Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2011/12496 Esas 2012/1841 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/12496
Karar No: 2012/1841
Karar Tarihi: 20.2.2012

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2011/12496 Esas 2012/1841 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2011/12496 E.  ,  2012/1841 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı (3.kişi) vekili, davalı alacaklı tarafından borçlu aleyhine Bakırköy 7.İcra Müdürlüğünün 2009/27390 sayılı dosyasından yapılan takipte, 01.4.2010 tarihinde uygulanan haciz işleminde borçlu ile ilgisi bulunmayan müvekkiline ait menkulün haczedildiğini, mahcuzun müvekkilince aynı borçludan olan alacağı için yaptığı takipte alacağına mahsuben ihalede satın alındığını ileri sürerek, haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı (alacaklı) vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; dava konusu haczin yapıldığı adresin davacı 3.kişi tarafından borçlu aleyhine yürütülen takipte haciz yapılan adres olduğu, davacı 3.kişinin borçludan olan alacağı nedeniyle haczettirdiğini ileri sürdüğü eşyaların aynı adreste bırakıldığı, aynı adresin ihale tarihinden sonra davacı 3.kişi tarafından şube adresi olarak açıldığı, 3.kişinin aynı borçlunun borcundan dolayı ihalede satın aldığı malı yine borçlunun adresinde bırakarak (daha sonra) burada kendi adına faaliyet göstermesinin, takip dosyalarındaki işlem tarihleri göz önüne alındığında, alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik danışıklı işlemler niteliğinde olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmama-
    sına ve davacı 3.kişinin borçlu aleyhine kendi alacağı nedeniyle yaptığı icra takibinin, eldeki davanın konusu olan takibe çok yakın tarihte başlatılmış olması, ihalede satın alınan mallarla ihale tarihinden çok kısa bir süre sonra 3.kişinin borçluya ait adreste aynı iş kolunda şube açarak ticari faaliyete başlamış olması, borçlu ile 3.kişi arasında alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik ve danışığa dayalı işlemler niteliğinde olduğu gibi, bir an için olayda danışıklı işlem bulunmadığı düşünülse dahi, borçlu işyerini borcun doğumundan sonra davacı 3.kişiye bırakmış olduğundan, aralarındaki ilişkinin ticari işletme devri niteliğinde olması nedeniyle, İİK.nun 44.ve Borçlar Kanununun 179.maddelerinin uygulanması gerekmesine, anılan maddelerde öngörülen koşulların da yerine getirildiğinin iddia ve ispat edilmemiş bulunmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 4,00.TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden alınmasına 20.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.