Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2019/3011 Esas 2019/5845 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3011
Karar No: 2019/5845
Karar Tarihi: 05.11.2019

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2019/3011 Esas 2019/5845 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2019/3011 E.  ,  2019/5845 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... Rektörlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 17/01/2014 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalılar ... ve ... yönüden kabulüne, davalı ... yönünden reddine, davalı ... yönünden açılmamış sayılmasına dair verilen 10/11/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın davalı ... yönünden açılmamış sayılmasına, davalı ... yönünden reddine ve davalılar ... ile ... yönünden kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı ... ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, davalıların, sicil amiri olarak görev yaptıkları yüksekokulda öğretim görevlisi sıfatıyla çalışan dava dışı ...’a 2008, 2009 ve 2010 yıllarında olumsuz sicil takdir ettiklerini, adı geçen şahsın bu siciller sebebiyle davacı üniversite aleyhine idari yargı yerinde manevi tazminat davası açtığını, davanın kabul edildiğini, karar doğrultusunda dava dışı şahsa davacı tarafından 19.775,94 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemeye davalıların sebebiyet verdiklerini belirterek, rücuen tazminat isteminde bulunmuştur.
    Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın davalı ... yönünden açılmamış sayılmasına, davalı ... yönünden reddine ve davalılar ... ile ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
    Eldeki dava, rücuen tazminat istemine ilişkin olup, tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur. Tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğu göz önünde tutulur. Yani, rücu davalarında kural, kişilerin kusurları oranında sorumlu tutulmalarıdır. Buna göre, davacı, davalıların kusuru oranında ödediği miktarın tazminini isteyebilir. Şu
    halde; mahkemece, davacının dava dışı kişiye tazminat ödemesine sebep olan olaydaki tarafların kusur oranlarının açıkça belirlenmesi ve belirlenen bu kusur oranlarına göre hüküm kurulması gerekirken davalıların kusur oranları tam olarak tayin ve tespit edilmeden yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru değildir. Kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebeple taraflar yararına BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/11/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.