Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, Silahlı terör örgütüne üye olmak
Hüküm : 1-Sanıklar ... ve ... hakkında; TCK"nın 302/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62 53, 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet,
2-Sanık ... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63/1 maddeleri gereğince mahkumiyet,
3-Sanık ... hakkında; Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik taleplerin incelenmesinde;
Sanıklar haklarındaki hükümlerin Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilmiş bulunması ve daha önce Yargıtay denetiminden geçen sanık ... hakkındaki hükümle birlikte değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmaması nedenleriyle, kanun yolu incelemesinin istinaf olduğu anlaşılmakla, istinaf taleplerinin merciince incelenmek üzere dosyanın incelenmeksizin Mahkemesine iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
II-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan açılan dava açısından hüküm kurulmadığı anlaşılmış ise de; zaman aşımı süresi içinde her zaman bir hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
1-Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, PKK/KCK terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğu yönünde dosya içerisine yansımış yeterli delil bulunmayan sanık hakkında UYAP entegrasyon ekranından yapılan sorgulamada; Hakkari 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.12.2016 gün ve 2016/134 Esas ve 2016/289 Karar sayılı kararı ile suç tarihi 27.11.2015 olan silahlı terör örgütüne üye olma ve propaganda suçlarından sanık hakkında aynı fiil nedeniyle daha önce dava açıldığı ve hüküm verildiği belirtilerek CMK’nın 223/7. maddesi gereğince davanın reddine karar verildiği ve 28.12.2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmış olup, anılan mahkemenin UYAP sisteminden temin edilen gerekçeli kararının incelenmesinde, sanık hakkında açık tanık beyanlarının da bulunduğu, ayrıca bahsedilen mükerrer davanın da daha önce Dairemizin 17.04.2017 gün ve 2017/997 Esas, 2017/3770 Karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verilen işbu temyiz incelemesine konu dava olduğunun anlaşılması karşısında, silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olması da nazara alınarak, anılan dosyanın Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı veya onaylı örneğinin dosya arasına alındıktan sonra bir bütün halinde değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Gerekçeli karar başlığında suç adı kısmında “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak” suçunun belirtilmemesi,
Kanuna aykırı olup, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 05.05.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.