eylemli çalışma olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği tüm açıklığıyla belirlenmeli, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Öte yandan, sigortalının çalışmalarının fiili olmadığının anlaşılması halinde, dava konusu dönemde (eşi vs. üzerinden) hak sahibi sıfatıyla sağlık sigortasından faydalanıp faydalanamayacağı araştırılarak, bu dönemdeki sağlık giderlerinin yersiz olup olmadığı hususu ayrıca araştırılmalıdır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, asıl davada davacı-birleşen davada davalı ... vekili ve asıl davada davalı-birleşen davada davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı-birleşen dava davalısına iadesine, 21.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.