9. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/9642 Karar No: 2013/13598 Karar Tarihi: 06.05.2013
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/9642 Esas 2013/13598 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2011/9642 E. , 2013/13598 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA :Davacı ve karşı davalı, kıdem tazminatı, ücretli izin alacağı ve bakiye ücreti alacaklaklarını davalı ve karşı davacı ise ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, asıl davanın kısmen kabulüne karşı davanın ise kabulüne karar vermiştir Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; müvekkilinin 11.09.2003-26.09.2007 tarihleri arasında davalı işverenlikte uluslararası tır şoförü olarak çalıştığını, sigorta primlerinin gerçek ücreti üzerinden gösterilmemesi, işçilik ücretlerinin ödenmemesi sebebiyle iş akdinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiğini iddia ederek, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. B) Davalı - Karşı Davacının Cevabının ve İsteminin Özeti: Davalı vekili; davacının 14.11.2003-22.09.2007 tarihleri arasında müvekkili şirkette çalıştığını, istifa ederek ayrıldığını, davacının tüm alacaklarını aldığına dair ibraname imzaladığını savunarak davanın reddini talep etmiş, karşı dava yönünden davacının ihbar öneli kullanmaksızın istifa etmesi sebebiyle ihbar tazminatın davacıdan tahsilini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece davanın ücret alacağı yönünden kabulü ile davacının kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti talebinin reddine, karşı davanın ise kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı taraflar temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Somut olayda davacı işçinin sigorta bildirimlerinin asgari ücret üzerinden yapıldığı anlaşılmakta olup, bu nedenle davacının iş akdini haklı olarak feshetme durumu sözkonusu iken, istifa edip ibraname imzaladığının kabulü doğru değildir. Dairemizin yerleşik içtihatları gereği matbu istifa ve ibranamelere geçerlilik atfedilemez. Davacı bu nedenle iş akdini haklı olarak feshettiğinden kıdem tazminatının hüküm altına alınması gerekir. 3-Davacı kendisine ödeme yapılmadığı halde baskı altında bordroları imzaladığını iddia etmiş, mahkemece imzalı bordrolara rağmen ücret alacağı hüküm altına alınmıştır. Mahkemenin söz konusu kabulü, davalı işverenle aralarında husumet bulunan tanık anlatımlarına dayanmakta olup, davacının imzasını taşıyan bordroların ücret alacağı hesaplanırken dışlanması zorunludur. Ancak davacı tarafından, dosyaya ibraz edilen bordrolardaki bazı imzaların kendisine ait olmadığı iddia edildiğine göre, mahkemece bordrolar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacıya ait olmayan imza veya imzaların tespiti halinde sadece bu dönem veya dönemler ile imzasız dönemlere ilişkin alacaklara hükmedilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması isabetsizdir. 4-Dava ve ıslah dilekçesinde faiz başlangıcı olarak temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesi konusunda talep olmadığı halde, hüküm altına alınan alacaklara temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 06.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.