Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6501
Karar No: 2019/7298

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/6501 Esas 2019/7298 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, orman sayılan yerde olan taşınmazın tapusunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili ve taşınmazın elatılmasının önlenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkeme, davanın kabulüyle tapunun iptaline ve orman vasfıyla Hazine adına tesciline, davalıların taşınmaza elatmalarının önlenmesine karar vermiştir. Ancak Yargıtay, mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek hükmün bozulmasına karar vermiştir. Özellikle taşınmazın tahditine ilişkin yeterli bir çalışma ve bilirkişi raporu olmadığı, davalıların taşınmaz üzerindeki haklarının tapu kaydına dayandığı göz önüne alınmadan hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi, bu maddeye dayanarak hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesi, ve Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin Dokuzuncu Bölümüdür.
20. Hukuk Dairesi         2017/6501 E.  ,  2019/7298 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVALILAR : Kemal Altun ve Ark.

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... Yönetimi vekili, ... ili, ... beldesi, İncesu mahallesi 1287 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu ve orman tahdit alanında kaldığı iddiasıyla tapusunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili ve taşınmaza elatmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu ... ili, ... beldesi, İncesu mahallesi 1287 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptaline ve orman vasfı ile Hazine adına tesciline, davalıların taşınmaza elatmalarının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kesinleşmiş tahdide dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
    Yörede 1982 yılında yapılmış arazi kadastro çalışması bulunmaktadır.
    Mahkemece verilen karar usul ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; dava tahdide dayalı tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davası olduğundan mahkemece tapu iptal ve tescil davası yönünden, dava konusu taşınmazın tahdite göre konumu belirlenerek hüküm kurulması gerekirken, taşınmazın bulunduğu yörede yapılan orman kadastro çalışmaları araştırılmadan, bu çalışmalara ait tutanakların tamamı dosya içine alınıp usulüne uygun bir tahdit uygulaması yapılmadan ve taşınmazın konumu açıkça belirlenmeden; davacının elatmanın önlenmesi davası yönünden de davalıların taşınmaz üzerindeki tasarruflarının tapu kaydına dayalı olduğu dikkate alınmadan hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Bu nedenlerle davacının tapu iptal ve tescil davası yönünden, mahkemece çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede yapılan orman kadastro çalışmaları araştırılarak tüm çalışmalara ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilan tutanakları ile dava konusu taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örnekleri dosya içine alındıktan sonra önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak iki kişilik bilirkişi kurulu marifetiyle yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü
    değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı yönetmelikler ile teknik izahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Davacının, elatmanın önlenmesi davası yönünden ise, dava konusu taşınmazın, davalılar tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalı tarafından çekişmeli taşınmaza haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin davasının reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, davalıların taşınmaza elatmalarının önlenmesine karar verilmiş olması usûl ve kanuna aykırıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 10/12/2019 günü oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi