14. Ceza Dairesi 2018/10756 E. , 2019/9021 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, suça sürüklenen çocuğa yükletilen kişiyi hüriyetinden yoksun kılma suçuna dair ulaşılan çözümü, haklı kılıcı zorunlu unsurların ve bu suçun, sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün delillerle soruşturma ve kovuşturmalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz incelemesini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu, fiilin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, anlaşıldığından suça sürüklenen çocuk müdafisinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, temyiz talebinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunda kurulan hükmün incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Her ne kadar katılan mağdure maruz kaldığını iddia ettiği nitelikli cinsel istismar eylemi sonucunda vajinasından kan geldiğini belirtmiş ise de; İzmir Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 11.05.2010 tarihli genital muayene raporuyla iddianın doğrulanmadığı, mevcut haliyle suça sürüklenen çocuğun eyleminin çocuğun basit cinsel istismarı kapsamında kaldığı gözetilmeden yazılı şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 31.09.2012 tarihli raporda, mağdurede ""Depresif Bozukluk"" denilen psikiyatrik bozukluğun tespit edildiğinin belirtilmesi ve aynı raporun sonuç bölümünde ise tespit edilen ruh sağlığını bozacak mahiyet ve derecede olan bu bozukluğun iddia edildiği gibi cinsel istismara bağlı ortaya çıkabileceği; ancak bu psikiyatrik tablonun hile, şiddet veya zorlama olmaksızın mağdurenin erken yaşta cinsel deneyim yaşamasına bağlı olabileceği gibi olay sonrası gelişen psikososyal stres ve çatışmalar nedeniyle de ortaya çıkabileceği, bunlar arasında tıbben ayrım yapılamayacağının mütalaa olunması karşısında, mağdurenin ruh sağlığındaki bozulmanın suça sürüklenen çocuğun işlediği nitelikli cinsel istismar eyleminden mi yoksa sonraki süreçte gelişen psikososyal stres ve çatışmalardan mı kaynaklandığı hususunda şüphe oluştuğu ve şüphenin de suça sürüklenen çocuk lehine değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, hakkında koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK"nın 103/6. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.